UMAY

1.Bölüm

Umay kalk artık kızım

Tamam anne ya !

Gerçekten bugün harika bir şekilde uyandım . Anlamıyorum ki her günüm böyle erkenden kalkarak mi geçecekti. Bu durumdan gerçekten muzdariptim . Yine bir okul günü ve benim zerre okula gitme hevesim yoktu . Elimi yüzümü yıkarken abimin bağırması ile elimde olan diş macunumu kuvvetli bir şekilde yere düşürdüm . Bu çocuk hep böyle salak olmak zorunda miydi . Birden ödümü koparmıştı. Hızlı bir şekilde üstümü giyinip odamdan dışarı çıktım. Ve bana kızgın bakan mavi gözlerle karşılaşmıştım. Niye öyle bakıyordu ki şimdi bu bana . Birden üzerime doğru koşmaya başlayıp beni kovalamaya başladı .

Yahu ne oluyor be abi ne yaptım yine diye bir yandan koşuyor bir yandan da ondan kaçmaya çalışıyordum . O ise bana bağırıp kızım sana kaç kere dedim benim hakkımda bildiklerini sudeye anlatma diye senin paranoyak arkadaşın yüzünden benim Elifle aram açılıyor sen salak mısın ha döveyim mi şimdi seni diye bağırıyordu. Haa demek ki tüm mesele buydu . Birden kikirdamaya başladım. Ya abicim sanki ne olmuş sonuçta aşıkları birleştirmek sevaptır diye bir kahkaha patlattım . Ama abim sağ olsun hiç oralı olmamıştı . Ve beni birden tuttuğu gibi yakaladı . Ve saçımı çekmeye başladı . Ben de o saçımı çekerken kuvvetli bir şekilde onun ısırdım . Bizi ayıran şey ise babamın seslenişi oldu . Yeter artık çocuklar ! Günlük dozunuzu da aldığınıza göre hadi kahvaltıya dedi . Abim bana seninle sonra görüşürüz bakışı atip sandalyeye oturdu . Ben ise omuz silkmekle yetindim.

Kendimi tanıtmaya unuttum . Ben Umay . Umay Karaca. Üniversite birinci sınıfa gidiyorum . Benim öküz abim Alp ise üçüncü sınıfa gidiyor. Onunla birlikte aynı universiteyi kazandık . Her ne kadar çok kavga etsek de onu çok seviyorum . Annem ve babam tam bir aşk kadinı ve erkeği . Hayatımdaki insanın da tam olarak beni babam gibi sevmesini istiyorum . Çünkü ben babasına aşık bir kızım . Ve çoğu huyum da ona benziyor . Sadece huyum da değil çoğu şeyim de aynı babam . Tek farkımız benim gözüm yeşil iken babamın gözleri masmavi. Ve bu benim aşırı derece de hoşuma gidiyor. Hayatıma giren insan profili de aynı onun gibi olsun istiyorum . Bu yüzden bugüne kadar hayatıma hiç kimseyi almadım . Ve hayatıma ilk aldığım insanın sonsuza kadar benimle birlikte olmasını istiyorum. Aynı annem gibi .

Bir gün annem ben babam ve abim evde oturuyorduk. Bir sohbet açılmıştı. Anneme babamla nasıl tanıştığını sormuştuk . Annem de baban gençken çok yakışıklı ve karizmatik bir adamdı dedi . Babam ona ters ters bakıp ne yani hatun şimdi yakışıklı değil miyim ben ayıp ediyorsun diye söyleniyordu . Annem ise sen hala yakışıklısın benim güzel kocam diye babamın gönlünü almasını çok iyi biliyordu . Onlara bakarken gözlerimin ici öyle güzel gülüyordu ki . Hayallere dalmaktan kendimi alamiyordum . Meğerse annem sessiz sakin kendi halinde bir kız imiş . Babam ise okulun gözde çocuklarından biri imiş . Tabi herkes babamın peşinde . Ama babamın dikkatini çeken ise hiç ona doğru bakmayan gördüğü zaman yolunu çeviren annemdeymis . Tabi o sıra babam hemen sözü almıstı .

Çok iyi hatırlıyorum. Okulun tüm kızları bana hasta . Ama ben o sularda hiç yuzmuyorum . Gencim delikanlıyım hoşuma da gidiyor tabi ama anlık işte . Sonra bir gün yolda yürüyorum annenizi gördüm . Yanımdan usul usul geçti . O zamana kadar hiç dikkatimi çekmemişti . Yanımdan geçerken bir kokusu vardı . Tarif edilemez bir koku insanın resmen içini açan kalbini harekete geçiren koku . İşte o an dönüp göz ucuyla baktım annenize . Masmavi gozler ,upuzun dalgalı saçlar . O kadar çok dikkatimi çekmişti ki . Ama bir an olsun gözünü kaldırıp bana bakmamisti bile . O an dedim ulan hikmet ulan hikmet bu kadın senin olmalı . Bu kadın sana eş cocuklarina da anne olmalı diye . O gün bugündür hayatımda işte diye annemi alıp kendine doğru çekmişti . Devamını anlat diye her ne kadar ısrar etsek de tabi ki de anlatmamis bizi merakta bırakmıştı . Parmaktan sonra deyip bizi geçiştirmişti .

Şu an bu anı nerden aklıma geldi bilmiyorum ama babamı gördüğüm her vakit iç çekmekten kendimi alamiyordum. Ve hikayelerini delice merak ediyordum . Daha fazlasını daha fazlasını istiyordum hep . Abim de öyleydi . Hep annem gibi bir kadına aşık olmak isterdi . Şu an Elif ile sevgiliydi ama ben o kızın abimi hak ettiğini asla ama asla düşünmüyordum. Abim her ne kadar çok yakışıklı olsa da o kadar çok zeki biri değildi. Mantığını asla kullanamayan bir insandı . Ve Elif'e de aşık olduğu için onun kurnazliklarini göremeyecek kadar da kördü. Tek dileğim inşallah zamanı geldiği zaman annem gibi bir kadını bulurdu . Keza bu dileklerim kendim için de geçerliydi . Çünkü ben de deli gibi babama benzeyen biri ile aşk yasamak istiyordum .

Hayallerimden arinmami sağlayan şey ise tabi ki canim annemin sesi idi . Umay hadi kızım hadi hala bekliyorsun ya okula geç kalacaksın abin seni bekliyor diye adeta inliyordu . Ben de istemeye istemeye indim aşağıya . Aşağıya indigim zaman yine aynı şekilde bana sinirli bakan iki çift gözle karşılaştım . Arabanın önünde öylece durmuş beni bekliyordu .

Kızım sen ne kadar uyusuksun ya harap oldum burada ben seni hep böyle bekleyecek miyim diye mizmizlandi yine . Tabi ki onu umursamadım . Tam arabaya binecekken ise dikkatimi çeken sey karşı yeni komsularimizin taşınması idi . Anlaşılan Semra teyzeler göçmüştü . Onlarla çok da güzel anlasiyorduk . Bakalım bu yeni komsular da onlar kadar samimi ve içten olacaklar miydi bekleyip görecektik .

Abim hızlı bir şekilde arabayı kullanıp hiç gelmek istemediğim kampüsün önüne arabayı park etmişti . Her ne kadar derse girmek istemesem de girecektim. O sıra Elif denen yelloz ise koşa koşa abimin yanına gelip kollarını hemen ona sardı . Sonra bana dönüp küçümseyici bir bakış atıp anımı de alıp yanımdan gitti . Aptal sarışın diye fısıldadım içinden . Bu kız kendini ne saniyordu acaba . Abimdi o benim abim . Normalde benimle bu kızın iyi geçinmesi lazım değil miydi . İşte insan salak olunca demek ki böyle oluyordu diye düşünüp ben de kampüse doğru adimlamaya başladım . Alev koşa koşa hemen yanıma geldi . Alev benim en yakın arkadaşımdı . Sadece ismi alev değil aynı zaman da kendi de Alev gibi bir kızdı . Kırmızı saçları da bunu kanıtlar şekilde idi .

Kanka seni ne kadar özledim haberin var mı diye alev püskürttü bana .

Ben de aynı samimiyet ile ona karşılık verdim . Sanırım bu üniversitenin bana kazandırdığı tek ve en güzel şey bu idi . Alevi cidden çok seviyordum . Ama maalesef ki şu an girmem gereken bir ders vardı . Ve bu ders listening dersi idi . İngiliz Dili ve edebiyatı bölümü seçmiştim . Acaba şimdi kimi dinleyecektim . Tolstoy mu Shakespeare mi William wordsworth mü? Derse girip görecektim .

En arka sıralara doğru geçip çantamı hemen kolumun altina koydum . Ve yanımda oturan Aleve dönüp beni uyandır olur mu ders bitince deyip uyumaya başladım .

Sana aşığım diyorum Umay anlamıyor musun . Her şey senin için bu kadar basit mi . Ne kadar körsün. Beni görmen için daha ne kadar çaba sarfetmem lazım . Beni görmen için daha ne kadar ağzının içine içine bakmam lazım anlamıyorum ama artık beni gör diye bağırıyordu. Ben ise ona şaşkın şaşkın bakıyordum . Ama ben seni tanımıyorum ki . Nasıl olur da benim hakkımda böyle konuşabiliyorsun diye şaşırarak ona baktım . Hiç bakmadın ki göresin dedi . Gerçekten bakmamış mıydım . Seni seviyorum Umay . Seni her şeyden ve herkesten çok seviyorum diye ekledi . Hemen etrafına baktım. Ama etrafımda ne bir görüntü ne de bir ses vardı . Seni tanımıyorum sen kimsin diye son kez daha son gücümle bağırdım . Ogreneceksin Umay az kaldı hem de çok az .

Ter içinde kalmıştım. Kafamı kaldırıp baktığım zaman sınıfta ben ve Alev dışında hiç kimse yoktu . Ne yani ben rüya mı görmüştüm. Bu rüya da neyin nesiydi . Cidden sınıfta uyuyakaldigima inanmıyordum . Alev bana iyi misin diye sordu . Ben de sadece kafamı sallamakla yetindim. Alt tarafı bir rüya idi ama etkilenmiştim . Ruyamdaki kişinin kim olduğu hakkında en ufak bir fikrim yoktu ama sesi o kadar büyülü geliyordu ki etkilenmemek elde değildi . Birden kendimi silktim . Umay kendine gel kızım . Rüyanda hiç tanımadığın görmediğin hayali karaktere de düşmezsin be diyerek kendimle dalga geçtim. Aleve dönüp kaç ders kaldı diye sorduğum da ise dersin bitmiş olduğunu söyledi .

Oha yani oha Alev kızım bu kadar saat uyudum madem neden beni uyandırmadin sen deli misin diye sitem ettim. Canım arkadaşım sağ olsun hiç oralı bile olmadı . Hemen elime telefonu alıp baktığım da ise annemin ve babamın kaç kere aradığını abimin mesajlar attığını gördüm. Hadi ama bu kadar sorumsuz olmamaliydim . Aleve dönüp insan uyandırır be kizim diyerek tekrardan sitem edip annemi aradım . Annem telaşlı bir şekilde açtı telefonu . Neredesin sen Umay ! Benim yüreğime mi indirmek istiyorsun sen annecim ben anlamıyorum ki o telefon eğer açılmayacaksa neden taşıyorsun yavrum diye seriye bağlamıştı yine . Çünkü biliyordum annem ne zaman sinirlense ya da tedirgin olsa seriye bağlardı . Ona hemen durumu özet geçtim. Sınıfta uyuya kaldığımı ve canim arkadaism Alevin ise beni uyandırmaya kiyamadigi için benimle sınıfta beklediğini söyledim. Sağ olsun o da beni anlayış ile karşıladı . Anneme bugün eve gelmeyeceğimi Alevler de kalacağımı da söylemiştim. Her ne kadar önce mırın kırın etse de sonradan ise sağ olsun izin vermişti . Alev ise bana heyecanlı bir şekilde bakıyordu ve birden çığlık attı .

Kız partisi değil mi asko .

Ben de aynı şekilde çığlık attım kız partisi tabi ki aşko .

Alevgilin evine gelmiştik . Cidden deli bir kizdim kıpır kipirdi içim ve ne zaman Alev ile yan yana gelsek biz hiç rahat durmazdik . Ve yine o rahat durmayacağımiz gunlerden biriydi. Alev birden hiç yapmadığımiz bir şey yapmaya ne dersin Umay diye sordu . Önce anlamlandiramadim . Nasıl yani diye sordum .

Ya kızım nasili mi var sen ve ben hiç yapmadığımiz bir deneyim geçireceğiz anla işte delilik yapacağız dedi . Kaşlarımı catip bu nasıl bir delilik biraz açmak ister misin diye sordum . Bana kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek o sözleri söyledi .

Hazırlan Umay Bara gidiyoruz!

Ben şimdi nerde miyim ? Hayatımda bir kez olsun görmediğim adını bile bilmediğim ve daha önce hiç gitmediğim barın önündeyim. Beni ikna etmek için Alev çok dil dökmüştü ve sonunda beni ikna etmeyi başarmıştı . Her ne kadar gitmek istemesem de tecrübe olur diye bunu bana yaptırmıştı. Aslında içim pek rahat değildi . Çünkü annem ve babam beni Alevlerde kalıyor olarak bilirken ben şu an Alev ile bardaydım ve bu durum benim aşırı derece de canımı sıkıyordu. Canımı sıkan durum ise bara gelmiş olmak değil annem ve babam bunu ogrenirse bana çok kızacak ve ben hiç onlara bugüne dek yalan söylemedigim için bunu öğrenirler ise bana olan güvenlerini kayıp edeceklerdi . Olumsuz bütün düşünceleri kafamdan atıp hiç daha önce girmedigim barın önüne gelip durdum . Ve giydiğim kırmızı elbisem kırmızı ruhum ve siyah stilettolarimla bir manken edası ile girişimi yaptım .

İçeri çok havasızdı . İnsanlar burada nasıl nefes aliyorlar bilmiyordum. İçeri girdiğim zaman dikkatimi sarhos bir sürü insan çekti . Sadece bununla da sınırlı değildi bunlar . Binbir çeşit insan vardı burada . İçki iceninden opusenine kadar . İnsanlar mi çok rahattı yoksa ben mi çok acemiydim bilmiyorum. Aleve baktığım zaman adapte olmuş gibiydi . Hemen ona dönüp daha önce böyle bir ortamda bulunmadığına emin misin diye sordum . Sadece kafasını sallamakla yetindi. Ve beni kolumdan çekip bar taburesine oturttu. Sonra oradaki barmene dönüp iki bira lütfen dedi .

Hadi ama Alev bunlar çok fazla . Ben daha önce hiç içki kullanmadım biliyorsun . Zaten içim çok huzursuz gördük işte lütfen kalkalım diye ısrar ettim . Ben her ne kadar ona burada kalmamak konusunda ısrar etsem de sağ olsun beni hiç ama hiç dinlemeyip içkiyi aldığı gibi kafasına dikti . Ve bana dönüp :

Bugüne kadar hiçbir şey yaşamadın . Hayatında hep kuralları vardı. Annem kızar babam kızar abim duyar Alev diye geçti hayatın . Evet biliyorum mükemmel bir ailen var . Seni çok sevip seni çok koruyorlar . Kendince onlar da haklı ama . Bu hayat senin Umay . Bu hayat Abin , baban veya annen şeni ne kadar korumak isterse istesin seni ne kadar kotu şeylere karşı uyarırsa uyarsın sen bunu yaşamadan deneyimlemeden öğrenemezsin . Bugün anneni babani ve anını unut. Bugün sen varsın . Umay Karaca var . Kızım rahat ol kasma . Senin kötü bir şey yapamayacağını biliyorum o yüzden içmek mi istiyorsun iç . Sicmak mi istiyorsun sic . Dağıtmak mi istiyorsun dağıt . Hatta sana bir şey söyleyeyim mi öpüşmek mi istiyorsun öpüş . Ama bugün kendini aş. Sen kalıplara dayandırılacak bir kız değilsin Umay dedi .

Her ne kadar sözleri keskin olsa da o kadar çok haklıydı ki . Annemi,babamı ve abimi çok seviyordum . Ama sürekli el bebek üstünde büyüttüler beni . Düşmeme bir şeyleri kendim basarmama izin vermediler . Kötü bir şey olduğu zaman ben yaparım demedim hiç . Abim halleder . Bosver annem bulur bir caresini . Babam beni korur dedim . Hiçbir zaman kendim için bir şeyler yapmadım ki ben . Gerçekten aciz hissetmiştim şu an kendimi . Ve Alevin haklılığı yüzüme tokat gibi çarpmıştı . Haklıydı Ben Alev Karaca idim . Ve Alev Karaca gibi yaşayacaktım. Bugün benim gunumdu bir başkasının değil .

Hemen önümdeki bar taburesine oturdum ve adını bilmedigim ickilerden birini alıp kafama diktim . Bu neyin cesareti der gibi bakıyordu bana Alev . Gerçekten bu neyin cesareti idi ben de bilmiyordum ama sanırım Alevin konusmasi beni gaza getirmişti .

Bilmediğim ickilerden hepsinin tadına bakmıştım nerdeyse . Ve benim miğdem o kadar çok bulanıyordu ki. Engel olamıyordum bulanmasina . O sıra da Aleve doğru dönüp ben gidiyorum Alev sanırım şu içimdeki zikkimlari çıkarmam gerekecek diye belirttim . O ise bana sadece kafa sallamakla yetindi. Zar zor yerimden kalkarak lavaboya ulaştım . Tabi yürürken carptigim insanlardan bahsetmiyorum bile .

Lavabodan çıktıktan sonra temiz bir hava almak için dışarı çıktım. Kendime gelmem lazımdı . Bu içki denilen şey çok garip bir seydi ve ben bir daha bunu kullanmayacagima dair yemin bile edebilirdim . Tam dışarı çıkmış hava alayım derken ağlayan bir kadın ile karşılaştım. Yanına gidip gitmemek karşısında her ne kadar tereddütlü olsam da içimdeki insan sevgisi onu boyle bırakmaya razı gelmedi . Ve ben de yanına doğru ilerledim. Dokundugum an kafasını kaldırdı. Gözleri kızarmış masmavi okyanuslar karşıladı beni . Neden bilmiyorum ama içimden bu mavi gözler nasıl üzülür o kadar güzel ki diye düşündüm. Ama tabi ki hemen toparlandım ve ona yardım edebileceğim bir şey var mı diye sordum . O ise istemediğini belirten bir ses çıkartıp yanımdan uzaklaştı . Ne yapabilirdim ki sonuçta benim yapacağım bir şey yoktu . Ben insanlık adına yapacağım şeyi yapmıştım ve içim rahattı diye kendi vicdanimi rahatlattim. O sıra kapıdan heybetli bir adam çıktı . Bu adam çok yakışıklı bir adamdı . Abartmıyorum 1.90 boylarında esmer geniş postlu bir adamdı . Ve benim aşırı dikkatimi çekmişti . Bu yaşıma kadar hiç kimseye alıcı gözü ile bakmayan ben birden bu adama bakarken bulmuştum kendimi . Hemen kendimi silktim ve bunun içtiğim içkiden dolayı olduğunu düşündüm . Sonuçta ben öyle bir kız değildim . Ve babam gibi birine aşık olacaktım. Bar köşesinde yoldan geçen herhangi birine değil . Ben etrafı izlerken yanımdan geçti. Sigarayla karışık kendine has kokusu vardı . Ne olduğunu ben de cozemememistim ama bu bile benim çok hoşuma gitmişti. Allah aşkına ne oluyordu böyle . Ben böyle küçük seylere aldanacak biri değildim . Hemen gözlerimi tekrardan başka yere çevirdim. Ama gözlerim benimle savaş içerisine girmiş gibiydi . Ben her ne kadar kendimi o adamdan uzaklaşmak istesem de gözlerim direkt onun olduğu tarafa bakıyordu . Bu şey çok garipti. Ve anlamlandiramadigim bir şeydi benim için . O sıra o da kafasını kaldırıp gözlerimin içine içine baktı . Ne ben gözümü çektim ne de o . İşin garip tarafı rahatsız da olmamıştım. O sıra bakismamizi kesen şey ise Alevin sesi oldu.

Kızım sen salak mısın ne geziyorsun burada . Her yerde seni aradım başına bir şey geldim sandım diye mırıldandi . Kafamı kaldırıp tekrar o tarafa baktığım da ise o adamın burada olmadığı ile yuzlestim . Hadi ama bu da neyin nesiydi . Aleve sinirden ateş saçan gözlerim ile baktım . O ise beni içeriye sürüklemeye devam etti . Her ne kadar içeriye gelsem dahi o adamın yüzü aklımdan cikmiyordu . Sert çehresi vardı. Aslında şöyle düşününce babama da çok benziyordu. Babam da aynı onun gibi yakışıklıydı. İşin garip tarafı ise öyle çok genç biri değildi . Yaşı var gibiydi . Olgun duruyordu . Ve bu benim daha da çok dikkatimi çekmişti . Ben onu düşünürken bardan içeri giriş yaptı . Ve birden gözlerimiz kesişti . Bana imalı bir bakış atıp caprazimdaki köşeye oturup ayak ayak üstüne attı . Sonra yanındaki garsondan bire şişesi alıp birayı bana kaldırarak bir yudum da içti .

Alev!Alev gördün mü bana kaldırdı . Bira şişesini bana kaldırdı . Kızım sana diyorum diye heyecanlı heyecanlı Aleve anlatırken o ise hiç oralı dahi olmuyordu. Önündeki içkiyi içmekle meşguldü . Bu durum hem çok hoşuma gitmiş hem de canımı sıkmıştı . Ona bakmaktan vazgeçip önümdeki biradan her ne kadar da nefret etsem bir yudum almaya karar verdim . Ben babam gibi birini arıyordum evet ama bu adam her ne kadar babama benzese de normal biri degildi bence. Sonuçta barda duruyordu. Ne isi vardı ki barda . O sıra Alev bana hayırdır niye morelin bozuldu senin diye sordu . Cevap vermedim ısrar edince anlatmaya başladım .

Migdem bulandı biliyorsun lavaboya gittim . Biraz hava almak istedim sonra . Hava alırken şu karşıdaki adam ile karşılaştım. Beni tanıyorsun Alev . Düşünce yapımı biliyorsun . Bu zamana kadar herhangi birine ilgi dahi duymadım . Karşımdaki kişi ne kadar zeki olursa olsun yakışıklı olursa olsun bir türlü dikkatimi çekmedi . Ama bu karşımda gördüğüm adam kapıdan çıkar çıkmaz gerek cussesi gerek kokusu gerek ses tonu gerekse hareketleri ile dikkatimi çekmeye başladı . İçimde oturtamadigim şeyler var ve bu beni çok rahatsız ediyor.

Seni tam olarak rahatsız eden şey ne Umay ?

Beni rahatsız eden şey şu ki biliyorsun ben babam gibi birine aşık olmak istiyorum. Çünkü annem ve babam birbirine deli gibi aşık . Ve hayatıma giren insan da aynı babam gibi olmalı ve bana deli gibi aşık olmalı . Bu yaşıma kadar hep babam gibi birini aradım . Şimdi bar gibi ucuz bir yere geliyorum bu adamı görüyorum ve bundan etkileniyorum. Bu durum benim canımı sıktı anlıyor musun . Sonuçta burası herkesin geldiği bir yer . Ve buraya gelenlerin nasıl geldiğini ne amaçla geldiğini az çok benden daha iyi biliyorsun diye cevapladım.

Önce bana güldü sonra ise konuşmaya başladı .

O kadar yanlış düşünüyorsun ki o kadar yanlış kararlar alıyorsun ki Umay . İlk olarak değinmek istediğim şey şu . Baban gibi birini bulmak istiyorsun. Babamın hareketleri,onun duruşu onun yapısı onun fiziksel özellikleri . Bu o kadar yanlış bir şey ki . Çünkü kimse baban gibi olamayacak . Belki bulduğun kişi baban ile aynı fiziksel özelliklere sahip olacak ama Baba'nın annene baktığı gibi bakmayacak sana . Çok kaba çok sert biri olacak . Ya da tam tersi . Fiziksel özellikleri tamamıyla babanın tersi biri olacak . Baba'nın annene baktigindan daha güzel bakacak sana daha güzel tamamlayacak seni . Bunu bilemezsin ki Umay . Sen istiyorsun ki benim istediğim her şey benim elimin altında olsun . Hiç hata olmasın . Her şey çok güzel olsun . Öyle bir dunya yok . Lütfen bakma bana öyle kırgın kırgın. Gerçekten öyle bir dünya yok . Sana en başından beri hayatına girmek isteyen insanlara şans ver dedim . Yanlış yap gerekirse dedim ama beni dinlemedin . Direkt babana benzeyen birini aradın . Tecrübesiz bir şekilde o insanı hayatina alacaktin . Yanlış yapa yapa doğrularını öğrenmek varken sen kendini hiçbir kötü deneyim geçirmeden birden uçurumdan aşağıya atmaya meyil ettirdin . Seni çok seviyorum sana çok değer veriyorum . Ama böyle olmaz güzelim. Bak üniversiteye geldin . Bu yaşıma kadar o kadar çok hata yaptım ki . Geriye dönüp baktığım zaman diyorum ki iyi ki yapmışım . İyi ki yapmışım ki şu an bu seviyedeyim . Çünkü ben o hataları yapmamış olsaydım şu an bugunku Alev olmayacaktim. Herkes ister hayatında güllük gülistanlık yaşamak ama hayat bize her şeyi altın tepside sunmuyor maalesef biliyorsun dedi. O kadar haklıydı ki . Neden bir konuda bile yanilmiyordu . Resmen benim yaşam koçum gibiydi Alev . Basım sıkıştığı zaman direkt onun yanında nefes alırdım . Çünkü bir şeyleri yaşamak için illa ki kendi deneyimlerinden yararlanmak gerekmediğini ondan öğrenmiştim ben . Şimdi ki düşünceleri beni çok etkiliyordu . Ona doğru dönüp :

Peki ne yapmalıyım Alev . Boğuluyorum . Gerçekten boğuluyorum. Ne yapmam gerektiği hakkında en ufak fikrim dahi yok . Benim belli başlı kurallarım var o kurallarımi yıkmak istemiyorum . Birini sevmek istemiyorum . Ama deli gibi merak ediyorum . Mesela bak kaç yaşına gelmisim bir erkeğe sarılmak onun elini tutmak onunla öpüşmek nedir bilmiyorum bu çok tuhafıma gidiyor anlıyor musun . Ben de istiyorum sana yemin ederim deli gibi istiyorum. Ama sonra bir şeyler engel oluyor bana . Kendi kendime diyorum ki . Ulan kızım Umay bu yaşına kadar beklemişsin neden biraz daha beklemeyesin ki diyorum. Anlıyor musun beni ?

Seni çok iyi anlıyorum güzelim ama bu ne kadar doğru . İki saniye sonra ne olacağını başımıza ne iş geleceğini ne işlerle karşılaşacağımızı bilmeden yıllar sonrasının hayalini kuruyoruz . İki gün sonra başına bir iş geleceğinin ya da gelmeyeceğinin garantisini verebilir misin bana . Evet her şey çok güzel . Planlı olmak kendini korumak ama bu dünyaya bir kere geliyorsun ve kendini asman gereken şeyler var güzelim. Mesela örnek veriyorum. Sen bu bara kaç kere geldin diye sordu . Ben de ilk defa diye cevapladım. Anlamsız bir şekilde bana baktı . Bu bara ilk defa geldin ama diğer insanlar senin belki de ilk defa geldiğini düşünmüyor. Bar deyince aklımıza direkt bu kız yollu ya da bu adam piç diye kalıp ifadeler yerleşmiş bu bara ilk defa gelişini bir sen bir de ben biliyorum . Diğer insanlar biliyor mu dedi . Hayır diye cevap verdim. İşte insan sadece gördüğü şeyler ile yargılama yapmamalı. O adamı gördün ve kendine layık olmadığını düşündün. O adam iyi de olabilir belki aşağılık bir insan da olabilir bunu bilemem ben . Ama sen nasıl buraya ilk defa geldiysen o adamın da ilk defa geldiğini göz ardı etmemen lazım anliyorsun değil mi beni . Bazen insan sadece suyun görünen kısmına odaklanmamali . Bir de görünmeyen tarafı ile ilgilenmeli biliyor musun diye sordu .

Ne kadar şanslıyım Alev biliyor musun . O kadar zeki o kadar güzel ve o kadar mantıklı konuşuyorsun ki kendimi senin karşında salak gibi görüyorum. Sanki iki kelimeyi yan yana getirmeyi beceremeyen aptal bir insan gibi . İsin garip tarafı ise şu konusmak için konuşmuyorsun gerçekten mantıklı cümleler kuruyorsun. Beni laflarinla öyle bir afallatiyorsun ki senin karşında edecek tek kelime dahi bulamıyorum. Hep bu kadar çılgın hem bu kadar zeki hem de bu kadar seksi ve güzel olmayı nasıl basariyorsun acaba benim güzel arkadaşım anlatmak ister misin diye sordum . O ise bana sadece kahkaha atmakla yetindi. Ve ısı dalgaya vurdu. Siktir ederek deyip tekrar dalgaya vurdu . İşte sen şakrak Alev gelmişti . Birden beni tuttuğu gibi piste alıp dans etmeye başladı . Bu kız gerçekten deliydi . Ben utanırım Alev oturmak istiyorum desem de unutma bugün bizim gecemiz ve dünyaya bir defa geliyoruz. İnsanlar ne düşünür diye düşünme. Senden tek istediğim şey müziğe kendini bırak ve deliler gibi dans et dedi . Ben de dediğini yaptım. Müzik o kadar hareketli bir şekilde ilerliyordu ki kendimi onun ritmine ayak uydururken çok zorlanıyordum. Sonra ise ne mi oldu . Kendimi tamamen müziğe teslim ettim.

Deliler gibi dans edip eglenmistim. O kadar çok mutlu huzurlu ve boşalmış hissediyordum ki kendimi . Sanki yeniden doğmuş gibiydim. Tüm sıkıntılardan kurtulmak bu olsa gerekti . işte şimdi her şeyin hakkını vermiş hissediyordum. Sonra aklıma bir şey takıldı ve yönümü o tarafa doğru döndüm. Gözlerim direkt caprazimdaki adama kaydı . Gözleri üzerimde bir şekilde sadece bana bakıyordu . Onun beni izlemiş olma düşüncesi bile tüylerimi diken diken etmeye yetmişti . Ve içimde bilmediğim bir şeyler kipirdiyordu . O sıra dans müziği çaldı . Ve herkes birbirini dansa kaldırdı . Kimi pistte öpüşerek dans ediyor kimisi birbirine dokunuyor kimisi ise normal bir şekilde dans ediyordu . O sıra o adamda birini dansa kaldırdı . Nedendir bilinmez ama içimde ona karşı bir sınır dalgası nuksetti . O sıra benim yanıma da biri geldi dansa kaldırmak için . Yanındaki arkadaşı da Alevi dansa kaldırmak istedi . Alev hemen onunla birlikte dansa kalkmıştı ama ben emin değildim. Sonra kafamı kaldırdıgim zaman onların hala dans ettigini görünce nedendir bilmem ama birden elimi ellerinin arasına bırakıp beni dansa kaldırmasına izin verdim. Yanımdaki adamla dans ediyordum ama aklım hala o adamın o kadınla dans edisindeydi . Kadın da fena bir şeydi şimdi . Bedenini kapatmayan mini bir etek tercih etmişti . Ve bu durum benim canımı sıkmıştı. Sonra kendi kendime sanane kızım seni ne ilgilendiriyor sen dalgana baksana diye konuştum. Her ne kadar onlara bakmak istemesem de bugün gözüm inat edermiscesine o tarafa bakıyordu . Gözümden kaçmayan şey ise o kadıni kolları arasına aldigindan beri kafasını bile kaldırıp bana doğru bakmamisti . Oysa sabahtan beri beni izliyordu . Beni izlerken o kadını da fark etmemiştim açıkcasi . Sonra birden kafasını kaldırıp gozleri ile gözlerimi deldi adeta. Ve bu sefer gözünü kaçırma sırası bendeydi. Ona çok sinirlenmistim ve kafamı bile kaldırmadım. Sonuçta beni dansa kaldirmamisti . Ve o kadını kaldırmıştı . Madem o kadını kaldıracaksin neden gözünü benim üzerimden ayirmiyorsun ki diye dusunurdu insan . Ben de tam da öyle düşünmüştüm. O sıra belimde bir hareketlenme oldu . Benimle dans eden adam ellerini kalçama doğru indirdi ve kuvvetli bir şekilde sıktı. Bu benim canımın acımasına sebeb olmuştu . Hemen kolları arasından uzaklaşıp gitmeyi düşündüm ama kolları ile kollarımi öyle sıkıyordu ki kollarından kurtulmam mumkun dahi edildi. Hareketlerini iyice destursuzlasti ve elleri vücudumun her yerinde gezinmeye başladı . Hareket dahi edemiyordum. Müzik çok sesli olduğu için kimse sesimi duymuyor sadece kollarında cirpiniyordum. Ellerini elbisemin altından geçirip göğsüme ulaştı ve elleri ile göğsümu şiddetli şekilde sıktı . Artık kendimi tamamen ona bırakmıştım. Çünkü canim yok yanıyordu ve kimse sesimi duymuyor ve kurtulamıyordum. Tek yaptığım elinin altindan kurtulmak için çabalamam ve hıçkırarak ağlamam olmuştu . Beni ağlamamdan kurtaran şey ise onun sesiydi ve kırılan bir burun sesi .

Senin onun bedenini elleyen parmaklarını gotune sokarım lan !