2.BÖLÜM-UZLAŞMA

847 Words
?❤️‍?? Bir savaş çıkacak. Herkesin gizlediği yüzler sakladıkları can alıcı gerçekler hiç bu kadar yakıcı olmamıştı. Peki sizler bu hikayeye hazır mısınız? ******* BİR HAFTA SONRA-ÇİSİL ARLAZ Büyük ve son derece lüks görünen mağazaya giriş yaptım. Etrafa kısa bir göz attım kırmızı dekorlu şık bir yerdi. İçerisi şaşırtıcı derece de boştu hatta bomboştu. Kimse yoktu. Garip. Yanıma üniformalı bir çalışan kadın yaklaştı yaka kartında İrem yazıyordu. "Bayan bugün kapalıyız. Özel müşterimiz var. Sizi dışarı alalım " sert sesiyle ya da öyle sandığı bir sesle burnu havada tavırlar sergiliyordu. Bu kız kimdi ya tam cevabını vermek için ağzımı açmıştım ki arkamdan gelen sert sesle susmak zorunda kaldım. "Bir sorun mu vardı. İrem." Dedi. Sevgili Müstakbel kocam. Ne yani kızın ismini bastırarak söyleyince ve sesini kısık sert bir şekle getirince korkutucu olduğunu sanıyorsa kesinlikle yanılıyordu. Gerçi kızın dizleri titremeye başlamıştı. Tırsmıştı sanki biraz da bu asıl benim yanıldığımı gösteriyordu ama yine de fazla takmayarak kızın hallerinden keyif almaya baktım. "Efendim kusura bakmayın sizin de bir densiz için keyfinizi kaçırmak istemezdim ama bu hanım efendi zorla girmeye çalışıyor. Bir de üstüme atlayacaktı neredeyse " öyle bir hüzünlü masum ses tonuyla söylemişti ki bir ara kendimi sorgulamadım değil. Dur bir dakika bu sarışın yeşil gözlü kız benim sevgili Müstakbel kocama yiyecek gibi bakıyordu. Sevgili Müstakbel kocama mı yanaşıyordu o. Hem de benim yanımda ben bu kızı döverdim pis iftiracı. "İrem. derhal nişanlımdan özür dile ve hemen defol burdan." Kısık baskın sesiyle beni savunmuştu. Sevgili Müstakbel kocam uzun zamandır bizi izlediği için beni savunacak mı diye merak ediyordum açıkçası onu denedim bana bir hafta önce söylediği sözün arkasında duracak mı diye denedim ve o bunu anlamıştı. Kara gözlerini bir süre üstüm de gezdirdi. Sonra kendisine korkarak bakan kıza geri çevirdi o dipsiz karanlık bir mağara gibi olan gözlerini. Beni kendisine çekiyordu. Bense o mağara da öylesine esir olmayı kabul etmeyecektim.Sevgili Müstakbel kocam çok da zekiydi. Yakışıklı şey. "E-ef-en-dim özür d-dilerim ben bilmiyordum. Nolur affedin gerçekten çok özür dilerim. " kız şaşkınlıktan başta bocalasa da sonrasında kendine gelip hızlı hızlı panikle kendini savunmaya geçmişti. "Affedildin İrem. Neyse içeri geçelim mi sevgili Müstakbel kocacığım daha gelinlik denemem lazım kendini bilmezler yüzünden çok oyalandık zaten." Yiğit beyimizin elini tutup İremi yanından küçümseyici bakışlarımı göndererek hızla geçtik. Gelinlikler yanına gelince elini bıraktım ki nedense bundan hiç memnun değilim. Sevgili Müstakbel kocam Yiğit Şiwan'ın yüzüne döndüm. Yüzünde hiç mimik oynamazken bana bakıyordu. Kara gözleri yine gözlerime sabitlenmişti. "Elini habersiz tuttuğum için özür dilemeyeceğim aksine böyle hadsiz insanlarla uğraşmak zorunda kaldığım için sen üzülmesin " gözlerimi ondan çekmeyerek konuştum. Sözüm biter bitmez göz temasını sonlandırarak kabinlerin tarafına geçmişti. "Ukala şey ne var yani bi özür dilesen kusura bakma haklısın desen kibarlıktan nasibini almamış kalas" "Arkamdan söyleniceğine gel de şu işi bir an once bitirelim. Ayrıca kalas demek ha! " başta sesi ciddi olsa da sonlara doğru sesi güler gibi çıkmıştı. Ben arkasından söylenirken kalın sesini duymamla yerimden sıçramıştım bu nası duydu ya kulakları da maşallah yani, sevgili Müstakbel kocam beni uğraştırıcaktı. Yanına gittiğimde hiç o tarafa bakmadan modellere bakmaya başlamıştım. Ama hiç kafama yatan güzel bir şey yoktu. Ayrıca Yiğit arkam da dikilirken de bu hiç kolay olmuyordu. Dev gibi ya Ukala şey. Uzun bir süre geçtikten sonra hala bir tane bile sevmemiştim. Yiğit artık dolanmaya ve ters ters bakmaya başlamıştı. Sanki ben gel dedim allahalla gıcık şey.. "Hadi artık seç Birtane de alalım işim gücüm var benim çabuk ol biraz 48 dakikadır modellere bakıyorsun çisil. " gerçekten sıkılmış bir şekilde konuşuyordu. E haklı tabi. "Beğenmiyorum ne yapalım yani bir kere evleniyorum sonuçta " dediğimde başını yukarı kaldırıp sabır der gibi salladı. "Kıyafet alışverişini yap gelinlik işini tasarımcılarla hallederiz." Emir tonuyla konuşmasına sinirlensem de sesimi çıkarmadan onayladım. Arkamı dönüp Kıyafet reyonuna gitmeye başlamamla arkamdan seslenmişti. "Çisil " arkamı dönüp bana bakan Kara gözlere karşılık verdim. Bu adamın gözleri çok güzeldi. Ne var der gibi başımı salladığım da " acele et toplantım var" diyip oturma yerine doğru gitti. Kalas. İşlerimi halledip çıktık aşırı güzel şeyler almıştım. Yiğit beyimizi zorlayacak kadar güzel şeyler. Sevgili Müstakbel kocam beni evin önüne kadar getirmişti. " Bak çisil biliyorum birbirimizden pek haz etmiyoruz ama bu gece aile yemeğinde bunu kimseye hissettirmememiz gerekiyor. Tekrardan uyarmak istedim seni anlaşmamızı unutma. " "Unutmam Yiğit ağa ben sözünün eri biriyimdir. Umarım sen de öylesindir. Bu gece güzel bir oyun sergileyelim." Diyip sinsice sırıttım. Her şey bu gece başlıyordu. Halide arlaz'ı yıkıcaktık ve bu oyunun taşları yeni dağıtılıyordu. BİR HAFTA ÖNCE Kara gözlerin sahibi yüzüme bile bakmadan yanımdan geçip gitmişti. Kimdi acaba o gözlerin sahibi çok vakit kaybetmeden salona yaklaştım sesler kesilmişti. Salona girdiğimde herkesin gözü kısa bir an bana uğramıştı sonra kendi aralarındaki sözsüz tartışmaya geri döndüler. Salonun köşesinde de arkası kapıya bakan ama bir kere bile yerinden kıpırdamayan birisi vardı. En son halide hanımdan bir ses duydum ve sanki dünya yıkıldı. Dediklerini yanlış algıladım sanırım çünkü bu çok fazla herşey üstüme geliyordu sanki nefes alamadım. "Kızım çisil arlaz oğlunuz Yiğit şiwan ile evlenmeyi kabul görmüştür. Düğün hazırlıklarına başlayabilirsiniz. Mehmet bey." Gerisini duyamadan dünya sanki ayaklarımın altından çekildi. Gözlerime siyah bir perde indi ve gerisi yok. ******** SADEM devam edecek.. Sevgilerle kalın sayın okurlarım...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD