Gerçeğin eşiğinde

877 Words

Sabah, gökyüzü taş gibiydi. Bulutlar ağır, rüzgâr sessizdi. Hiçbir şey hareket etmiyordu. Dünya, nefesini tutmuş gibiydi — sanki bir şey olacak, ama kimse önce davranmak istemiyordu. Arda’nın adı hâlâ dilimin ucundaydı. Söyledikçe korkuyordum. Çünkü kelimeler bazen birini geri getirir, bazen tamamen silerdi. Benimki, geri dönmesi gereken bir isimdi. Otobüs, Yenişehir yoluna çıktığında camdan dışarı baktım. Askerî yurdun koordinatları cebimdeydi. Ali’nin verdiği kartta bir adres, bir kod, bir de not vardı: “Eğer seni tanımazsa, bırak gitsin.” Ama ben bırakamazdım. Bir anne, unuttuğunu hatırlatmak için dünyayı yakardı. Yağmur yeniden başladı. Yol, kilometreler boyunca griye döndü. Şehre vardığımda hava kararmıştı. Askerî koruma yurdu, beton duvarların arkasında, dışarıdan sıradan bir o

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD