Elif Yılmaz
Derin bir nefes aldım. Sakin ol Elif, sakin. Şu an için tek amacım yemeği masaya hazırlamak ve şu manyak adamın laf oyunlarından uzak durmaktı.
Kendimi toparlamak için mutfakta birkaç saniye oyalanarak ellerimi sıkıca açıp kapattım. Parmaklarım hâlâ yanıyordu, az önce yaşanan o tuhaf, sinir bozucu ve fazlasıyla gereksiz temasın izleri içimde yankılanıyordu.
Ama şimdi bunları düşünmeyecektim.
Derin bir iç çekerek kendimi yemek servisine verdim.
Masadaki her şey hazırdı, sadece tabaklara yemek koymak kalmıştı. Musakka, pirinç pilavı, ezme, havuç tarator ve salata… Babamın en sevdiği yemekleri hazırlamıştım, bu yüzden gülümsememek elde değildi.
Yemekleri tabaklara yerleştirdim, sonra çorbaları da kaselere doldurup masaya koydum.
Göz ucuyla Savaş’ı takip ediyordum ama çok be
