Yasemin'den;
Ufuk: Sorma ya, onun sinirinden geçilmiyor.
Yatağımın içinde, başımın üzerine kadar çektiğim yorganımın altında yastığımla savaş halindeydim. Nil'le bugünkü konuşmamızın ardından kendi kendime uslu bir kız olup sakince yerimde oturacağıma dair sözler vermiştim fakat şuan yaptığım şey verdiğim söz ile çelişki içindeydi.
Tüm akşam boyunca onun mesaj kutusunu kontrol ettiğim halde hep çevrimiçi görünüyordu. Bu beni daha çok meraklandırırken biraz da cesaret vermiş olmalıydı ki en sonunda ona yazacak gücü kendimde bulabilmiştim.
Cesaret derken gerçek bir cesaretten bahsediyordum çünkü bu bizim ilk konuşmamızdı. Aslında yazmak konuşma da sayılmazdı belki ama benim için güvercinle haber postalaması ya da dumanla iletişim kurması da kalbimi aynı hızla attıracak cinstendi.
Bahanem çoktan hazırdı. Ona Mete'yi soracaktım. Fakat parmaklarım klavyede gezinirken bile onların titremesini durduramıyordum.
Ufuk: Bu arada, sen benden mi hoşlanıyorsun?
Hissettiğim ani bir ateş ile yorganımı hızla üzerimden çektim. Bu ayrıntıyı tamamen unutmuştum. Ona yazma isteğim baş gösterdiğinde netice kısmına o kadar bağlanmıştım ki hatice kısmını unutmuştum.
Yasemin: HAYIR TABİKİ DE!
Ufuk: O zaman neden öyle yazdın?
Kafamın içinde her an çöldeki bir kum fırtınası gibi dönen düşenceler şimdi beni yalnız bırakmıştı. Kara kara ne yapacağımı düşünürken bir anda beynimde bir şimşek çaktı ve kafamın tam ortasında ne işi olduğunu anlamadığım bir ampul yandı.
Ellerim yavaşça klavyeye giderken parmaklarımla beraber vücudumu da bir titreme esir almıştı. Fakat bu seferki heyecandan değil, korkudandı.
Yasemin: Anlatacağım.
Ufuk: Bekliyorum.
Yasemin: Ben Nil'le Mete'yi şipliyorum.
Ufuk: Şiplemek?
Yasemin: Yani ikisini yakıştırıyorum.
Ufuk: Ee anlatacağın bunun neresinde?
Yasemin: Dur bekle hele, anlatıyorum!
Ufuk: :D Tamam dinliyorum.
Yine tam durmam gereken yerde çaresizce konuşmaya devam ettim.
Yasemin: Şimdi ben güya Nil'e atacağım mesajı Mete'ye gondermiş oldum.
Yasemin: ve yine GÜYA Mete'ye senden hoşlandığımı itiraf ettim.
Yasemin: Bu yüzden 'utancımdan' yanına özür dilemeye gidemiyorum.
Yasemin: Bu sebeple de benim yerime Mete'den özür dilemeye Nil gidecek.
Yasemin: Ve böylelikle tanışmış olacaklar.
Görüldü✔✔
Yine bir şekilde olayların içinden çıkmayı başarıyordum.
Ufuk: OHA!!
Ufuk: Sen ciddi misin ya?
Ufuk: IQ'n oldukça yüksek olmalı.
Mesajına sırıtarak cevap verdim.
Yasemin: Evet ciddi düşünüyorum.
Yasemin: Sen ciddi misin?
Ufuk: Galiba iq'nün yüksekliğinden dolayı son dediğini anlamadım.
Ufuk: Ama planından çok etkilendim.
Olduğum yerde sessizce kıkırdarken ne yaşadığımı ben de bilmiyordum.
Ufuk: Peki bu ikisini 'şip'lemenin nedeni nedir?
Mantık saçan sorusu için aklıma tek bir cevap geliyordu fakat bunu yazıya dökebilmem için öncelikle cesaret toplaması yapmam gerekiyordu.
Yasemin: Çünkü,
Özür dilerim Nil. Yollarına gül sereyim Nil...
Yasemin: Nil Mete'yi seviyor.