Üzgünüm, kırgınım ve de kızgın. İnsanların başkaları üzerinde kendi duyguları doğrultusunda tahakküm kurmasından sıkıldım. 'Ben istiyorum diye öyle olmak zorunda', 'bana göre doğru ise seni ilgilendirmez' mavralarından bıktım. Bir insanın özgürlüğü bir başkasının özgürlüğünün son bulduğu yere kadardır, bunu bilir buna inanırım. Başımı yasladığım sert göğsünde Harun saçlarımı okşayıp beni uyuttuğunu sanarken ben, derin bir iç hesaplaşması içerisindeyim. Erhan'ın Alper hocanın uyarılarını ne ölçüde dikkate alacağını kestiremiyorum. Bana karşı daha da bilenir mi ya da Harun'a herhangi bir zarar verir mi korkusu an be an yükseliyordu zihnimde. Günün getirdiği hüzün ve yorgunluğun üstüne bir de az önce yaşadıklarım, resmen bütün enerjimi alıp götürdü gövdemden. Şimdi yoldaş olayım diye kaldığ

