Kız yüzüme hiç bakmıyordu saygıdan başını kaldıramıyordu şu an onun tenine değen yerlerim karıncalanıyordu vücudum ona çekiliyordu onu kesinlikle saraya götürecektim ve özel oda açacaktım benden kurtuluşu yoktu
Yavaşça boynuna yaklaşıp kokusunu içime çektim kokusu çok güzeldi ve beni günaha sürüklüyordu
"Lütfen efendim bırakın beni"
"Neden bırakayım benim ruh eşim değil misin"
"Olabilir ama yakında evleneceksiniz"
"Olsun bu seninle eğlenmeyeceğim anlamına gelmiyor"
"Ne demek istiyorsunuz"
Kızdan biraz uzaklaşıp güzel gözlerine baktım yeşil gözleri beni ormandaymış gibi hissettirdi
"Seni alıp götüreceğim demek istiyorum"
"Nasıl yani benimle evlenecek misiniz"
Bu kızın hayal dünyası da çok genismiş canım
"Evlenmeyeceğim ben prenses ile evleneceğim seni de metresim yapacağım"
Kızın gözleri şokla açıldı bunu beklemiyordu bir süre sonra ifadesi hayal kırıklığına döndü
"Lütfen beni reddedin majesteleri bunu yapamam"
"Sana fikrini sormadım bu arada ismin ne"
"Maria majesteleri"
"Bak Maria sen benim ruh eşimsin seni şimdi reddetmeyi düşünmüyorum senden sıkılana kadar yanımda duracaksın sonra seni reddedeceğim"
"Yapmayın efendim ben bunu kesinlikle kabul edemem Prenses Sophia ile büyüdüm sayılır bunu ona yapamam"
Elini tutup sıkmaya başladım o kim oluyordu da bana karşı geliyordu
"Sana ne istediğini sormadım Maria yarından sonra hazır ol bir şekilde seni burdan götüreceğim"
"Lütfen efendim benim annem ve kız kardeşim burda onlardan ayrılmak istemiyorum ve biz çok fakiriz onlara ben bakıyorum"
Biraz düşündüm onlar için altın bırakıp hayatlarının devamını rahat geçirmelerini sağlayabilirdim
"Anneni ve kardeşini düşünme onlara yüklü miktarda altın bırakacağım"
"İstemiyorum lütfen beni bırakın ben metres olamam"
"Olacaksın kendini bu fikre alıştırsan iyi yaparsın yarın gece nişan olacak ertesi gün gideceğiz ve tek kelime daha duymak istemiyorum"
Yine birşeyler söylemek istiyor gibiydi ama kapıyı açıp onu dışarı ittirdim ve kapıyı yüzüne kapattım çok yüz vermemek en iyisiydi.
***
Maria'dan
Prens'in gelişini beklerken heyecanlıydım Prenses'in evleneceği erkeği merak etmiştim
10 senedir saray dayım 10 yaşında iken yetiştirilip 17 yaşında Prenses'in yardımcısı oldum Prenses çok kaprisli şımarık bir kız olsada ailem için çekmek zorunda kaldım aileme ben bakıyordum
Prens yemek salonuna girince kurdum içimde ulumaya başlamıştı ne olduğunu bir türlü anlamamıştım başımı kaldırıp bakma isteği ile bir süre boğuştum sonra merakıma yenik düşerek başımı kaldırıp prens'e baktım o zaten bana bakıyordu kurtlarımız aynı anda eşim diye bağırınca gözlerim irileşti bir prens nasıl benim eşim olabilirdi ki beni görünce ilk tiksinti ile baktı beni istemediğini anlamam zor olmadı
İlk gözlerini o çekti Prenses'in elini öpünce içimde kıskançlık duygusu belirdi
O benim ruh eşimdi ister istemez ona çekiliyordum
Bahçeye çıktıkları zaman sürekli onları izledim prensesin yerine benim olmam gerekiyordu
Odasının yolunu unuttuğunu söyledi benim yolu göstermemi istedi önden yürürken beni izlediğini biliyordum kapısını açıp içeri girmesini bekledim girince beni içeri çekti bu çığlık atmama neden oldu böyle birşey beklemiyordum
Kapı ile arasında kalınca kalbim hızlı atmaya başladı kokusu burnuma doluyordu bu beni biraz sarhoşlattı kendimi toparlayınca beni bırakmasını istedim ama o bana hiç aklımın alamayacağı şeyleri söyledi resmen şok oldum kendi ruh eşini nasıl metres yapabilirdi
Gözlerim doldu birşey dememe fırsat vermeden beni kapı önüne attı gözyaşlarımı daha fazla tutamayarak ağlamaya başladım bu nasıl bir şerefsizdi beni kullanıp atacaktı
Onunla gitmemek için sonuna kadar direnecektim
Ertesi gün nişan hazırlıkları tamamlandı herşey hazır olunca Prensesle el ele taht odasına girdiler bu kalbimi parçalamıştı ruh eşim başkasıyla nişanlanıyordu
Nişan boyunca Prens'in arada gözleri bana kaydı yüzünde ki gülümseme hiç solmadı gidip o yakışıklı suratını dağıtmak istedim
Nişan bitince çok yorgundum odama geçtim bir süre uyuyamadım sonra tam dalmışken birinin yanıma girdiğini hissettim belimden tutup beni kendine bastırdı gözlerim şokla açıldı bu düşündüğüm şey miydi
Kokusundan onun Lucas olduğunu anlamıştım
"Ne yapıyorsunuz majesteleri odamdan çıkın"
"Beni bu halde gönderecek misin bak ne durumdayım"
"Beni ilgilendirmez gidin nişanlınız indirsin"
"Ben senin indirmeni istiyorum zaten zor geldim yakalanacağım diye ödüm patladı"
"Lütfen gidin sizi istemiyorum"
"Olmaz seviş benimle"
"İstemiyorum gitmezseniz bağıracağım"
"Sende ne nazlı çıktın nerdeyse bir haftadır kadın yüzü görmedim ne olur yardım etsen"
"Olmaz istemiyorum"
Sinirle yataktan inip ayağa kalktı
"Bunun hesabını elbet sorarım ben sana"
"İstenmediğinizi anlayın"
"Yarın hazır ol zaten çeyiz dizmek için gelecekmişsin ve bizim sarayın kurallarını öğrenip benim sarayda çalışacakmışsın yani sebep aramama gerek kalmadı evlilik bir ay sonra o arada seninle çok eğleneceğiz"
"Ben gelmek istemiyorum lütfen bırakın beni hastalandığımı söylerim başka biri gelir yerime"
"Sakın aklından bile geçirme yoksa ailenide senide gebertirim"
"Ama
"Ama diye birşey yok sabah ailenle vedalaş sabah erken bir askerim odana gelecek elinde yüklü miktarda altın olacak ailene ver ruh eşini bulduğunu söyle"
Kapıyı çarpıp çıktığında gözyaşlarım sabaha kadar durulmadı ağlamaktan uyuyamadım
Maria
Yeşil gözlü
Siyah saçlı
Esmer
170 boy
55 kilo
20 yaşında
Lucas
190 boy
Kahverengi saçlı
Kahverengi gözlü
75 kilo
27 yaşında
Kumral
Sophia
165 boy
50 kilo
Mavi gözlü
Kumral
22 yaşında