Tanışma 2

1551 Words
İsra; Sabah yeni güne mutlulukla uyanmak gibisi yoktu. Kalkıp elimi yüzümü yıkadım.Mutluydum be! ayaklarımı yerden kesen bir adam vardı.Dün akşam şahane bir evlilik teklifi yapmıştı.Üniformamı giyip hızlıca hazırlandım.Miran çoktan uyanmıştır.Hızlıca iki kahve yapıp indim aşağıya,kapıyı açar açmaz günaydın aşkım kahvemizi birlikte içip çıkalım mı? Günüm öyle güzel aydı ki gün ışığım çok iyi yapmışsın gel hadi bende hazırım zaten dedi.Boyuna posuna kurban olduğum;).. Kahvelerimizi içip iş yerine geçtik.Timin dilindeydik elbette akşam ki evlilik teklifinin yankıları devam ediyordu.Öğle molasında Miran odama gelip balım hafta sonu eğer istersen seni annemlerle tanıştırmak istiyorum .Seni çoktan anlatmıştım. Tanışmak için can atıyorlar.Elbette hayatım zaten bende sana söyleyecektim.Miran;görev çıkmazsa cuma akşamı gider pazar döneriz hem gezdiririm seni geçen gezememiştiniz bu kez gezeriz.Tamam aşkım.Çok güzel olur.Miranla öğle yemeğinizde birlikte yemiştik. Mola bitiminde işlerimizin başına döndük. *** Hafta sonu gelip çatmıştı.Görevde çıkmamıştı. Hazırlanıp yola koyulduk.Mardine geldiğimizde ordu evinden oda ayırtmıştı.Ankaradan eşiyle gezmeye gelen bir albay rütbesini kullanıp bizim iki odadan birini alınca tek odaya kalmıştık. Miran o zaman sen kal bitanem ben bi otele geçerim.Gerek yok diyip elinden tuttum .Yakında kocam olacaksın geç oldu gece gece bide otel arama dedim. Başımın tepesinden öpüp nasılda düşünür,müstakbel kocasını diyerek gülümsedi.Odaya eşyaları bırakıp yemek için dışarıya çıktık.Miranın çocukluk arkadaşının işlettiği bir restoranta geldik. Mardin’i gözler önüne seren bir masaya geçip oyurduk. Ooo kimler gelmiş komutan diyerek biri geldi yanımıza. Miran ayağa kalkıp kucaklaştı.Sanırım arkadaşıydı .Hoşbulduk Samet’im.Samette aynı samimiyetle sarılıp sırtından kaldırdı Miranı. Hangi rüzgar attı hayırsız bi gittiniz daha uğradığınız yok.Nerde o Aram puş.. şişşş diyip beni gösterdi Miran sanırım küfrü duymamı istememişti.Hanımefendi kim komutanım.Tanıştırayım Sametim kısmetse yengen olacak kız ardaşım daha doğrusu nişanlım İsra dedi. Ooo hoşgeldin yenge kusura bakma epeydir görmedik komutanı ondan çoştu ortalık nasılsın iyi misin diyerek bana döndü.Teşekkür ederim Samet bey siz nasılsınız buyrun oturun ayakta kaldınız diyerek sandalyeyi işaret ettim .Oda oturup yenge bey filan bana pek uymaz sen düz Samet de .Pekala Samet nasılsın bu arada mekanın çok güzelmiş.Sağolasın yenge eh elimizden geldiğince bakıyoruz. Eee komutan düğün ne zaman davetiye gelir inşallah! Deli misin ? Koçum.Elbette geleceksin. Henüz tarih belli değil kesinleşsin davetiye göndereceğim .Eyvallah kardeşim o zaman ben müsadenizi isteyim malum mekan kalabalık siz keyfinize bakın her zamanki gibi masayı donatılıyorum.Miran,tamam kardeşim nasıl biliyorsan öyle ayarla dedi.Tanıştığıma memnun oldum yenge ,bende memnun oldum. Görüşürüz diyerek uzaklaştı.Çok geçmeden masa donatılmıştı. Mardinin geleneksel mezeleri ,ortaya karışık kebabla göz doyurucuydu.Keyifle yemeklere yumulurken bi taraftanda sohbet ediyorduk. Miran;Yarın sabah kahvaltıya gelecek annemler aşkım tanışmadan sonra istersen biraz dolaşırız.Tamam aşkım.Yemeklerimizi afiyetle yedikten sonra manzaraya karşı türküler eşliğinde çayımızı ve tatlımızıda yedik.Ordu evine döndüğümüzde aynı odada kalacak olmanın heyecanı basmıştı. *** Ben üzerime rahat bişeyler giymek için banyoya geçtim.Miranda benden sonra üzerini değiştirip geldi.Aşkım sen yatağa yat ben koltukta yatarım dedi.Baktım koltuk küçücük nasıl sığacak benim mavi ayım o koltuğa ,aşkım ben yatayım koltuğa, hem sen sığmassın ki !Olmaz balım sen rahat uyu tartışmaya kapalı bu konu diyerek susturdu.Peki aşkım teklif var ısrar yok !diyerek yatağa uzandım. Miran ışıkları kısıp yastığı ve yedek battaniyeyi alıp uzandı. Tabi sığamadı koltuğa ayaklar dışarı sarkmıştı . Gülmemek için yanaklarımın içini ısırıyordum. Rahat yatamadığı her halinden belliydi. Mirandan; Ordu evinden iki ayrı oda ayırtmama rağmen lüzumsuz albayın teki rütbesinin verdiği egoyla odamızın birine çökmüştü. İsra uğraşma birlikte kalalım dediğinde beni düşünmesi çok hoşuma gitmişti. Onun kokusunun olduğu odada baş başa kalmak beni epey zorlayacaktı ama onuda yanlız bırakmak istememiştim.Yemekten sonra geldiğimizde ben koltukta yatmak istedim. Lakin koltuğuda öyle küçük yapmışlar ki arkadaş! kolumu koysam bacağım düşüyor,bacağımı koysom götüm dışarda kalıyordu.Tabi balımı da koltukta yatıracak kadar düşüncesiz değildim. Bi sağa bi sola kıvranırken İsra; aşkım gel hadi koltuğa işlence çektime diyerek kıkırdadı.Yanına pat pat vurup gel hadi dedi iki gözünün çiçeği:)..Yatağa uçmamak için kendimi zor tutmuştum. Yok aşkım rahatım ben desemde ısrar etsede yanına yatsam diye can atmıştım.İsra; aşkım rahat değilsin hadi gel diyince daha fazla uzatmanın manası yoktu.Dünden razıydım.Lakin yanlış anlar diye de aklım çıkıyordu. Mimliydim sonuçta! İlk karşılaşmamızdan dolayı,evlenene kadar İsraya asla yanlış bi adım atmak istemiyordum.Fakat irademi fazlaca zorluyordu arsız libidom.Yastığımı alıp İsranın yanına uzandım. İkimizde sırt üstü uzanmış tavana bakıyorduk.Aynı anda birbirimize dönüp gülümsedik.iyi gecele aşkım dedi. Bal gözleriyle çipil çipil yenilesi bi suratla bakıyordu.Gelde yeme, gelde öpme.Ama tutacaksın ayı kendini az kaldı diye içimden kendimi avutuyordum. İyi geceler balım diyerek kapattım gözlerimi daha fazla izlersem yapışacaktım o bal dudaklarına! İsranın muhteşem çiçek balı kokusuyla uykuya daldım. İsradan; Sabah vücudumdaki sıcaklıkla açtım gözlerimi , bi baktım ahtapot gibi yapışmışım Mirana oda sımsıkı sarılmış uyuyordu.Usulca kalkmak için hamle yaptım lakin yan dönüp tamamen sarıldı. Kollarından kurtulmam için hafifçe itekledim ama ne mümkün! Gözleri kapalı şekilde rahat dur balım yoksa hiç istemediğim şeyler olacak. Biraz daha kokunka uyumak istiyorum.Sözleriyle durdum karnımın üzerinde hissettiğim sertlikle yutkunup hareket kabiliyetimi kaybettim.Miran gerçekten tutuyordu kendini çapkın değildi. Bunu biliyordum uzun uzun anlatmıştı .Ama arsız libidom yüksek bi adamım balım evlendikten sonra daha iyi anlarsın diye arsız arsız sırıtmıştı koca ayım.Benimde içimde anlamlandıramadığım duygular oluşuyordu. Miran her dokunduğunda ,öptüğünde şimdi aynı yatakta birbirimize sıkıca sarılmış yatıyorduk.Aşkım lavaboya gitmem lazım diyince pardon balım diyerek başımın tepesinden öpüp kalktı. Bende lavaboya geçip işimi hallettim.Çıktığımda Miran çoktan hazırlanmış koltukta oturuyordu.Ne kadar hızlı bir adamdı. Ben çıkınca o girdi lavaboya bende onun kadar hızlı olmasamda hemen hazırlanıp saçlarımı yaptım çok hafifte bi makyajla tamamen hazırdım.Miran çoktan lavabodan çıkmış koltukta beni izliyordu.Hazırım aşkım çıkalım mı ? Tabi balım ben zaten hazırım. Hadi diyerek elini uzattı çantamı alıp Annesi ve kardeşleriyle tanışmak için restoranta geçtik. Mirandan; Sabaha balımla sarmaş dolaş uyanmıştık.Ben ondan çok önce uyanmış, uzun uzun izlemiştim o bal suratını. Birbirimize sarılı vaziyette olunca acaba tepkisi ne olacak diye uyuyormuş gibi yapıp bekledim.Uyanınca kalkmak için hamle yaptı ama ben dahada sıkı sarıldım.Rahat dur balım yoksa hiç istemediğim şeyler olacak diyince yutkunma sesini duydum.Benim küçük ayı İsranın bu kadar yakınımda olmasıyla anında harekete geçmişti. Aşıkım lavabo diyince daha fazla tutmadım kızı kalkıp üzerimi giyindim. Ben banyodan çıkana kadar oda giyinmişti.Makyajını yaparken uzun uzun izledim.İşi bitince çıktık.Annemi arayıp restoranta geçtiğimizi haber verdim. Oda tamam oğlum bizde birazdan çıkıyoruz,görüşürüz diyerek kapattı. Annemle birlikte kardeşlerimde gelecekti.Annemden ve kız kardeşim Mina’dan yana içim rahattı.Lakin erkek kardeşim Mirza için aynı şeyi söyleyemezdim.Azgık kendini beğenmişti arsız piç. Umarım İsranın canını sıkacak bişey yapmazdı. Bende veledi dövmek zorunda kalmazdım. Restoranttan masa ayırtmıştım.Garsonun yönlendirmesiyle yerimize geçip bizimkileri beklemeye başladık.İsra biraz telaşlı birazda heyecanlıydı. Elinden tutup sakin ol güzelim.Söylemesi kolay komutanım ya annen beni sevmezse,öyle bişey söz konusu bile değil ama varsayalım sevmedi yinede saygı duymak zorunda ben sevmişim ben istemişim.Anamda, kardeşimde olsa umrumda olmaz balım sakin ol. Derin bi nefes alıp seni seviyorum adam iyiki girdin hayatıma dedi. Asıl sen iyiki girdin balım diyip ellerinin üzerine birer öpücük kondurdum. O sırada hafif bir öksürük sesi geldi kafamı çevirip baktığımda Mirza puştu sırıtıyordu.Arkasında annem ve Mina da gülüyordu.Ayağa kalkıp önce annemin elini öpüp sarıldım. Yanaklarımdan tutup koca oğlan çok özledim seni diyip öptü.Sonra Mina’ya ve Mirzada sarıldım özlemiştim hepsini ..Miran beyimizi sonunda görebildik. Ne duygusuzsuz bi köpeksin sen ya hiç mi özlemez insan anasını kardeşini evlenecek olmasan daha göremezdik yüzünü dedi Mirza beyimiz.Sen geldinde ben mi yok dedim.Köpek! sen niye gelmedin madem diyerek hafifçe yanağına yumruk attım. İsra bizim hasret gidermemizi sabırla ayakta dikilip bekliyordu.Saygısından seste çıkarmamıştı. Anneme dönüp anacım İsra , İsra annem Sevde sultan ,ah kızım kusura bakma uzun zaman olmuştu, Miranımı görmeyeli senide diktik ayakta kusura bakma. Olur mu efendim memnun oldum diyip elini öptü annemin,annemde sarılıp öptü. Mina’da aynı sıcaklıkla ben Mina yenge memnun oldum. Sayende abimi görebildik. İsra tebessüm edip Mirzaya döndü elini uzatıp memnun oldum İsra ben.Bende Mirza yenge diyip elini sıktı. Hadi oturalım ayakta kaldık yahu! diyip oturdu ukala . Biraz sohbet edip kahvaltıyı söyledik.Masa hazırlanırken Annem ve Mina İsrayı çoktan soru yağmuruna tutmuştu. Yavrum nasılda sakince cevaplayıp tebessümle karşılık veriyordu.Mirza kolumu dürtüp turnayı gözünden vurmuşsun Miran komutan ! Valla güzel kız hemde asker. Lan! güzel müzel doğru konuş .Amma da kıskançsın Miran bey yengemiz sakin ol! ilk izlenimi söylüyoruZ .Senin izlenimine! Hem Miran ne lan abi koçum abi ! iki yaş var be!ne abisi olsun sonuçta büyüğüm oğlum bi öğretemedim sana abi demeyi ağa bozuntusu .Ben çok meraklıydım sanki ağa olmaya .Halt ettin asker olup ne güzel ağalık senin olacaktı bende keyfime bakacaktım. Yine bakıyorsun ya puşt haberlerin geliyor. Hem ağasın hem her istediğini yapıyorsun şimdi bu şikayet niye? -Sen olmayınca tadı yok be abi !eskiden olduğu gibi küçük köpek yavrusu bakışlarını kuşandı. Oğlum ben hayalimdeki mesleği yapıyorum.Hemde gururla benim gözümde hiç olmadı ağalık biliyorsun. Bence sen daha iyisin ağalık konusunda zerre şüphem yok.Lakin uyarmakta fayda var baban olacak eski ağanın yolundan gitme sana bi abi tavsiyesi dedim. Mirza omzumu sıkıp abi ne kadar daha sürecek bu küslük baban dediğin adam senin neyin acaba ! -Küslük değil aslanım! konuşturma beni boşver şimdi o konuları.. - Geçiştir bakalım Miran bey! yengem biliyor mu? Hayır anlatmadım anlattığımda eminim bana hak verecek . Orasını Allah bilir Miran bey ama çok yakışmışsınız. - Yok mu ?yengemin kardeşi filan bacanak olurduk seninle. -Yok tek çocuk benim balım . -Tüh !neyse bana kız çok evlilik bana göre değil zaten her çiçekten bal almak varken. -Arsız piç! İsra annem ve Mina’yla oldukça iyi anlaşmıştı.Annem sordu İsra cevapladı, İsra sordu annem uzun uzun anlattı.Ama babasıylada arasını düzeltse herşey daha kolay olacak diyince -Anne! diyerek uyardım. -Ne var ?oğlum bak evleneceksin yuva kuracaksın baban olmayacak mı? düğününde . -Olmayacak .Gerekte yok diyerek kestirip attım. İsra sorgu dolu gözlerle bakıyordu.Biliyorum merak ediyordu.Hiç konusunu açıp anlat diye ısrarda etmemişti. Bu kez anlatacaktım.Yanlız olmak daha iyiydi.Duyduklarına ne tepki verecek emin olamıyordum.İsra anlardı beni eminim anlatıp yolumuza bakacaktım.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD