Lara'dan 1 hafta sonra... Gecenin karanlığında duruyordum..gölgeden süzülen nefesim, boş hastane odasının sessizliğini kırıyordu. Başım zonkluyor, bedenim büyük bir yükün altında kalmış gibi titriyordu...bu bebek... hem beni hem bedenimi yöneten hücreleri zorluyor gibiydi. Karnıma dikkatlice dokunup gözlerimi kapattım. İçimdeki sıcaklık hem umut hem korku demekti. Ben ölürsem ne olur? Diye hergün bu soruyu kendime sorup durdum. Ellerimi karnımda gezdirdim. Metal tadıyla dolu bir nefes aldım. Korkuyordum... hayatım da ilk defa kaybetmekten bu kadar çok korkuyordum. Derin bir iç çektim. Gözyaşım süzülmeden önce kuruyan dudaklarımı dilimle ıslattım. Ne olacak şimdi? Düşersek… kim kaldıracaktı bizi? Tuncay'ı da kendimden uzaklaştırmıştım. Suat senden uzak tutacağım derken adamı

