9

2309 Words

İkinci sınıfa gidiyordum. Sapsarı kafalı bir çocuk gelip bana çıkma teklifi ettiği için ona silgi fırlatmıştım. Bununla da yetinmeyip babama şikâyet etmiştim ve Azad Tuna Çandar yaptığım şeyden duyduğu memnuniyeti gizlememişti. Annem ise onun medeni bir adam olduğunu unutmaması gerektiği söyleyip davranışımı ayıplamıştı. Bir daha bana çıkma teklifinde bulunan çocuklara silgi fırlatmayacakmışım. “İyi,” demiştim gözlüklerimi burnumun üstünde iterek. “Ben de kalem tıraşımı fırlatırım.” “Birileri seninle arkadaş olmak istediği için kırtasiye malzemelerini üzerlerine atamazsın,” diye uyarmıştı annem. “Eğer çıkmak istemiyorsan ona üzgün olduğunu söyleyip sadece arkadaş olmayı teklif edersin.” “Bu kız daha sekiz yaşında Irmak,” diyordu babam doğradığı salata malzemelerine korkunç bakışlar atara

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD