Elinde ucu keskinleştirilmiş oval biçiminde kar küreği vardı. Evdeki misafir kız hazırlanana kadar, önce ambarın kapısına biriken karı temizleyecek sonra da ağıla çıkmak için gerekli malzemelerini alacaktı. Seri hareketlerle biriken karı kürekleyerek sağ kenara taşıdı. Hızlı olması gerektiğini düşünürken aynı zamanda kızın da bir an önce evden çıkmasını diliyordu. Eğer bu şekilde yavaş hareket ederlerse, bugün işlerinin yetiştirmesine imkan yoktu. Önce şehirde ki otogara gidecek sonra da geri dönüp çobanların yanına dağa çıkacaktı. Bu şu demekti en az üç saati yollarda geçecek ve ancak karanlıkta ağıla gidebilecekti. Eğer ablası yanında olsaydı asla gece yola çıkmasını istemezdi. 'Gecenin şerrinden sabahın aydınlığı daha hayırlı' diyerek mutlaka engel olurdu. Fakat yapacak birşey yok

