. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
‘ Jean bana neden çiçek topladın ? ’ Diye sordum . Bahçede bana çiçek uzatan Jean'a . Jean’nın yapacağı bir şey değildi bu .
‘ Kraliçem siz emretmişsiniz . ’ Dedi kaşlarını çatarak . Bende şuan ona aynı şekilde bakıyordum . Onca derdin arasında bir çiçeğim eksikti zaten .
‘ Hayır öyle bir emir verdiğimi hatırlamıyorum . Yine de teşekkür ederim . ’ Deyip çiçekleri aldım ve koklamaya başladım . Kokuları çok hoştu . Ne yalan söyleyim , iyi gelmişti . .
‘ Leydi Julia çiçek istediğinizi söyledi . ’ Dediğinde Julia yanımda belirmişti . Konuştuklarımızı duymuş olacak ki . ‘ Sizi bu gün üzgün gördüm Kraliçem . O yüzden böyle bir emir verdim . ’ Deyip gülümsedi . Sanırım ben bahaneydim . Jean’la konuşmak için yapmıştı .
‘ Teşekkür ederim . ’ Deyip gülümsedim ve bahçede yürümeye başladım . Karşı taraftan , sarayın camında duran John'nu gördüm . Sinirli gözüküyordu . Sanırım işleri yolunda gitmiyor . Bakışlarımı başka tarafa çevirip yürümeye devam ettim .
‘ Julia nişanlınla mutlu değil misin ? ’ Diye sordum , merak etmiştim bunu . Jeanı sevdiyse neden yardım etmeyeyim ki ?
‘ Bilmiyorum . Ailemin seçtiği bir kişi . Daha ısınamadım ona Kraliçem . Hala bir umudum var . Her şey iyi olacak zamanla . ’ Hüzünlü bir şekilde gülümsüyordu . Ah yazık .
Acaba nişanlısını ortadan kaldırsam mı ? . Daha yeni tanıştım Julia ile . Giderken mutsuz olursa , yaparım .
Alec yanıma yaklaşıp ‘ Kraliçem . Kralımız sizi görmek istiyor . ’ Dedi. Hayret beni neden görmek istiyor ?. Sabah çağırsaydı . Şimdi sinirli zamanında ben mi geliyorum aklına ?
Bende sinirliyim , giymek istemiyorum . Ya karar verdiyse beni tahttan indirmeye ? Sanırım gidip , öğrenmeliyim . O zaman onu öldürme kararımı daha rahat vere bilirim .
Çiçekleri Julia'ya uzattım ve Alec'i takip ettim . Jean'ın topladığı çiçekleri sevsin o .
‘ Alec bir sorun mu var ? John sinirli gözüküyordu . Ben ona bir sürü altın yaptım ama neden mutlu değil ? ’ Diye konuşmaya başladım .
‘ Bilmiyorum Kraliçem çok değişti . Artık fazla konuşmuyor . Neler düşündüğünü bilmiyoruz . Keşke sorularınıza cevap vere bilseydim ama size zamanında söyledim , benimle evlenin diye. Şimdi böyle bir sorununuz yoktu . ’ Diye gülmeye başladı .
‘ Alec Kraliçe olarak çok mutluyum . Yerim güzel ama kalbim güzel değil . Kalbimin derinliklerinde bir sızı var . Beni rahatsız ediyor çoğu şey . İsimlerini bilmediğim hisler , hiç tatmadığım duygular , kafamı karıştırıyor . ’
Bir anda kalbimdekileri ona açmıştım . Bazen gülmeye ve aynı anda ağlamaya ihtiyacım oluyor sanki .
‘ Kraliçem sizi durduran ne ? Bedeniniz burada ama ruhunuz denizde bence , diye düşünüyorum . İki tarafta da yaşayamazsınız . Duygu ve düşüncelerinizi toplayıp bir arada olmalısınız . Böyle dağılıp parçalar haline geliyorsunuz . Çok yemenize rağmen kilo kaybediyorsunuz . ’ Sona doğru gülümsemişti . Demek çok yediğimin farkındaydı .
‘ Teşekkür ederim . ’ Diye tebessümle karşılık verdim ve tek başıma kapıyı tıklayarak içeri girdim .
Sırtı bana dönük bir şekilde , camdan aşağıya bakıyordu .
‘ Bazı şeyleri konuşmamız gerek . ’ Diye konuşmaya başladı . Olduğum yerde durdum ve beklemeye başladım . Onun yakınına gidemiyordum . Bir dalga gibiydi ve beni kendisine çekiyordu son zamanlarda . Böyle bir denizde kaybolmaktan korkuyorum . .
Yüzünü bana dönüp , cama yaslandı ve bakmaya başladı .
‘ Bazı uygunsuz hareketlerin var . Nasıl anlatsam sana , seni kırmadan bilmiyorum . Sen benim karımsın , ne kadar anlaşmalı evlilik yapsak da , bunu sadece bir kaç kişi dışında kimse bilmiyor . Odalarımızın ayrı olması sarayın içinde dedikodulara sebep oluyor . Benimle aynı odada kalmanı istiyorum . ’
Cümlelerini bitirdiğinde derin bir nefes aldı . Demek bunun için canı sıkılmış . Sandım ki , benden ayrılmak istiyor . John beni çok korkuttun .
‘ Tamam .’ Dedim . Yine eski düzene devam edeceğiz . Odam , onun odasının içindeki odalardan biri olacak ve küçük olacak . Tek sorun bu sanırım . Ya da büyük odayı ben alırım , o küçük odanın birinde kalır .
Şaşırarak gözlerini açtı . ‘ Yani bu senin için sorun olmaz mı ? ’ deyip yanıma yaklaştı .
‘ Hayır neden sorun olsun ki ? ’ dedim merakla .
‘ Şey . . . Hayır sorun yok . ’ Deyip gülümsedi . Gözlerinin içi parlıyordu resmen . Mutlu mu olmuştu ?
‘ O zaman ben şimdi gidiyorum . Senin odana taşınacağımı haber vermeliyim Jean'a . ' Dedim ve beklemeden odadan çıktım .
Hatta kaçtım diye bilirim . Gözlerinin içine bakınca bir anlığına diğer kralı görmüştüm . Bu neydi böyle ?
Korku ve heyecan bedenimi ele geçirmiş gibiydi . Çözmem gereken o kadar olay vardı ki ? Birisi bana büyü mü yapmıştı ? Benim gördüğüm bir hayalet miydi ? Aklımda binlerce soru vardı . Ama cevap bula bileceğim kimse yoktu .
Bir ipucu istiyorum Tanrım . Beni cevaplara götürecek bir ipucu . Diğer Kralın hayaletini görmüyordum kaç zamandır ama yine belirmeye başladı . Korkuyorum hayaletlerden . Bir kaç kez denizde boğulup , ölen insanlara rastlamıştım ve hala da aklıma kazınmış durumdalar .
‘ Kraliçem bir sorun mu var ? ’
Jean ‘ın sesiyle düşüncelerden uyandım .
‘ Jean yer yüzünde büyücüler var mı ? ’ diye sordum .
‘ Hayır Kraliçem . 100 yıl önce kadar vardı diye düşünüyorum ama onları da insanlar yaktılar . Cadılığa karşı savaş var . ’ Dediğinde moralim iyice bozulmuştu . Demek soyları tükenmiş . Keşke bir kaç tane kalsaymış .
‘ Siz de dikkatli olmalısınız Kraliçem . Burası insanların dünyası . Sizi kabul etmez herkes , bizim gibi . Hele ki bir sürü düşmanınız varken , sırrınız sizi ölüme sürükler . ’
Gözlerimi kapattım ve uykusuzluğun verdiği baş dönmesiyle , duvara tutundum . Her şey çok karmaşık yer yüzünde .
‘ Ben biraz uyuyacağım Jean . Kralın odasına taşı eşyalarımızı . Onunla aynı odada kalmamı istiyor . Dedikodular başlamış ayrı odalarda kalıyoruz diye . ’ Dedim .
‘ Tabi Kraliçem . ’ Dedi duygusuz bir şekilde .
Odama girer girmez kendimi yatağa attım ve gözlerimi kapattım . Su ruhları yine etrafımı sarmıştı .
‘ Deniz kana dönüşüyor Kraliçem . Kraliçe Ester halkımıza işkence ediyor . Geri dönün ve sizin olan tahtı alın . ’ Diye yalvarıyorlardı .
Uyandığım da güneş batıyordu . Kafamda bin bir türlü düşünce vardı . Nasıl geri döneyim , güçsüzüm bu konuda . Kuyruğum yok ve nefes alamıyorum denizde . Ve beni öldürmek için bekleyen bir lanetli sürüsü var .
Ben uyurken Jean işleri halletmiş olmalı . Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım . Uykumu almıştım ve güzelce düşüne biliyordum . Yardıma ihtiyacı vardı halkımın . Geri dönmek için de benim yardıma ihtiyacım vardı .
Ellerimi aynaya yapıştırdım . ‘ Ayna , ayna yeryüzündeki en güçlü büyücüyle iletişim kurmamı sağla . ’
Ellerimi çekmeden tekrarlıyordum . Bana yardım ede bilecek bir büyücü gerekliydi . Umarım hepsi ölmemiştir . . .
Gözlerimi açtığımda aynada bir kız vardı . Bana şaşırarak bakıyordu .
O da elini aynaya koyarak ‘ Sen de kimsin ? ’ dedi . Mutlulukla gülmeye başladım . Yer yüzündeki en güçlü büyücüyü bulmuştum . ‘ Ben Vivi sen kimsin ? ’ dedim .
‘ Rozalin .’ Dedi ve gülümsedi .
Karşımda sarışın ve mavi gözlü bir kız vardı . ‘ Nesin sen ? ’ Dedi merakla . ‘ Ben bir deniz kızıyım . ’ Dedim . Derin bir nefes verdi ve ‘ Çok iyi bir anda konseyden sandım . ’ Dedi merakla bakmaya başladı .
‘ Bana neden ulaştın ? Ne istiyorsun ? ’ diye konuşmaya başladı .
‘ Gördüğün gibi yer yüzündeyim . Denize dönmek için kuyruğuma ihtiyacım var . Bana yardım ede bilirsin diye düşündüm . Aynadan en güçlü büyücüyü istedim ve sen çıktın karşıma . ’ dedim , bir umutla .
Düşüncelere daldıktan sonra konuşmaya başladı .
‘ Peki sana yardım edersem karşılığında bana ne vere bilirsin ? Gördüğün gibi en güçlü büyücüyüm . ’ dedi , kendinden emin bir sesle .
Ona ne vere bilirim ki ? ‘ İyilik yapmış olursun . ’ Dedim hafif gülümseyerek . Güçlü bir büyücüye ne vere bilirim . Düşün . . . Düşün . .
Kahkaha atmaya başlamıştı . ‘ İyilik yapmak pek umurumda değil . Burası deniz değil . İyilik ve kötülüğü dengelememe gerek yok . İstediğim gibi yaşıyorum senin aksine . ’ dedi . Demek biliyordu , bizlerin yaşamını . .
Aurasına baktığımda siyah renk olduğunu gördüm . Siyahlık çok kötülük yaptığını gösteriyordu .
‘ Sen çok kötülük yapmışsın . Saflığını kaybetmişsin . ’ Dedim . Yüzü ciddi bir hal almıştı .
‘ Konuşma bitmiştir . ’ Deyip elini çekecekken , ‘ Bekle. . . bekle . ’ diye durdurdum .
‘ Yeryüzü büyücülerinden bir farkımız var . Bizi eşsiz yapan simya ilmidir . Seni zengin ede bilirim . ’
Dudağının yanı kıvrılmıştı ve ‘ Devam et . ’ Dedi .
‘ Sana altın vere bilirim . İstediğin kadar zengin olursun . Şu kısa insan hayatını zenginlik içinde geçirirsin . Kuyruğumu geri almama yardım et . ’ Dedim .
‘ Deniz kızları hakkında fazla bilgim yok . Tek bildiğim karaya çıktıklarında ölmeleri . Eski kitaplara bakmam gerek . Bulduğumda seninle iletişime geçeceğim . Ne yazık ki senden çok uzaklardayım . Dünyanın öbür ucundayım . Yanına gelmem zor bir durum . Görüşürüz . . ’ deyip ortadan kayboldu .
Sonunda bir büyücü bulmuştum ve denize döne bilirdim . Ester seni mahvetmeden bana huzur yok .
Ah şimdi saçlarımı taramam lazım . Sara'nın öğrettiği gibi toplayıp parlak tokalarla birleştirdim . Zeki olduğumdan öğrettiklerini , hafızama kazıyordum .
Bu dünyada en çok sevdiğim zaman yemek zamanı sanırım . Aşağı inip mutlu bir şekilde gülümsemeye başladım . Bir büyücü bulmak beni mutlu etmişti . Bekle beni deniz . .
Bekle beni Ester . İntikamımı almaya geleceğim .
Bahçede Julia ile karşılaştım .
‘ Nasılsın Julia ? ’ Diye sordum .
‘ Bilmiyorum Kraliçem . Kralımızı görünce biraz üzülüyorum . ’ Yüzünü asmış konuşuyordu . Bir şey mi oldu John’a . Benim haberim olmayan bir şey mi var ? Ah sanırım ailelerin ona baskı yaptığını düşünüyor , ya da altın sorununu . Tabii bilmiyor , ben hepsini hallettim . John ona deniz kızı olduğumu söylememiş .
‘ Neden ne oldu ? ’ diye sordum merakla . Endişeli bir hal almıştım .
‘ Ah nasıl anlatsam bilemiyorum . O Viviana'yı çok seviyordu . Şimdi sizinle evli ve sizi sevmiyor . Mutsuz bir evliliği var . Aranızdaki ilişki malum . Başka birini sevse onunla da evlenemez , çünkü siz varsınız . ’ Dedi mahcup bir şekilde . Yani derdi bu mu ?
‘ Başka birini mi seviyor ? ’ diye sordum .
‘ Sanırım evet . Gözlerinde aşk var ve size karşı değil . Kime karşı bilmiyorum . Onun için üzülüyorum . Sanırım evlenmek için sizinle olan ilişkiyi bitirmeyi bekliyor . Siz çok önemli birisiniz onun için ama sevdiği kişi de önemli . ’ Dedi .
Ne ? ? ?
John kimi seviyordu . Beni odasına davet ediyor ? Ama başka birini mi seviyor ?
Sinirli bir şekilde , Julia’nın yanından ayrıldım . Bunu kabul edemem . Bana bunu yapamaz ! Beni yeter kullandığı .
Sinirle salona girip onun yalnız olduğunu gördüm . Hayır sakin olmalıyım . İçimde diyeceğim bir sürü şey birikmişti . Tut ağzını Vivi . Yemeklere odaklan . Şuan nereden başlasam bilemiyorum . Önce onun sevdiği kişiyi bulursam , iyi olur . O zaman kararımı veririm . . .
‘ Sinirli gibisin . ’ Dediğinde ona döndüm ve sinirle bakmaya başladım . Tabi ki sinirliyim seni öldürmek istiyorum . Ben varken başka birini nasıl seversin . Hayır . . hayır seversin ama biz hala evliyiz . Bana böyle ihanet edemezsin .
İçimden konuşuyordum . Kelimeler dışarı çıkmak istemiyordu . Sessizliği yine o bozdu .
‘ Sorun ne ? ’ dedi kaşlarını çatarak .
‘ Bazı uygunsuz davranışların olduğunu görüyorum . . ’ Dediğimde şaşırdı ve kahkaha atmaya başladı . Aynı bana söylediği cümleleri , ona iade ediyordum .
‘ Söyle lütfen kraliçem . Ne gibi uygunsuz davranışımı gördünüz . ’ dedi merakla .
Sinirimi daha da bozuyordu gülmesi . Kapılar açılıp içeri Julia ve eski kraliçe girince , söylemeyi bıraktım ve kısaca şunu söyledim .
‘ Ben gidene kadar sabırlı olamaz mısın ? Hala karı kocayız ve bana ihanet ediyorsun . ’ diye , duya bileceği şekilde söylüyordum kulağına sinirle . Vaktim olsa daha neler söyleyecektim ama annesinin yanında kavga edemezdim .
‘ Ne ? ’ diye şaşkınlıkla bakmaya başladı . Julia ve eski kraliçe yerlerini alınca sustum .
‘ Sizi iyi gördüm Kraliçem . ‘ deyip gülümsedim .
‘ Sen de harika gözüküyorsun Viviana . ’ Deyip ayni şekilde gülümsedi . Sessiz geçen bir yemeğin ardından derin bir nefes aldım . Birazcık yemek yedim ve midem hala ‘ acım ' diye bağırıyordu . Maya yememe içmeme dikkat etmemi söylüyordu onların yanındayken . Yalnızken daha eğlenceli o yüzden .
Neden odamda tek başıma yemiyordum ki ? Ha çünkü misafir vardı ve eski kraliçe biraz iyileşmişti . O bile yemeğe salona iniyordu . Benim inmemem ayıp olurdu , öyle söyledi Sara . Sevmesem de inecektim . Şu iki kız olmasa , bana dünya ile ilgili bir şey anlatan yok . Ne kadar yalnızım ben böyle . Üstüne John beni başından etmek istiyor . İyice yalnız kalacağım gibi . . .
Sessiz ve sıkıcı geçen yemek sonrası , odama yürüdüm . Maya’a odama yemek getirmesini söyledim . İki lokma ile doymuyorum ben . .
Odama girince Jean ile karşılaştım . Çok sessiz duruyordu .
‘ Jean yeni odamıza taşındık mı ? ’ diye sordum . Bir şeyler olmuş gibi sıkılarak konuşmaya başladı .
‘ Kraliçem bazı sorunlar var bu konuda . Kralımızın , odasının içinde banyo ve kıyafet odası dışında bir oda yok . ’
‘ Ne ben nerede uyuycam ? Denizkızıyım diye beni banyoya mı kapatacak ? ’
‘ Hayır kraliçem odada büyük bir yatak var . ’ Deyip gözlerini kaçırdı .
‘ Peki sen nerede uyuyacaksın ? ’ diye sordum .
‘ Odanın dışında hizmetçilere özel odalar var . Onlardan birinde . ’
Kalbime bir ağırlık çöktü resmen . ‘ John nerde uyuyacak ? ’ dedim , bir kaşımı kaldırarak . .
‘ Yatakta kraliçem . Sanırım Kralımız sizinle yakınlaşmak istiyor . ’
Gözlerimi kocaman açıp Jean'a bakıyordum . Ne dediğinin farkında mı acaba . Olacakları düşününce elimle yüzümü kapattım .
‘ Hayır bu olmaz . Onunla bir bağ oluşturursam denize dönemem . Aklını kaçırmış olmalı . ’
‘ O zaman bu durumu onunla konuşmamız gerekir . ’ dedi .
‘ Evet nerede şimdi o sapık Kral . Onunla kötü bir şekilde konuşmam gerekir . ‘
Jean gülerek ‘ Odasında sizi bekliyor büyük ihtimal . ’ Dedi . Jean’a kötü bakışlarımı gönderip odadan çıktım .
Hızlı adımlarla Kralın odasına doğru yürümeye başladım . Ona gününü gösterecektim . Benimle oynamaya nasıl cüret eder . Kalbinde başkası varken benimle bağ mi oluşturmak istiyor . Hayır buna izin veremem .
Odaya girip etrafı izlemeye başladım . Gerçekten banyo ve giyinme odası dışında başka bir oda yoktu .
‘ Birini mi arıyorsun . ? ’ Diyen sesle arkamı döndüm . Yatağa doğru yürüyordu John .
‘ Ben nerede uyuyacağım . ? ’ Diye sordum gayet sakin bir şekilde , ellerimi birleştirerek .
Arkasını dönüp , yatağı gösterdi ve ‘ Yanımda . ‘ dedi . Konuşmasından güldüğü çok belliydi .
‘ Bana dokunmaya cüret edersen seni taşa dönüştürürüm . ’ Diyerek yatağa yaklaştım ve ona bakmaya başladım .
‘ Bunu nereden çıkardın ? Sana açıkladım neden burada olduğunu . Ayrıca ya sen bana dokunursan ne olacak ? Ben sana ne ceza vermeliyim ? ’ deyip yorganı kaldırdı ve altına girdi .
‘ Ben sana neden dokunayım ki ? Sevdiğim erkek türünden değilsin . ’ Dedim .
Ayaklarını uzattığı tarafa yastığın birini alıp attım ve öylece yorganın altına girdim .
‘ Sevdiğin erkek türü nasıl ? ’ diye kafasın kaldırıp bana bakmaya başladı . Nasıldı ki sevdiğim erkek türü . Öylesine dediğim bir şeydi bu . Nasıl cevap vermeliyim. ? Böyle soru soracağını bilmiyordum ki .
‘ Yüze bilen . ’ Dedim gülümseyerek . Harika bir cevaptı bence . Kahkaha atarak kafasını yastığına attı . Hala gülmeye devam ediyordu .
‘ Demek yüze bilen erkeklerden hoşlanıyorsun . Aslında bende çok iyi yüze biliyorum . ’ Diye kahkaha atmaya devam ediyordu .
Bacağımı karnına geçirip , ‘ Uyu artık . ‘ dedim ve kafamı yorganın altına soktum .
Yüze bilen erkek demem çok mu komik bir şeydi . Herkes denizde nefesini tutup yüzemez ama dimi . Gelecek sefer için daha iyi cevaplar hazırlamam gerek . Sara’dan daha fazla şey öğrenmeliyim .
Sabah olunca daha gözlerimi açmamıştım . Gece uzun uzun düşündüm ama bunu kızlardan öğrenmem gerek . Nasıl erkekler sevilir diye .
Bacaklarım sıcak bir tene temas ediyordu . Nerede olduğum aklıma gelince bir anda irkildim ve gözlerimi açtım .
Ah olamaz ayaklarımı onun üstüne atmıştım ve üstünü çıkarmış pis sapık . Uyanık olduğunu görünce bağırmaya başladım .
‘ Sen ! Ne cüretle üstünü çıkarırsın . ’ Dedim . ‘ Gece çok sıcaktı bende çıkardım . ’ Dedi hafif gülümseyerek .
‘ Bak bu çok ayıp . Yanımda çıplak uyuyamazsın . ’ Deyip gözlerimi kaçırdım bedeninden .
‘ Bağırmaya devam et Kraliçem . Dedikodular son bulur sonunda . ‘ Deyip gülmeye başladı .
‘ Ne dedikodusu ? ’ dedim merakla . Omuz silkip umursamazca ‘ Hiç . Benim sizi sevmediğim dedikoduları işte . Ayrıca tüm gece bacaklarını üstüme attın . Uyuyamıyorum böyle . Bu gece kafanı yanıma koysan nasıl olur ? ’ deyip , soran gözlerle bana bakmaya başladı .
‘ Düşünürüm . ‘ dedim ve yeniden kafamı yorganın altına soktum . Bağırmak istiyordum bu çok utanç verici .
Yataktan kalktığını hissede biliyordum . Üstün giyiniyordu sanırım .
‘ Kahvaltıya ineceğim . Sende gel geç olmadan . ’ Deyip odadan çıktı .
‘ Tamam . ’ Diye seslendim yorganın altından . Odadan çıkar çıkmaz biri içeri girdi . Kafamı kaldırıp baktığımda Sara'yı gördüm .
‘ Kraliçem . ’ Diye gülümseyerek yanıma koştu . Neler oluyor buna diye düşünürken . ‘ Sonunda dualarımız kabul oldu . Yerinizi artık kimse alamaz . ’ Diye gülmeye başlıyordu ki durdurdum .
‘ Nasıl yani ? ’ diye sordum merakla .
‘ Kralımızın yatağındasınız . Bir çocuk da doğurursanız hiç fena olmaz . ’
Bedenimi sıcak bir dalga ele geçirirken . ‘ Hey dur . Öyle bir şey yok . Ben böyle uyudum . Bana dokunursa onu öldürürdüm . ‘dediğimde yüzü düştü .
‘ Yani hiç bir şey olmadı mi ? Bari bunu kimseye söylemeyin . ’ diye , homurdandı .
‘ Neden söylemeyim ?. İnsanlar simdi bizim birlikte olduğumuzu sanacaklar ve bu çok utanç verici . ’
Ellerimle yüzümü kapatıp , kafamı yastığa gömdüm .
‘ Hayır bu doğal bir şey Kraliçem . Lütfen bu kadar utanmayın . ’ Deyip beni kaldırdı .
Yüzüm yanıyordu resmen . Elimi yüzümü yıkadım ve kıyafet seçmesini bekledim . Pencereye doğru yürüyüp esnedim ve kendime gelmeye çalıştım .
Çalışma masasında dikkat çeken kırmızı bir kağıt vardı . Üstünde bir şeyler yazıyordu ama okuyamıyordum doğru düzgün .
‘ Sara baksana burada ne yazıyor ? ’ dedim merakla . Yanıma yaklaştı ve kâğıtı alıp okumaya başladı .
‘ Seni her özlediğimde sevgilim , Gökyüzüne bakıyorum . Göğün mavisinde gözlerini görüyorum . ’
Dedi ve bana bakarak devam etti . ‘ Sanırım kralımız bir şiir yazmış size . Ama sizin gözleriniz siyah Kraliçem . Herhalde gece bakınca görüyordur gözlerinizi . ‘
‘ Göğün mavisinde diyor . Bu şiir bana değil Sara . Mavi gözlü bir kızı seviyor demek . ’ Deyip sinirle kağıtı aldım ve yerine bıraktım .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .