Haydi uzan, haydi canlan “hazan yaprağı” Cahit Zarifoğlu Poyraz kaşlarını çatmış, uzaktan bu manzarayı izliyordu. Oğlu bu aralar Hazan’ı oldukça zorluyordu. Kendisini daha çok endişelendiren şey oğlunun hareketleriydi. Bu yaşta aşık olacak değildi elbette ama Hazan’a olan ilgisi böyle artarak devam edecek olursa başlarını ağrıtacak gibiydi. Başını hayret edercesine iki yanına salladı. Hazan’ın dünyası kendine etki ettiği kadar oğluna da ediyor gibiydi. Çalan korna sesiyle Hazan küçük çocuğun çantasını eline alarak portakal suyunu bitirmesini bekledi ve ardından elinden tutarak bahçeye çıkardı. Özgür Hazan’a öpücük yollayıp servisin kapısından içeri adım atarken Pınar’ı görmesiyle gülen suratı düşmüştü. “Erkekleri kendine hayran

