Keyifli okumalar. Manzara kafeye geldiğimizde Rena bize oturmamız gereken yerleri söylemişti. Kör noktada kalmamalıydık ki içeri yerleştirdiği adamları her türlü tehlikeye karşı tetikte olabilsin. Kafeye girdikten sonra soğuk havaya rağmen dışarı ilerledik. Bolca ısıtıcıyla desteklense de göl kenarındayken ne kadar ısıtılabilirdi ki Ankara. Benim işime gelmişti şahsen. Sigara içerken rahat olacaktı. Ancak şöyle bir durum vardı ki, Aras'ın buluşacağı kız kör noktada ve içeride bir masa tercih etmiş öyle bekliyordu. "Ee ne yapacağız?" "Söyleyelim." Bu şahiyane fikir tabi ki kuzenimden çıkmıştı. Rena bize karışmıyordu. "Daha ilk günden kızı korkutmayalım bence." "Ne alaka?" Cidden mi? "Benimle buluşmayı kabul ettiğine göre anneannem bir şeyler anlatmıştır. Hem farkındaysan yürüyemiyorum

