PARS
Beni harekete geçiren neydi bilmiyorum. Öfke mi? Akşamdan beri için için beni kavuran şehvet mi? Yoksa bahsini ettiğim dürtüler mi?
Bilmiyordum.
Bildiğim tek şey, şu an içine gömülmezsem kafayı yiyecektim.
Üzerindeki bluzu parçalamak istercesine indirdim. İçine sütyen de giymemişti. Bu olmadı, vursaydı direkt en iyisi!
“Bütün akşam bunlar başıboş muydu?” dedim küfrederek. “Gazapsın kadın!”
“Sütyen sevmiyorum pek!”
Bu ek bilgi bundan sonra aklıma çivi gibi çakılmış olurdu kesin!
“Nereden yemeye başlamalıyım?” diye sordum. Dilimi alt dudağının çizgisinde gezdirip “buradan mı?” diye devam ettim. Ardından göğsünü avuçlayıp elimin içinde yoğurdum. “Yoksa buradan mı?”
Aletimi en özel noktasına sertçe bastırıp “yoksa burası mı?”
İnlemesi kulağıma en güzel melodi gibi geliyordu. Si
