Uçak indiğinde kimse konuşmadı. Ayakta durup kapının açılmasını beklerken içimde tuhaf bir çalkantı vardı. Midem bulanıyor gibi oldu bir ara. Belki yükseklikten değil de, alçalırken içime çöken korkudandı. Apronda duran araca doğru yürürken, kafamı çevirip askere sordum. “Buradan mı gideceğiz Şırnak' a?” Asker gözlerini benden kaçırmadan konuştu, ama sesi gayet alçaktı: “Sesli söylemedim orada bulunduğu yeri, güvenlik sebebiyle.” Ne oluyoruz? James Bond muyuz? Savaş filmi senaryosunun ortasına mı düştük? Dizi gibi dizi vallahi. Ama içim… İçim hala bomboştu. Arabaya binmeden önce dayanamadım, bir daha sordum: “Peki şimdi nereye gidiyoruz?” Asker camdan dışarı bakarak yanıt verdi: “Hakkari. Erdem orada.” İçimde bir yer hafifçe sarsıldı. Bu bilgi bile kalbimin ritmini değiştirmeye

