Bölüm 23: Kırılmanın Taş Duvarları Toplantı odasında yankılanan son cümle, Sahra’nın ruhunu ince bir bıçak gibi yarıyordu. Devran’ın sesi hâlâ kulaklarında çınlıyordu: “Ya da seni bir kenara atıp, yerine bunu yapabilecek birini getirmem için baskı yapacaklar.” Bu söz, herhangi bir tehditten daha ağırdı. Çünkü bu kez Devran, yalnızca öfkesinin değil, törenin de dilini konuşuyordu. Sahra bunun, çok daha büyük bir fırtınanın habercisi olduğunu hissediyordu. Sahra’nın boğazı düğümlendi. Sesi titredi ama geri adım atmadı. “Ben bir eşya değilim, Devran. Kenara atılacak biri hiç değilim.” Devran’ın gözleri kısıldı, içinde çakan öfke kıvılcımları odanın loşluğunu bile delen bir parlaklık taşıyordu. “Ben de seni kenara atmak istemiyorum,” dedi dişlerinin arasından. “Ama senin inatların… beni

