Ela Öztürk Ömer’in sıcak dudakları dudaklarımın üzerinde tutukça gezinirken öylece dikildim. Ondan böyle bir şey beklemediğim için şaşkınlıkla kalırken, dudaklarının hissettirdikleri yüzünden afallamıştım. Kalbim göğüs kafesimin içinde çırpınırken mantığım bir köşeye sinmişti. Sanki dudaklarının üzerinden dudaklarıma geçen sıcaklık içimde üşüyen her noktayı ısıtmıştı. Ömer dudaklarımızı ayırdığında kapalı olan gözlerini araladı. Ben ise bir saniye bile gözlerimi kapatmamıştım. Beni öpenin o olduğunu nedensizce beynime kazımak istemiştim. “Ela ben…” Devam etmesine izin vermedim. “Lütfen git Ömer.” “Açıklamama izin ver.” Derken mavileri yalvarırcasına bakıyordu. “Sadece git lütfen. Yalvarırım git.” Gözlerim dolu dolu olurken Ömer bir süre sadece gözlerime baktı. O gözler bana anlatm

