Genç kız öğle yemeğinden kalan bulaşıkları çalışanlarla beraber hallettikten sonra bir kahve yapıp terasa geçti. Meryem, yengesinin kahve içtiğini görür görmez eline aldığı kitapla yanına gelmişti. Bu eve geleli bir haftayı geçmişti ve yaşadığı hayata hala alışmaya çalışıyordu. Annesi ve babasıyla gittiklerinden sonra hiç konuşmamıştı ki hala bir telefonu yoktu. Han olmadığını fark etmiyordu kendisi de söylemiyordu zaten mecbur kalmadıkça yan yana gelip konuşmuyorlardı. Bir yemek zamanları görüşüyorlardı bir gidilecek düğün varsa bir de geceleri uyumak için aynı odayı kullandıklarında. Bütün günü evin içinde kaynanasının o işi yap bu işi yap demesiyle geçiyordu. Tabi hiç bitmeyen misafirleri de unutmamak gerekiyordu. Meryem’in yanlış okuduğu yeri düzelttiğinde kahvesinden bir yudum içt

