6.Bölüm Sevdiğim varmış

1556 Words
SİBEL'DEN Gittiğim o gecenin ardından 20 gün geçmişti O sabah uyandığımda hayatımın şoku yanı başımda uyuyordu. Soner'in sen istedin önce sen öptün demesi iyice çıldırmama neden oldu.Hafızama gelen kesik kesik görüntüler Soner'i destekler nitelikteydi.İki damla kanın hesabımı olur demiş, üstüne benim başımı belaya sokma babamla daha yeni aramı düzeltiyorum diye de eklemişti.O gün eve geldiğimde babam gözünün ucunu bile göremeyecek durumda gelince annem onunla uğraşmaktan ben aklına bile gelmemiş. Yaşadığım çaresizlikten sonra birde bununla uğraşmadığıma şu halimle mutlu oldum. 20 gün içinde düğün muhabbeti hızlandırılmıştı. Doğru düzgün ne yemek yiyordum nede uyuyordum. Annem ilk defa halime acımış "bu kızın hali hal değil hasta olacak diye korkuyorum" Sözlerini duymuştum babam her zaman ki gibi umursamamış "nikah bir olsun düzelir,alışır" diyerek son noktayı koymuştu. Şimdi bir hastanede ne olcak bilmeden yatıyordum.Bilinçsizce yaşadığım şeyden bir bebeğim olacağı aklıma gelecek son şey bile değildi. Babamın iki kere beni öldürme girişimini yanındaki adam engelledi, her zaman o adam olmayacak, elbet burdan çıkışımızdan sonra bir planı vardır. Kafamda nasıl ölürüm yada nasıl öldürür onun araştırmasını yaparken kapının açılma sesiyle o yöne kimin geldiğine baktım. Beklediğim bir hemşire olabilirdi, babam da olabilirdi ama az önce babamı sakinleştiren adamı beklemiyordum. İçeri girip kapıyı kapattı, refakatçi için olduğu belli olan demir sandalyeyi çekip karşıma oturdu. Neden burda olduğunu anlamak için sessiz kalıp söze başlamasını bekledim. Çok geç kalmadı zaten oda konuştu. " Adım Araf, babanın çalıştığı otelin ortaklarından biriyim." Araf isme bak değişik ama güzelmiş dinlemeye devam ettim. O da boğazını temizleyip devam etti. "Babanı zor zabdettim aslında bir baba için zor bir durum.Bak sevdiğin biri vardır babana söylememiş olabilirsin şimdi bana söylersen sana yardımcı olurum." Nasıl yardımcı olur acaba çok merak ettim, kaldı ki sevdiğim yok o Soner denen korkak çocuğuma değil baba, eline oyuncak olamaz. Kendisine zaten ulaşılamıyor.O günden sonra bir kaç kez aradım ne yapacağız diye ama ulaşamadım. Araf diyen adamda olacakları sıralamaya devam etti. "Baban bebeği aldırmak istedi." Elim istemsiz göbeğime gitti o günahsız da alacak hayatımdan nasibini demek. "Belli ki onu kaybetmek istemiyorsun. Bana yardımcı olmazsan sana yardım edemem. "Sizden yardım istemedim.Sesimin tonuna dikkat edip, sert çıkmasına özen göstermiştim " Evet istemedin ama baban yasal yollardan olmasa bile bir yolunu bulurum diyor. Eğer öyle uygunsuz ortamda kaybedeceğin tek bebeğin olmaz." Söylediği şeye gülesim geldi merak etmeyin babam onu döve döve öldürür, sonra da beni istediği kişiyle evlendirir. Hayatına devam eder. dedim. Az bir an gözlerime bakıp tekrar çekti gözünü ohaa yaa o ne rank göz yahu.Ne diyorlardı dur hatırlayamadım hah kehribar. Tövbe tövbe adamın gözünden sanane Sibel. " Bebeğin babası kimse söyle size sahip çıkması için elimden ne geliyorsa yaparım. " Adamın çabasına hayran kaldım. Gerçi önce gözlerine olmuştum. Konumuz bu değil ben sustum o da inatla devam etti. "Bu şekilde bana yardımcı olmuyorsun" "Sizin yapacak daha önemli bir işiniz yok mu? " "Var olmazmı çok işim var hatta şuan evde toplantı için hazırlanmam gerek ama sen ve bebeğine yardım etmeye çalışıyorum." "Çok yardım sever olduğunuz belli, ama bana kimse yardım edemez dedim." Tecavüz mü? Aniden sorduğu soruyla gözlerim sonuna kadar açıldı.Ağzımı balık gibi açıp kapattım ne söyleyecektim ki tam olarak tecavüz değil, ama az biraz olabilir gibi mi diyeceğim.Ben cevap vermeyeceğimi anlayıp tekrar konuştu. "Konuşmazsan kimse sana yardım edemez baban evlenmen için elinden ne geliyorsa yapacak gibi." "Araf bey sizi anlıyorum, bana yardım etmek istiyorsunuz teşekkür ederim. Sizin yardımınız babamın beni sevmediğim bir adamla evlendirme gerçeğini değiştirmez siz erkek siniz istediğiniz kişiyle evlenirsiniz ama biz kadınların seçme hakkı yok".Ben konuşurken o da ilk defa uzun baktı gözlerime sanki yanlış bir şey demişim gibi tuhaftı bakışları. "Haklısın seni anlayamam ama babanla konuşup birşeyleri halletmeye çalışacağım." Usulca kalkıp kapının kolunu tutup kısa bir baktı sonra çıktı. Kimbilir kaç saattir hastane deydim Araf bey'in gitmesinin ardından iki saat geçmiş, Bu sürede serum bitmiş, Doktor artık çıkabilirsin demişti ama benim gidecek yerim varmıydı ki babamıda görmemiştim şimdiye gelip saçımdan tutup, götürüp evire çevire dövmesi lazımdı. Acaba beni burada bırakıp gitmişmidir.Sanmam o evlilikten kolay kolay vaz geçeceğini sanmıyorum. Sadece ev değildir benim bedelim. Biraz sonra kapı açıldı önde babam arkasında Araf bey bu adam gitmemiş mi? Babam yüzüme bile bakmadan "Toparlan gidiyoruz" dedi. Toparlanacak bir şeyim yoktu üzerim giyinikti yavaş hareket ederek indim yataktan.Onlar önde ben arkada hastane koridorunu aştık. Bahçeye geldiğimizde Araf bey babama bakıp konuştu. "Bekleyin siz ben arabayı alıp geliyorum" Babam başıyla onayaladı kısa bir bakışımız denk geldi ilk çeken ben oldum. "Evdekilerin haberi yok ayıbından tek kelime etme evde" Babam dişlerini sıka sıka söylediklerine sessiz kaldım. Babam önde ben arkada gidiyorduk. Araf bey yol boyu hiç konuşmadı düşünceli bir hali vardı. Araba bizim sokağa geldiğinde bayıldığım yere baktım.Annemden izin almış biraz hava almak için parkta oturmak istemiştim.Şimdi kendi hayatım kadar karnımdakinin hayatı içinde endişeliyim. Babam bayıldığım yerden sonrasını tarif etti evin önüne gelince ben inmek için kapının kolunu tuttum babamın sesi durmamı sağladı. "Eve gir annenlere ben açıklarım nerde olduğumuzu geliyorum şimdi " Onun benle çıkmıyacağını anlayıp çıktım arabadan. Eve vardığımda annem daha çalmadan açtı kapıyı. "Nerdesin! sen öldüm meraktan baban nerde?" "Geliyor" deyip odama yöneldim babam susmamı emretmişti. "Kız konuşsana Şevki merak etmiş arayıp duruyo hangi hastane olduğunu da söylemedi baban ne oldu nasıl oldu? araba çarpmış dediler." Annemin nefes almadan söylediği herşeyi arkamda bırakıp odama girdim annem hala konuşuyordu. "Şevki'yi ara bari merak etmişler." Hay ben Şevki'nin ağzına..... tövbe Allahım ne geldiyse başıma zaten onlar yüzünden geldi tanımadığım biriyle yatacak kız değilim ben aklımı kaybettim sizin yüzünüzden. Söylenmeyi bırakıp üzerimi değiştirdim girdim yatağıma yıkanmak istiyordum ama kimseyi görmek istemedim. Sabah annemin seslenmesiyle uyandım. "Sibel hadi kalk dünürler geçmiş olsuna geldi seni bekliyorlar." Allah'ım bunlar benden ne istiyor yaa hasta "gelemez de anne." "Kız olurmu öyle şey?" "Oooffff tamam geliyorum git sen." Kalkıp üzerimi değiştirip geçtim salona herkes burdaydı dedemler bile dedem babaannem sarılıp geçmiş olsun dedi ablam koşup sarıldı bana. "Canım nasıl oldun ha güzelim iyisin iyi." Kendi kendine sorup cevaplıyordu ablam da Eren'de bir kolunu ablama diğerini bana sardı bu çocuk bizim en küçüğümüz yaa. "Abla çok korktuk" Biz sarılırken Şefika hanım konuştu. "Çok şükür düğün öncesi kötü bir şey olmamış salon tutuldu davetiyeler dağıtıldı yeni bir masraf olacaktı." Kadının derdi masraf bana birşey olmuş umrunda değil. "Şefika teyze ablam ölümden döndü farkındamısın?" Eren sinirlendiğini belli etmişti, Şefika'nın doğurduğu da fazla geç kalmadı. " Annem haklı Eren tekrar nikah için gün almak gerekirdi bir sürü uğraş dur." Ne diyor ya bunlar sinirlerim tepemden yanardağ gibi fışkırmak üzereydi ama babam yine yüzüme bakmadan herkese karşı konuştu. " Hepinizin geldiği iyi oldu söylemem gereken şeyler var." Oha bu adam beni şaşırtıyor ben dün geceden beri dayak bekliyorum, gelmedi üstüne birde açıklama yapacak açıklamayı merak ettiğim için can kulağıyla dinledim. "Düğün olmayacak" "NEEE! " Hepimiz aynı tepkiyi vermiştik ben bunu beklemiyordum.Düğünü erteleyelim yada hemen yapalım, ikisinden biri geliyordu aklıma ama bu hiç gelmemişti beklemediğim hareket. "Sen ne diyorsun Kazım amca! ne demek düğün olmayacak baba sende desene birşey." Dedi Şefika'nın doğurduğu Sami amca şok dan çıkıp oda babama sordu. "Kazım ne oluyor bir açıklaman vardır." Babam gözünü tüm ailede gezdirip bende durdu. Gözün de bir iğrenme, tiksinme hissettim.Tüylerim ürperdi ben öyle herşeye utanmam, Korkmam ama bu yaptığım dan utanıyordum. Ama korkmadım ben Allah'tan başka kimseden korkmam. Bu yaptığım bir baba için zor olduğunu biliyorum ama bu duruma geldiysek tek suçlu benmiydim?. "Kızım Şevki'yle evlenmek istemiyor." Bugün babam beni bu yaşıma kadar şaşırmadığım kadar şaşırtıyor.Babam daha da ileriye gitti. "Sevdiği varmış" Yuhhh! yani baba sen bebeği öğrenince bir genişleme rahatlıkmı geldi?ben şok "Sen ne diyorsun Kazım dediğini kulağın dıyarmı? dedi dedem. " Kazım bu ne saçmalık böyle mi anlaştık biz?" dedi eski kayın pederim. Anlaşma tabi benim üzerime yapılan anlaşma durumumu bilse ne derdi acaba fiyatım mı düşerdi ki ne olurdu? yada bir fazla olduğum için fiyat mı yükselirdi. Düşününce gülesim geldi tuttum kendimi gülsem babam beni bu saate kadar öldürmedi şimdi hemen öldürürdü. "Kazım bey bu iş çocuk oyuncağımı? düğüne 10 gün kaldı." Bende nerde bu kadın sesi çıkmadı demiştim, biraz formdan düşmüşmü bu? geç kalmazdı pek.Ha birde konuşmayan beni şaşırtan biri daha vardı, annem, kafası önde ellerini kenetlenmiş halıya bakıyor. Halıyı kendi seçmişti bi beğenemedi heral. "Diyeceğimi dedim Sami anlaşma falan yok!" Babam sert dille son sözünü söyledi Şefika hanım ve ailesi bu burda bitmedi,böyle,olmaz diye tehdit ede ede gitti. "Ne oluyor Kazım bu saçmalığı açıkla söz verilmiş herşey hazır sen bitti bozuldu diyorsun." Dedem durumu anlamaya çalışıyordu haksız demiyorum, söylediklerinde haklı ama başta benim istemediğim belli değilmiydi?. " Dedim ya baba sevdiği varmış az sonra gelecek tanışırsınız" Sevdiğim var gerçeğini sindirmeye çalışırken, birde buraya geliyor. Bir an acaba o Araf bey Soner'i mi buldu o mu gelecek? ama nerden bulacak, söylemedim ki bir şey başka bilen de yok belki Soner kendini belli etmiştir. Yani babamın bu kadar sakin olması da beni korkutuyor. Geldiğim den beri oturduğum yerde oturuyordum.Karnım da acıktı öğlen olmuş zaten bizimkiler yapmıştır.Yerimden usulca kalkıp mutfağa geçtim.Kahvaltımı edip birde güzel duş aldım.Sevdiğim gelecekmiş temiz olayım babam ne çeviriyor merak ediyorum. Nerdeyse akşam olmak üzereydi babam bir kaç kez telefon görüşmesi yaptı.Ama gelecek dediği kişi hala gelmemişti ben ve diğerleri merak ediyor olacak kimse gitmedi evine yada babam göndermedi bilmiyorum.Benim ortalıkta dolaşmamı istemiyor gözüme gözükme dedi.Ben de odamdan çıkmadım. Akşam yemeği yenmişti ben yine odamda yedim, kimse de sorgulamadı.Kapı zilinin çalması ve evin girişinde ayak sesleri duydum ablamın endişeyle odama gelip bana sarıldı bir yandan kendi kendine söyleniyordu. " Olmaz olmaz bukadarını yapmış olamaz babam, hayır hayır!" Babam ne yapmış ki merak etmiştim ablamın sarılmasında kurtulmak için kafamı kaldırdım odamın giriş kapısında bekleyen takım elbiseli adamlar... "HAYIRR!"
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD