Nova Holding’in camla kaplı toplantı odasında güneş ışığı masaya yansıyor, herkes belgelerine odaklanmış görünüyordu. Adar ve Onur sunumu gözden geçiriyordu. Şilan, notlarını toparlarken, kapıdan içeri Ece girdi.
Kırmızı ojeleri, yüksek topukları ve kendinden emin gülümsemesiyle doğrudan Adar’ın yanına yürüdü. Dosyasını masaya bıraktıktan sonra, Adar’ın kulağına eğilip alçak bir sesle ama Şilan’ın duyacağı şekilde konuştu:
“Akşam sekizde unutma… Restoranı sen seviyorsun diye seçtim. Artık bu kadar kaçma.”
Şilan’ın kalemi elinde durdu. Gözlerini dosyasına dikti ama kalbi bir anda hızla atmaya başladı. Ece’nin ses tonu, seçtiği kelimeler… Bu bir güç gösterisiydi ve hedef çok netti: kendisi.
Bir an içinden geçen o tanıdık kırgınlık duygusunu bastırdı. Bu kadının yanında ne hissettiğini ha
