Ailemle vedalaşırken ağlamamak için zor tuttum kendimi ilk defa onlardan ayrılacak uzun süre görüşemeyecektim
Sarayın önüne geldiğim zaman o pislik Prens'in yüzüne tükürmemek için zor tuttum kendimi resmen gözümün önünde Prensesle cilveleşiyordu Prenses de hiç olmadığı yüzünü gösterip tatlı tatlı gülümsüyordu ikisi birbirini bulmuştu tencere kapak misali
Prens ortada ki at arabasına yerleşti ben en arkadaki araçtaydım sebebi Kral'ın askerleri de bizimle geliyordu Prenses Sophia'nın çeyizi çok fazlaydı ee haklıydı da yani koskoca Kral'ın biricik şımarık kızıydı
Bu sayede prensten bir kaç gün kurtulmuştum bana yiyecek gibi bakıyordu sapık hem nişanlanıyor hem utanmadan beni kesiyordu beni reddetse de kurtulsam ondan tamamen soğumuştum kurdum bile onu görünce tiksiniyordu çünkü kurdu da sahibi gibi ukalaydı
Yola sabah çıkmıştık akşama doğru çok sıkışmıştım bir ağacın altında ihtiyacımı karşılamak için can atıyordum
Sanki biri sesimi duymuş gibi arabalar durdu tuvalet ihtiyacımı karşılamak için hiç bu kadar sevinmemiştim herkes bir tarafa dağılınca bende ormana doğru girdim
Gruptan uzağa gittiği mi anlayınca bir ağacın altına çöktüm elbisemi yukarı çekip altta ki çamaşırlarımı aşağıya indirdim içimi tamamen boşaltınca rahatladım ayağa kalkıp çamaşırlarımı yukarı çektim tam eteğimi indireceğim sırada arkamdan kaslı bir kol beni belimden sardı tam çığlık atacağım sırada ağzımı kapattı kokusundan Lucas olduğunu anlamak zor değildi
"Sakin ol benim"
Elini ağzımdan çekince derin nefesler almaya başladım bu her yerde beni nasıl buluyordu
"Ne istiyorsunuz" (tuvalette de rahat yok) 😅
"Ne istediğimi biliyorsun"
"Saçmalamayın Tanrı aşkına ormanda nasıl olacak"
"Sarayda bu bahaneleri kullanamayacaksın biliyorsun değil mi"
"Ben sizi istemiyorum beni reddedin"
Lucas elini boynumda gezdirdi dokunduğu yerler anında karıncalandı
"Senin ne istediğinin bir önemi yok Maria tenine dokunduğum zaman bile zevk alıyorum bu eş bağı olmasa inan senin olup olmaman umrumda olmaz ama eş bağı sayesinde seninle sevişmek çok zevkli olacak beni yeni zirvelere götüreceğine hiç kuşkum yok"
"Beni kullanıp atarsanız ben toparlanamam lütfen bırakın beni söz veriyorum bir daha karşınıza çıkmayacağım"
"Beni anlamakta zorluk mu çekiyorsun Maria sana senden sıkılana kadar bırakmayacağım diyorum nesini anlamıyorsun aileni sevmiyor musun"
"Ben oyuncak değilim size kadın olmayacağım anladınız mı beni"
Lucas elini boynuma sarıp sıkmaya başladı ben kurtulmaya çalıştıkça daha fazla sıkıyordu
"Sen Kral'ın askerlerine dua et yoksa seni şu ağaca dayayıp becerirdim çığlıkların tüm ormanda yankılanırdı bana karşı gelme benim gönlümü yapacak fahişelerden birisin o kadar kendini değerli görme"
Boğazımı sıkmayı bırakınca dizlerim beni tutmadı nefeslerim kesik kesikti boğazımın moraracağına emindim o kadar çok sıkmıştı ki bir an öldürecek sanmıştım
Derin derin nefes alıp sakinleşmeye çalıştım nefesim düzelince kolumdan tutup beni kaldırdı at arabalarının olduğu yere kadar sürükledi
O kendi arabasına ben kendi arabama binmiştim gece boyunca gözümden yaşlar eksik olmadı saray'a gidince nasıl kurtulacaktım bu pislikten...
***
3 günün ardından saray'a varmıştık ve şimdi gerçekten korkuyordum kurtulmanın bir ihtimali var mıydı burası onun çöplüğüydü Kral'ın askerleri bir gece dinlenip gidecekti
Onlara durumu anlatsam ama bu sefer ailem vardı işin içinde ya gerçekten onları öldürürse derin bir nefes alarak arabadan çıktım yere inip önüme baktım Lucas ile göz göze geldim bana psikopat bir gülümseme yolladı artık kurtuluşun yok gibisinden, bir yumru takıldı boğazıma yutamadım Tanrım sen yardım et lütfen beni bu sadist heriften kurtar
Askerler eşyaları boşaltırken onların yanında saray'a doğru yürümeye başladım Lucas'la yanlız kalmak istemiyordum bu gece birşey olacağını zannetmiyordum çünkü yorgundu
Eşya taşıma işi bitince askerlerle yemek yedim biraz daha zorlarsam askerlerin ortasında yatacaktım zaten sabahtan beri tuhaf davranışlarım yüzünden bana bakıyorlardı bu kız kafayı mı yedi diye aslında yemiştim Lucas'ı görmemek için askerlerle takılmayı tercih ederdim
Lucas bir sorun anlamış gibi yanımıza bir hizmetli yolladı kız beni peşine alarak odama götürdü oda ailemin yaşadığı ev kadardı nerdeyse acaba yanlış mı getirdin diye kıza sordum prens Lucas'ın burayı bizzat hazırlattığını söyledi tabi metresini becermek için hizmetçi odası tercih edecek değildi pislik
Hizmetçi gidince etrafa göz gezdirdim
Odanın içinde banyo görünce sevindim kapıyı kilitleyip yıkansam gelir miydi acaba gerçi giyinik olsan ne fark eder istese elbise falan ona engel olamazdı yinede kendimi güvende hissetmek istiyordum
Ben düşüncelere dalmışken kapı birden açıldı korkuyla arkamı döndüm piç bir sırıtışla içeriye Lucas girdi
"Ee inime girdin seni elimden kim alacak"
"Bırakın gideyim ne olur ben burda olmak istemiyorum"
Yanıma yaklaşıp saçımda ki tokayı çözdü belime kadar uzanan saçlarım vardı onları çok severdim
Bir tutam saçımı eline alıp kokladı
"Bu gece iyi dinlen yarın bu yakışıklı prensin metresi oluyorsun bu şerefe herkes nail olamıyor değerini bil"
"Neyden bahsediyorsunuz ben istemiyorum diyorum"
Elini saçımdan çekip moraran boğazıma getirdi tüy hafifliğinde okşadı
"Akıllanmadın anlaşılan bana karşı gelmeyi kes ve kendine zarar vermeye sakın kalkma aileni de peşinden yollarım yoksa"
Ne zaman ağladığımı fark etmemiştim gözyaşlarım elini ıslatınca yüzünü buruşturdu elini boğazımdan çekip elbiseme sürdü
"Yarın akşam seni hazırlamaları için iki kadın yollayacağım zorluk çıkartma"
Benim diyeceğim şeyi beklemeden kapıyı çekip çıktı dizlerimin üzerine çöküp sesli sesli ağlamaya başladım ne kadar ağladım bilmiyorum ama sonunda ayağa kalkıp banyoya girdim giysilerimi çıkarıp duşumu aldım kendimi yatağa bıraktım saatlerce düşündüm sabaha doğru zor dalmıştım
Bir kaç saat uyuduktan sonra kapı çalındı sıçrayarak uyandım oturur pozisyona gelip gel diye seslendim içeri elinde tepsiyle güzel bir kız girdi tepsiyi komodinin üzerine bırakıp afiyet olsun diyerek çıktı üzüntüden açlık bile hissetmiyordum yinede bir kaç lokma yedim akşama kadar hiç birşey yapmadan öylece oturdum veya pencereden dışarıyı seyrettim
Akşam kapı çalındı gel diye seslendim iki kadın geldi
"Sizi hazırlamak için yollandık banyo yapıp yeni kıyafet giydireceğiz ve makyajınız yapılacak"
"İstemiyorum ikinizde defolun gidin"
"Ama bizi veliaht prens yolladı eğer sizi hazırlamazsak bize çok kızar"
"Veliaht Prensin canı cehenneme ona aynen bunu iletin gebersin pislik"
İki kızda şok içinde bana baktı öyle yada böyle bana sahip olacaktı işini asla kolaylaştırmayacaktım ırz düşmanı beni ülkemden sırf zevkleri için getirmişti
İki kız çıkıp gidince kalbim hızlı hızlı atmaya başladı 20 dakika sonra kapı bir hışımla açıldı Lucas ile göz göze geldik resmen sinirden hırıltılı nefesler alıyordu bu gece durumum iyi değildi