Şimal'den
Bedenlerimiz birbirine değerken o hala dudaklarımı bırakmamıştı. Dudakları sahiplenici, hırsını alır gibi hızlıydı. Gözlerimi şaşkınlıktan kapatmamıştım. Onunsa gözleri kapalı, sadece beden diliyle konuşuyor gibiydi. Dudaklarımdan ayrıldığı zaman yüzüme baktı. Saniyelik bakışlarından sonra bakışları az yukarıya çıktı. Eli yukarı çıktı. Saçımda ki lastik tokayı çıkarırken
"Yıkanmam lazım" dedim. Elbise uzun ve kapalı olduğu için beni terletmişti. Parfum, deodorant kullansam da çok işe yarayacağını sanmıyordum.
"Gerek yok" dedi. Saçımı açıkta kalan belimde hissettim. Saçım uzun ve dalgalıydı. Lastik tokayı çıkarsa da diğerlerini çıkarmaya uğraşmadı.
"Buna ihtiyacım var" dedim. Kendimi daha iyi hissetmem için gerçekten ihtiyacım vardı. Derin bir nefes aldı.
"Beş dakikan var" de
