13. Bölüm

1022 Words
Keyifli okumalar MAYA MEHROTHA ATAHAN Sabaha karşı uyurken Demir' in kollarında uyumak çok güzeldi. Ama yine de içimde bir sıkıntı vardı. Sevdiğim adamın sakallı yüzüne elimi gezdirdim. Yataktan kalkıp banyoda rutin işlerimi hallettim. Kahvaltı hazırlamak için mutfağa giderken arkamdan uyandı. "Nereye gidiyorsun karıcığım?" diyerek sorduğunda, "Kahvaltı hazırlayacağım kocama." dedim. Kolumdan tutup çekerken dudaklarımı öpmeye başladı. Boynuma geçtiğinde kendime engel olamıyordum. Eliyle bacaklarımı okşarken aletini de sürttü. Zevke doymayan bir adamdı. "Ahh" diyerek inledim. Kadınlığıma masaj yaparken elimi bağladı. Dudaklarımı ısıra ısıra içime giriyordu. Bir yanda acı bir yanda da zevk alıyorum. Demir kendini yan tarafıma atmıştı. " Bittim ben." dediğinde ters ters baktım. Yataktan kalkıp banyoda duşa girdim. Sıcak suyun altında yine aynı sesleri duydum. Gözyaşlarım akarken bir an başım dönmeye başladı. Sesler çoğalıyor du. Nefesim daralıyordu. Demir'in sesini duydum. Adım atacağım anda ayağım kaydığında yere düşüp başımı mermere vurdum. Gözlerim yavaştan kapanırken Demir içeri girdiğinde endişeyle bakıyordu. "Maya güzelim aç gözünü." dediğinde beni sarsmak istemedi. Sanırım ambulans gelmişti. Gözlerim dolarken Demir çaresizce bana bakıyordu. "Allah beni kahretmesin seni öyle bırakmak istemedim." dediğinde gözyaşlarım akmıştı. Derin bir nefes alırken, "Demir." dedim. Ambulans geldiğinde beni sedyeye koyup kaldırdılar. " Maya güzelim dayan." dediğinde sedyede gözlerim çoktan kapanmıştı. Benim acılarım geçmiyordu ki mutlu olmaya bile hakketmiyordum. Bebeğimin ağlama sesleri bir türlü hafızamdan silemiyorum. Keşke onu benden almasaydı. " Demir." diyerek fısıldadım elimi tutarken," buradayım. " dediğinde gözlerim karardı. " bırakma beni." dedim. Gözlerimi kapatırken onun endişeli sesini duyuyorum ama tepki veremiyorum. "Maya aç gözünü." demişti. Ama hareket edecek dermanım yoktu ki karanlıktı. Banyoda başımı vurduğum için müşade altında olmam gerekiyordu. Başım çok ağrıyordu. "Maya iyi misin?" diyerek sorduğunda, "başım ağrıyor." dedim. Hemşire seruma iğne koydu. Gözlerim kapanırken birinin beni kucağına alıp hızlıca araca koyarken, "Ölmeyeceksin ama daha beterini yaşayacaksın." dediğini duydum. .... Gözlerimi tekrar açarken karşımdaki adama bakıyordum. Ellerim yatağa bağlanmıştı. "Kimsin sen ne istiyorsun?" diyerek sordum. Gözleri bana dönerken, "Öldürdüğün adamın abisi" dediğinde gözlerim şaşkınlık içinde kalmıştı. "Hangisi?" diyerek sorunca, "Ömer Mirza" dediğinde, "Şerefsizin önde gideni." dedim. "Kardeşim hakkında doğru konuş" diyerek bağırdı. Derin bir nefes alırken, "Doğruları söyledim şerefsizin önde gideni hatta fazlası." dediğimde elini saçıma geçirdi. "Onun hakkında ne düşünüyorsun?" diyerek sordu. "Şöyle ki o bir şerefsiz insan bile değil belkide bilmezsin ama bebeğime kıydı." dedim. Elini çekerken, "Nasıl anlamadım." dediğinde gözleri şaşkınca bakıyordu. "Benim karnımı keserek bebeği aldığı gibi öldürdüler. Onun ölüsünü gördüm." dedim. Yutkundu. "Bilmiyordum bu kadar cani olduğunu." dediğinde kollarımı çözdüğünde, "Bende o daha merhametli sanıyordum sonuçta insan ve doktordu. Ama en vicdansız o çıktı." dedim. Kolumdan tuttu. "Ama yine bunun cezasını çekeceksin Ölmeyeceksin." dediğinde kahkahayı atmıştım. "İstediğini yap bana beni yıldıramazsın." diyerek gülerken, "Demir seni bulduğunda kaçacak delik arayacaksın." dedim. Kaşını kaldırdı. "Demir mi?" diyerek sorduğunda, "Demir Atahan" dedim. Yüzü mosmor olmuştu. "Ne o korktun mu? Çünkü hatırlıyorum da birinin aletini kesmişti." dediğinde bakışları altına kaymıştı. "Sence şuan kim korkuyla altına bakmış." diyerek kahkaha attım. "Seni bulamaz." dediğinde koruma hemen içeri girdi. "Patron Demir Atahan adamlarıyla kapıda." dediğinde gözleri şaşkınca bakıyordu. "Aslan kocam benim hemen de bulmuş." diyerek güldüm. Aniden kapının kırılma sesiyle yerinden sıçrayarak dışarı fırladı. Demir'in boynuna sarılıp, "Sevgilim bak kim bu biliyorsun değil mi?" diyerek sordum. "Biliyorum Ömer itin abisi korkak herif gücün kadına mı, yetti. Erkek gibi karşıma çıkmazsın ötlek" dediğinde keyifle izledim. "Ben sana dedim kıcam bulur hesabını ödetir." diyerek kenara çekildim. "Furkan götürün geliyorum hemen." dediğinde gözleri bana bakınca, "Çok korktum aklım başımdan gitti." dedi. "Ben korkmam çünkü beni bulacağını biliyorum." dedim. Elimden tutarken, "Başın nasıl oldu?" diyerek sorduğunda, "Biraz ağrıyor." dedim. Dışarı çıkarken araca atladığım gibi o da gelmişti. "Aşkım uyusam olur mu?" diyerek sorduğumda koltuğu geriye yatırdı. Arka koltukta yastığı başımın altına koyduktan sonra ceketini üstüme örttü. "Hadi uyu güzelim." dediğinde gözlerimi kapatıp uyudum. Saat kaç oldu bilmiyorum ama gözlerimi açtığımda yatakta olduğumu fark ettim. Işığı açarken akşam 20:00 olmuştu. Odadan çıktığımda herkes bana bakıyordu. Ateş bana koşarak gelirken, "Yengecim iyi misin?" diyerek sorduğunda, "İyiyim bir tanem." dedim. Masaya geçerken babamın endişeyle baktığını gördüm. "Babacım bana öyle bakma iyiyim bana dokunmaya bile cüret edemezler." dediğimde Demir'in geldiğini duydum. "Nereye kayboldun?" diyerek sordum. "İlaçlarını almaya çıktım yemeğini ye iç." dediğinde gözlerindeki korkuyu gördüm. "Hala kendini suçluyorsun değil mi?" iç çekerek, "Benim hatam yalnız kalmana izin vermeyecektim." demişti. "Senin suçun değil duştaydım aklıma hep yaşadıklarım geldi bir anda yere düştüm." dediğinde gözleri dolan annem elimi tuttu. "Çok korktum ya sana bir şey olsaydı." dedi. " Ama olmadı çünkü ben senin kızınım." diyerek güldüm. Demir elindeki ilaçla başımda zebani gibi beklerken ilaçları aldığımda ağzıma atmıştım. İğrenç tadı ağzıma gelirken neredeyse kusacaktım. Tekrar odama çıkarken Demir peşimden gelmişti. Son günlerde yaşadıklarım aklıma geldiğinde derin bir nefes almıştım. Demir'in bakışları bana dönerken bana sarıldığında, "bebeğimi çok özledim." dedim. Yatağa geçerken yanına uzandığımda başımı onun kalbinin üzerine koydum. "Bırak yaralarını ben sarayım acıların geçsin." demişti. Peki benim acılarım geçer miydi? Gözyaşlarım sessizce akarken Demir derin bir nefes almıştı. Çaresiz bakışlarım ona dönmüştü. Uyumam için işaret etmişti. Gözlerimi kapatırken, " iyiki varsın? diyerek fısıldadım. .... Gecenin bir yarısı bir bağrışla uyanmak zorunda kalmıştım. "Ateş oğlum "diyerek feryat eden Esma'nın annenin sesiyle yataktan fırladım.Demir öyle bir çıktığında ," anne ne oldu?"diye sorunca bakışlarım korkuyla bakmıştı. Ateş yok oğlum."dedi. Evin içini ararken kapıdan giren Ateş bize şaşkınca bakıyordu. Ateş neredesin aklımı aldın?" diyerek sorduğunda ," bu kedi acıkmış süt verdim."dediğinde derin bir nefes almıştık Esma anne öfkeyle kızmıştı." Oğlum beni öldürmek mi, istiyorsun? "diyerek bağırdı. Demir ona engel olmuştu." Anne sakın ol. "dediğinde derin nefes aldı. Ateş'in gözleri dolduğunda koşarak odasına gitmişti. " Demir onlar durmayacak onu benden alacaklar. "dediğinde gözlerinde korku vardı." Ona kıyacaklar o daha çok küçük kaldıramaz. " dediğinde boğazımda düğümler oluştu. Gözyaşlarım aktığında kendimi tutamadım." Demir buna izin vermez hem bende buna müsaade etmem, dedim. Ama onu ikna edemedim. Çünkü o kadar ağır şeyler yaşamıştı ki sinir krizine girdiğinde Ateş koşarak elindeki ilacı uzattı." Anne al bak getirdim. "diyerek ağladığında gözyaşları akıyordu. İlacı içirdiğimde gözleri bana döndü." Anne iyi olsun lütfen. "dediğinde," İyi olacak hadi odasına götürelim. "diyerekten koluna girdim. Elimi sıktığında yatağa geçti. Ateş yanına uzanırken derin bir nefes almıştı. İkisinin de travması çok ağır olmalıydı. Tıpkı benim yaşadıklarım gibiydi. Bazen ben bile kaldıracak gücü bulamıyorum kendimde o kadar yorgun hissediyorum. Sonra arkama bakıyorum dağ gibi iki adam yaslanmam için duruyorlardı... Bölüm sonu
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD