kışkançlık

1425 Words

afra yalın Gözlerimi, burnuma dolan Yiğit’in huzurlu nefesiyle açtım. Kollarının arasında, sanki bütün acılarım son bulmuş gibiydi. O hâlâ uyuyordu; usulca ellerimi sakallarında gezdirdim. Yanaklarındaki sıcaklık içime işliyordu. Yiğit, ağır ağır gözlerini aralayıp bana baktı. Dudaklarında küçük bir gülümseme belirdi. “Sen… beni mi izliyordun?” dedi, uykulu ama sevecen bir sesle. Kaşlarımı hafifçe çatarak cevap verdim: “Evet. Suç mu?” “Hayır, güzelim. Suç değil.” Bir an duraksadı, bakışları tedirgindi. “Peki… iyi misin?” Gülümseyerek, başımı göğsüne yasladım. “Sen yanımdasın, nasıl iyi olmayayım?” Beni daha da sıkıca sarıp kendine çekti. Kalbim hızla çarparken başımı kaldırıp gözlerine baktım. Dudaklarım titreyerek fısıldadım: “Yiğit… bana kızgın mısın? Özür dilerim… en başta söy

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD