20. Bölüm Bejna Hain Mi? Sabahın ilk ışıkları gökyüzünü renklendirirken, Ertuğrul arabayı sessizce çalıştırdı. Yanına Bejna’yı ve küçük Mizgin’i almış, karakola doğru yola çıkmışlardı. Yol boyunca sessizlik hâkimdi. Mizgin, annesinin kucağında huysuzca kıpırdanıyordu. Küçük dudakları büzülmüş, yüzü asılmıştı. Gözleri görmese de belli ki istediği tek şey vardı: Ertuğrul’un kolları. Ama araba hareket hâlindeydi ve güvenliği için annesinin kucağında oturmak zorundaydı. Ertuğrul dikiz aynasından bu minik suratın halini fark etti. Hafif bir tebessüm dudaklarına yerleşti. Sesini yumuşatarak konuştu: “Surat asma güzelim… Arabadan iner inmez seni kucağıma alacağım, söz.” Mizgin başını hafifçe kaldırdı, dudaklarının kenarı belli belirsiz yukarı kıvrıldı. Küçük bir tebessüm belirmişti yüzünde.

