Söz Konusu Aşk +18

Bir kaç hafta önce annemle gidip tuttuğumuz öğrenci apartının ödemelerini yapmıştım. İstanbul'da Marmara üniversitesi okul öncesi öğretmenliği bölümü kazanmıştım. Yıllar önce komşumuz olan Seher Teyze ve Hilmi Amca yıllar önce Balıkesir'e taşındılar. Bizde Muğla'da yaşıyorduk. Benim üniversiteyi İstanbul'da kazandığımı duyan Seher Teyze aramış annemi oğulları Deniz abinin de Marmara üniversitesinde okuduğunu. Bir şey olduğunda da hemencecik ondan yardım istememi söylemişlerdi. Deniz abiyi en son gördüğümde bile çok yakışıklıydı. Deniz abi abimin yakın arkadaşıydı bu yüzden sürekli bizdeydi. Küçükken büyüyünce onun kadar yakışıklı bir sevgilimin olmasını isterdim. Aslında Deniz abiyle aramızda dört yaş var. Onun üniversitede son senesi aslında. Deniz abi hukuk okuduğu için İstanbul'da bir avukatlık bürosunda staj yaparken çok sevildiği için hala büroda çalışıyordu mezun olur olmaz orada çalışacakmış. Yıllardır görüşmeyen Deniz abiyle abim görüşmeye karar vermişler. Benim İstanbul'a gidişim buna bahane olmuştu. "Akel hadi abicim uçağa geç kalıcaz vedalaş artık odanla." "Tamam abi geliyorum." Apart tuttuğumuz için kıyafetlerimin çoğunu götürmüştüm. Babamla ve annemle vedalaştıktan sonra abimle beraber havaalanına gittik. Bir kaç saat sonra İstanbul'daydık abimle ben direk aparta gidip eşyalarımızı bırakmıştık. Abimle yiyecek bir şeyler söyledik ve yemeye başladık. Biz onları yerken Deniz abi aradı. "Efendim kardeşim... Oturduk yemek yiyoruz Akel'le... Olur gel buradan geçeriz artık nereye olursa... Akel gelir mi bilmiyorum?... Sen gelince konuşalım... Tamam hadi görüşürüz." "Noldu abi?" "Deniz'e buraya gel buradan geçelim eğlenmeye dedim. Senin gelip gelmeyeceğini sordu da. Şimdi biz gece kulübüne falan gideriz erkek erkeğe gidelim gezelim eğlenelim senle daha sonra da gideriz olur mu?" "Tamam abi ben yorgunum zaten." Kaldığım apart 1+1di kendi odama geçtim. Kapı çaldı gelen Deniz abiydi. Hoşgeldin demek için kapıya gittiğimde onu gördüm. Yakışıklılığından hiç bir şey kaybetmemişti onu görünce ufak bir şok geçirdim. "Hoşgeldin Deniz abi." "Hoşbuldum ufaklık. Görmeyeli büyümüşsün." "Yıllar oldu normal değil mi?" "Çok normal, hadi Akın hazır değil misin?" "Nasıl gözüküyorum bilemedim ki." "İkinizde gayet yakışıklısınız." "O zaman bu gece bir kaç kızla tanışırız." Abim sırıtarak söylemişti son cümlesini. "Kardeşinin yanında böyle konuşma Akın ufaklığın yaşı kaldırmaz." İkiside benimle dalga geçiyordu. İkiside çıktılar bende evde yalnız kaldım. Deniz abinin gülüşü nedense aklımın bir köşesinde kalmıştı. Krem keten bir şort altında beyaz ayakkabı üstünde de düğmelerinin yakasını biraz açarak giydiği gömlek. Özenilmiş saçları gerçekten yakışıklıydı. Böylesine yakışıklı birinin sevgilisi olurdu. Ayağa kalkıp aynada kendime baktım. Birde kendine bak Akel. Beyaz eşofman üstüne sıradan bir tişört hafif dağılmış saçlar. Boyum desen çok uzun değildi ergenliğe girmeden önce çok düz olan vücudum ergenlikten sonra iyice gelişmişti. Çok güzel değildim ama kesinlikle cezbedici bir yanım vardı aman Akel İstanbul gibi bir yerde çok güzel kızlar vardı. Bense Marmaris'te yaşayan sıradan bir kızım. Ayrıca neden şuan aynada kendime bakıyordum ki. Kendimi beğendirmek istediğim kimse yoktu. Koltuğa kendimi tekrar bıraktım. Sonra içimde ki bir ses Deniz abinin ve abimin çok eğlendiğiydi. Allah bilir şuan hangi gece kulübünde nasıl kızlarla eğleniyorlardı abim de yakışıklıydı. Benim bu düşünceleri kafamdan atmam gerekiyordu. Sonuçta ikiside abimdi. Deniz abide benim bir abimdi. Telefonda sosyal medyada gezinirken abim bir kaç hikaye atmıştı. Hiç birinde Deniz abi gözükmüyordu kesin bir kızla eğlenmekten abimi bile unutmuş olmalıydı. O derece yakışıklı bir erkek sadece bara eğlenmeye gitmiş olamazdı. Kendine gel Akel. O senin abinin arkadaşı yakışıklı olabilir çocukluğundan belli sana kendini hayran edici bir yakışıklılıkta da olabilir ama o senin abinin arkadaşı bu durumda seninde abin olmuş oluyor. Saatin hiç farkında değildim. Epey geç olmuştu. Yatağıma gideceğim sırada kapı çaldı. Kapıyı açtığımda Deniz abi ve abimi gördüm. "Erken döndünüz." "İlk günden abinin bu kadar dağıtacağını bilseydim daha sakin bir yere götürürdüm ufaklık." "Ben yokum diye öyle olmuştur o. Getir benim odama yatır ben içerde yatarım bu gün." Deniz abi abimi yatırdı abim direk uykuya dalmıştı. "Sen o kadar sarhoş gözükmüyorsun." "Çünkü ben ağır şeyler ve çok içmedim. Sevmiyorum o kadar alkol almayı." "Abimde çok içmez aslında dedim ya ben yokum diye olmuştur o." "O zaman ben gideyim ufaklık." "Bir şeyler ikram edebilirim istersen. Senin evin neredeydi ki?" "Üç sokak arkası benim evim." "Ee yakınmış kal. Hem abim uyanırsa falan ben tek uğraşmıyım." "Tamam ufaklık ne yapacaksın bana?" "Aslında dolabım şuanlık boş ama kahve almıştık onu yapabilirim." "O zaman yarın bu dolabı dolduralım ve kahveye de hayır demem." Ben sıcak suyu hazırlarken Deniz abide koltuğa oturmuştu. apart Amerikan mutfak olduğu için onu görebiliyordum. Bardaklara kahveyi ayarladıktan sonra sıcak suyu koyup hazır haline getirdim. Kahveleri tepsiye koyup yanına gittim. Tepsiye uzanarak tepsiyi elimden alıp sehpanın üzerine koydu bende yan tarafındaki koltuğa oturdum. "Ee ufaklık Marmaris nasıl?" "Valla Deniz abi bıraktığın gibi çok güzel. Tatil sezonu bitti turistler gitmeye başladı bile." "Aslında bu mevsimde gitmek lazım kalabalığı azalınca." "Marmaris kalabalık olduğunda bile sakin Deniz abi." "Haklısın şimdi sana oraları bırakmak çok zor geliyordur." "Yani alıştığım büyüdüğüm yer normal değil mi?" "Sadece alıştığın büyüdüğün yer olduğu için mi yoksa geride bıraktığın arkadaşların için mi?" "Aslında Deniz abi arkadaşım hala Ela. Onun dışında pek bir arkadaşım yok." "Erkek arkadaşın falan yok mu?" "Nerde? Ben çok güzel bir kız değilim Deniz abi." "Kendine haksızlık etme ufaklık gerçekten bence güzelleşmişsin." "Tanıdığın için böyle diyorsun bence." "Hayır uzun yıllardır görmediğim birine onu kandırmak için yalan söylemem. Gerçekten güzelsin bence." "Bunu duymak güzeldi. Teşekkür ederim. Çalışıyormuşsun sende öyle demişlerdi." "Haftanın üç günü gidiyorum. Çalışmaya başladıktan sonra tam gitmeye başlayacağım." "Avukatlıkta zor Allah sabrını vermiş ki bitirmişsin." "Sadece ders çalışmakla geçiyor." "Yaa ama sen önceden de çok zekiydin. Hep abime ders çalıştırırdın." "Haklısın zamanında abin kızları tavlamaktan ders çalışmazdı ki. Gerçi şimdi de hiç değişmemiş ben kenara geçip oturdum o mekanda beğendiği her kızla tanıştı. Hatta bir kaçının numarasını aldı." "Sen kenara geçip oturdun kimse bana bunu inandıramaz." "Aa neden inandıramazmışız ufaklık?" "Çünkü senin gibi yakışıklısın. Senin gibi biri kenarda oturuyorsa demek ki ciddi bir ilişkisi vardır." "Beni yakışıklı bulduğunu bilmiyordum ufaklık. Ayrıca sevgilimde yok sadece doğru insanı bulamadım. Doğru insanı da bulmak için kenara geçmek gerekir." "Demek aklını çelen henüz olmadı." "Bir kız çalar gibi olmuştu ama sonra olmayacağımızı anlayınca vazgeçtim." "Biliyor musun Deniz abi ben küçükken de hep büyüyünce Deniz abi gibi sevgilim olsun derdim. Çünkü sen hem yakışıklıydın hemde çok zekiydin iyi biriydin." "Vayyy ufaklığa bak küçükken bana aşıktın demek." "Aşıktım demedim senin gibi sevgilim olmasını isterdim dedim." "Sevgiline aşık olmayacak mısın?" "Olacağım tabii ki." "O zaman bana da aşık oluyorsun ufaklık ben bu övgüyü aldım." "Çok kötüsün itiraf ettiğime pişman ettin." "Çocuklukta olur böyle şeyler." Sadece çocukluk olsaydı bende çocukluk derdim. Hala hoş bulup yakışıklı buluyordum. "Uyumayacaksın herhalde ufaklık." "Yatağımı yadırgıyorum ya uyumakta zorlanacak gibiyim." "O zaman gel bakalım şöyle benim oturduğum koltuk daha geniş. Battaniye ve yastık nerede? Sen sakın kalkmıyorsun." Yerini gösterdim elinde bir yastık ve battaniyeyle döndü. Yastığı kafamın altına yerleştirip üstümü örttü. "Kapat bakalım gözlerini." Gözlerimi kapatsam bile onun karşımda olması kalbimi hızlandırıyordu. O an aslında yorulduğumu fark ettim. Bedenim uyku uyuşukluğuna girmişti. Kendimi uykuya teslim ettim. Sabah uyandığımda karşı koltuğumda iki büklüm yatmış Deniz abiyi gördüm. Kesin tutulmuştu ayağa kalktım. "Deniz abiii." "Dur ufaklık. Uyuyoruz şurada." "Kalkta rahat yere yat." Uykulu gözlerle tam gözlerini açmadan benim yattığım yere yatırdım. Abimin uyuduğu odaya geçip üstümü değiştirdim. anahtarımı alıp yakın markete gidip abimle Deniz abiye kahvaltı hazırlamak için markete gittim. Kahvaltılık bir şeyler alıp döndüm. Eve döndüğümde hala ikiside uyuyordu. Çay koyup kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Mükemmel bir kahvaltı hazırladıktan sonra elime ağrı kesici alıp abimin yanına gittim. "Abi hadi kahvaltı hazır. Al şu ilacı iç sonra da duşa gir." "Abim ilacı içti ardından banyoya gitti. Abim banyodan çıkana kadar uyusun diye Deniz abiye ellemedim. Ela mesaj atmıştı. "Naptın knk hala hatırladığımız kadar yakışıklı mı?" "Yakışıklı yakışıklı çatladın dimi." "Tabii çatladım bir zamanlar aşıktın resmen sonra göz görmez oldu da kestin adını." "Yaa sus abimde burada." "Ay zaten abin olmasa ilk günden göremezdin de neyse. Hadi sana iyi eğlenceler." Abim banyodan çıktıktan sonra koltukta uyuyan Deniz abiyi görünce. "Deniz niye evine gitmedi?" "Biz gece biraz oturup kahve içtik sonra da uyuya kalmış herhalde bende uyumuşum." "Deniz!! Kalksana oğlum." Deniz zar zor kalktı tuvalete gidip elini yüzünü yıkadı. Gelip sofraya oda oturdu. "Ufaklık hani dolap boştu." "Boştu zaten siz uyurken gidip aldım." "Dolabı falan boşver sen niye gece burada kaldın." "Ya biz biraz Akel'le oturduk sohbet ettik. Sonra uyuya kalmışım." "Yoksa siz ikinizin arasında bir şey mi var?" Abim ciddi olarak bizim suratımıza bakarak soruyordu. İkimizde aynı anda "Yok..." "Şaka yapıyorum ne benim kardeşim arkadaşımdan hoşlanacak biri ne de benim arkadaşım kardeşime başka gözle bakacak kişi benim kardeşim Deniz'in kardeşi. Benim arkadaşım Akel'in de abisi." Abim bunu gülerek söylemişti ama sanki ikimize bir nevi mesaj veriyor gibiydi. Benim hislerim olsa ne olacaktı? Deniz abi beni her zaman kardeşi gibi görüyordu ki.