Birkaç saat daha bankta oturdum. Buradan gün doğumunu izlemek huzur vericiydi ama yaşadığım içsel karmaşa bunu gölgeledi.
Telefonumu çıkarıp tekrar açtım, yeniden başlamasını bekledim. Cevapsız çağrılar ve mesajlar çılgınca gelmeye başladı. Birçoğu saatler önce Timur'dandı ama durdular. Sonra Ayça 'nın beni aramaya çalışmasıyla ve ondan gelen şifreli kısa mesajlarla tekrar başladı.
'Bunu gördüğünde beni ara!'
'Çıldırıyor, hemen buraya gelmelisin!'
'Yeliz, şu lanet telefonunu aç!'
Ne olduğunu anlamayarak hemen Ayça 'yı aradım.
"Yeliz, telefonun neden kapalıydı?!" diye çıkıştı Ayça telefonu açarken.
"Yani dikkatimi dağıtacak hiçbir şey istemedim, Ayça . Neler oluyor?"
"Timur delirdi. Evdeki neredeyse her şeyi mahvetti. Hemen buraya gelmen gerek!"
"Neden bunu yaptı?!" diye bağırd
