Bölüm 5
2570 Kelimeler
Yatakta sağ sola dönmenin yeniden uyumam için bir faydası olmadığını görünce kalktım. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra kıyafet odasına geçip bir şort ve tişört çıkartıp giydim. Aşağı indiğimde elinde telefon bir sağ bir sola giden anneme baktım şaşkınlıkla.
Abimin yanına oturup annemi gösterdiğimde gülümsedi.
'Her zaman ki Rana Sultan işte. Herşey mükemmel olmalı onun için. Kafenin açılışında anlaştığı organizasyon şefiyle konuşuyor. Bir hata istemiyormuş' dediğinde başımla abimi onayladım.
Annem telefonu kapatıp bana baktığında gözlerimi kapadım.
'Yandım' dediğimde abimin kıkırtısını duymuştum. Kolumda dürttüğümde hala gülmeye devam etmişti. Yani o kadar kas bende olsa bende etkilenmezdim.
'Adin sen burda ne yapıyorsun. Çabuk odana çık birazdan kuaför gelir. Kızlar nerde onlarda burda hazırlanıcaklardı. Ay kafayı yedireceksiniz bana' gözlerimi açıp anneme baktım.
'anne daha kahvaltı yapmadım yaa bu ne hız' dediğimde zil çalmıştı. Hizmetlerden biri kapıyı açtığında içeri giren Nehir ve Arya'ya baktım. Nefes nefese kalmışlardı gerizekalılar.
'Köpek mi kovaladı siz hayırdır' Nehir öldürücü bakışlarını bana yolladığında susup geri arkama yaslandım.
'Kalkın çabuk yukarı çıkın. Fatma Hanım Adin' in odasına kahvaltı hazırlayıp çıkarın lütfen' dediğinde bizde kızlarla benim odama çıktık. Yatağımın üzerine kendimi atıp kuaförün gelmesini beklerken Arya ve Nehir'e kimlerin geleceğini tartışıyordu.
İçeri giren Fatma hanım ve kuaförler ile kızlar ile kalktım.
'Açsanız kahvaltı yapalım beraber. Aç değilseniz birinizin saçını yapmaya başlasın kuaför' dediğimde Arya tok olduğunu söylemiş ve saçlarının yapımı için kuaförle konuşmaya başlamıştı bile.
Nehir'de benimle birlikte aç karnını doyururmaya başlamıştı.
'Dün senden sonra Ares' te çıktı sınıftan. Seni öldürmeye geliyor diye korkmadım değil' dediğinde güldüm.
'Benim yanımdaydı zaten. Ama öldürmek için değil tuhaf gelicek ama yağmurda beraber ıslanıp beraber eğlendik. En son beni eve bıraktı' Nehir içtiği meyve suyunu yüzüme püskürtürken Arya çığlık atmıştı.
'Nehir Allah belanı vermesin yaa' peçeteyi alıp yüzümü sildim.
'Ohaa mal sen bunu daha önce nasıl anlatmazsın'
'Çünkü daha dün oldu üstün zeka' Nehir gözlerini devirdiğinde Arya'ya baktım. Saçları yapılmıştı. Makyajı için başka bir kadın tarafından yapılmaya başladı. Bende o sırada saçlarımı dün yıkadığım için temizdi. Sadece Nehir'in meyve suyu püskürttüğü yüzümü yıkadım. Odaya geri girdiğimde oturup beklemeye başladım.
Arya'nın makyajıda yapıldığında kıyafet odasına üstünü giyinmek için gitti. Kısa bir süre sonra ne renk olduğunu hala çözemediğim ama ona çok yakışan bir elbise giymişti. Saçları toplanmış ve makyaj olarak gözlerinin maviliğinin belli olması için eyeliner ve şeftali tonlarında bir ruj sürülmüştü. Harika gözüküyordu.
Nehir'in saçları yapıldığında bu sefer ben oturdum saçlarımın yapılması için.
'Ayy Adin merak ettim de kanka. Dün başka neler oldu'
'Başka bir şey olmadı' son sözümden sonra kimse bir şey dememişti.
En sonunda saçlarım yapıldığında aynadan saçlarıma baktım. Saçlarıma maşa yapılmıştı ama maşa yapıldığı bile belli olmuyordu. Sanki kendi dalgası gibiydi saçımın. Saçımın çoğu sol tarafa bırakılmıştı. Güzel görünüyordu.
Makyajım yapılmadan önce hazır olan Nehir'e baktığında onu da beğenmiştim. Farklı desenleri olan mini bi elbise giymiş ve saçlarını açık bırakıp maşa yapılmıştı. Aslında her ne kadar kıyafetlerini daha önce de görmüş olsada o gün okulda ki paspal halimizle şimdi ki arasında fark vardı.
'Güzel olmuşsunuz kızlarım. Bugün kendinize koca bulmak yok.' dediğimde ikiside gülmüş ve gelip yanaklarıma öpücük kondurmuşlardı.
'Seviyorum sizi yaa' içerde bulunan kadınlar bu halimize gülerken kendimi çektim.
'Ayy hazırlanmam lazım daha. Annem kıyameti koparır yoksa' Arya ve Nehir gidip yerime oturduğunda bende makyajımın yapılması için uslu uslu durdum.
Makyajım bittiğinde kıyafet odasına geçip elbisemi giydim. Her ne kadar fazla dekolteli olduğunu düşünsemde elbise çok hoş olmuştu. Altın sarısı kolyemide boynuma taktığımda odadan çıktım. Kızlar bana bakıp gülümsediğinde Nehir hemen telefonu alıp yanıma geldi. Arya'da yanında geldiğinde beraber bir fotoğraf çekinmiştik.
'Ayy kızlar olur mu öyle şöyle geçin bakıyım ben çekerim' Nehir gülümseyip kadına telefonu verdiğinde beraber poz verip çekindik.
'Ayy bu fotoğrafı şimdi atamam neyse akşam atıyım bari.'
Gülümseyip aşağı indiğimizde annem bize gururla gülümsedi.
'Ayy işte benim kızlarım. Hadi siz Asrın abinizle gidiceksiniz. Dışarda sizi bekliyor' dediğinde gülümsedim ve topuklu ayakkabımın el verdiği kadarı ile koşarak dışarı çıktım.
Arabasına yaslanıp telefonuyla ilgilenen abime baktığımda nefes kesici gözüktüğünü farkettim. Çok yakışıklıydı ya. Telefondan başını kaldırıp bana baktığında kaşlarını çattı. Sonra da Nehir ve Arya'ya bakıp resmen kükredi.
'Anneee' olduğum yerde sıçrayıp geriye adım attım.
'Ne var Asrın'
'Lan bunların etekleri nerde sadece bir bluzla dışarı çıkmışlar' şok olmuş bir şekilde elbiseme baktım. Yoo gayette iyiydi boyu.
'Ayy Asrın cahil cahil davranma evladım ya. Ne güzel oldu kızlar işte. Ay hem kıskançlığını git sevgili yap ona göster. Rahat bırak benim kızlarımı' hiç şaşırmadan annemin verdiği cevaptan sonra abime baktım. Yani Rana Sultan bu ne bekliyordum ki.
'Binin arabaya' abim annemle mücadele edemiyceğini anlamış olucak ki vazgeçmişti. Yazık kıyamam ya.
Ön koltuğu bindiğimde kemerimi bağladım ve abime döndüm.
'Abi' bakışları bana döndüğünde simsiyah gözlerinden korkmadım desem yalan olurdu.
'Yaklaşsana ya öpücem.' bakışları yumuşamıştı. Yanağını uzattığında gülümseyip yanağına öpücük kondurdum. Abim benim herşeyimdi.
Sonunda mekanın önünde durduğumuzda arabadan indik. Barış ve Efe çoktan gelmişti. Hatta Arya'nın abiside buradaydı. Arya koşup abisine sarıldığında gülümsedim. Bende abimin koluna girdiğimde kolunu çekip omzuma attı. Saçıma bir öpücük kondurduğunda gülümsedim.
'Hoşgeldin Mert abi' dediğimde gülümsemiş
'Hoşbuldum Adin' Mert abi abimle sarıldığında gülümsedim. Abimin en yakın arkadaşıydı Mert abi. Efe kız kardeşi ile gelmişti. Kollarında ki Ela'ya gülümsedim. Nehir ise Barış'ın koluna girmişti. İkiside tek çocuktu. Barış bu durumu pek takmıyordu hatta mutlu bile sayılırdı ama Nehir bir abisinin veya ablasının olmasını istediğini her zaman söyleyen birisiydi.
'Hadi içeri geçelim' dediğimde beni onaylamışlar ve beraber içeri girmiştik. Ne zaman geldiklerini bilmediğim annemler misafirleri ağırlamaya başlamıştı bile. Bizde annemlerin yanına geçerken kapıdan girenler ile şok geçirmek üzereydim.
Ares kolunda bir kız ile içeri girdiğinde arkasından bütün ekip içeri girmişti. Yanında ki aileleri ile bizim yanımıza geldiklerinde Rüzgar el sallamıştı. Gülümseyip el salladığımda Ares ile göz göze gelmiştim. Bakışlarımı kaçırdım hemen.
Selamlaşma faslından sonra bir masaya geçen Ares'ler aileleri ile ayrılıp başka bir masaya geçmişti. Gözümü Ares'ten alamam normaldi bence çünkü cidden çok yakışıklıydı.
Abim ve Mert abi yanımızdan ayrılıp arkadaşlarının yanına gittiğinde Efe ve Barış'ın ortasına geçtim.
'Lan yaa sıkıldım ben Hadi Rüzgar' ların yanına gidelim' kendisi gittiği gibi bizde yönlendiren Efe'ye bir güzel sövmek istedim.
'Hoşgeldiniz' dediğimde Ares'in yanında ki kız sıcak bir gülümseme ile bana baktı.
'Hoşbulduk' kız güzeldi ve enerji dolu birine benziyordu.
'Yavrımlar' Rüzgar Nehir ile ortamına girdiğinde ona baktım. Her zaman ki gülümsemesi yüzünde dururken bana göz kırptı.
'Adin' abimin seslenmesi ile onun yanına gittim.
'Efendim abi'
'Yanındakiler kim lan' dediğinde güldüm.
'Sen beni mi kıskandın yaa' yanaklarını sıkmaya başladığımda ellerimi tutmuştu.
'Nasılda mükemmel şuna bak' dediğimde abim ellerimi çekti.
'Dövüyon mu seviyon mu belli değil' dediğinde kaşlarımı çattım.
'O laf öyle miydi yaa' abim bir ya sabır çekti.
'Kim kızım yanındakiler'
'okuldan arkadaşlarım' dediğimde başını salladı ve gitti. Öküz resmen yaa' bende tekrar masaya döndüğümde bana beni öldürücekmiş gibi bakan bir çift göz ve üç çiftte şaşkın göz vardı.
'Kanka o senin sevgilin mi?' dediklerinde ağzım o şeklinde açıldı. Arya benden önce tepki verdiğinde kendime gelmiştim.
'Ohaa. Abisi o Adin' in' dediğinde başımla onu onayladım.
'Asrın Aladağ o mu yani' Ares'in yanında ki kız konuştuğunda tek kaşımı kaldırıp baktım.
'Sen nerden tanıyorsun abimi'
'Abini tanımayan mı var. Bütün magazin dergilerinde çıkarken üstelik. Sadece ilk defa bu kadar yakından görüyorum' dediğinde başımla onu onayladım. Tamam abim yakışıklılığından ve başarısından dolayı bir çok dergide ve televizyon kanallarında çıkmıştı. Ama öyle birden sormadı garip gelmişti.
'Siz hiç benzemiyorsunuz yalnız' diyen Deniz'e ters ters baktım. Neden herkes bunu söyleyip duruyordu. Biliyordum abimle benzemediğimizi.
'abim babama benziyor ben ise anneme' dediğimde başını anladım anlamında salladı.
'Arel ayrıca sanane lan elin adamından' Ares'in sert sesi Arel' korkuttuğu gibi beni de korkutmuştu.
'Ama abi merak ettim' abi mi? Abi demişti demi o Ares'e. İkisine baktığımda aslında onların hiç birbirine benzemediğini farkettim.
Çalan dans şarkısı ile Barış ve Nehir dans etmek çıkarken Efe'de kardeşi ile çıkmıştı. Rüzgar ile Arel'de dans etmek için kalktıklarında masada kalan kişilere baktım.
'bende kaçar elbet benimle dans edecek bir kız bulurum' Deniz'e göz devirdim. Toprak'ta Arya'nın dansa kaldırdığında Ares ile masada baş başa kalmıştık. İşin aslını bilmesem cidden bilerek yaptıklarını düşünücektim.
Tanımadığım biri yanıma geldiğinde ona baktım.
'Benimle dans eder misin?' dediğinde bir el belimden beni kendisine çekmişti.
'Benimle dans edicek o zaten. Şimdi uza' Ares belimde ki elini hiç çekmeden sahneye gittiğinde kollarımı alıp omuzuna koydu. Kendiside belimi tuttuğunda sallanmaya başlamıştık.
'Neden böyle bir şey yaptın' dediğimde omuz silkti.
'Ares neden böyle bir şey yaptın yaa belki kabul edicektim çocuğun teklifini'
'etme diye yaptım zaten. Çocukta tam bir pezevenk tipi vardı' dediğinde şok olmuş bir şekilde ona baktım..
'Bunu bir bakışta anladın yani' dediğimde gülümsedi.
'Adin bir susta şu huzurlu anın tadını çıkarıyım' dediğinde beni biraz daha kendine çekip başını boynuma yaklaştırdı.
'Ares ne yapıyorsun' dediğimde tek bir kelime bile etmemişti. Bu çocuk napmaya çalışıyordu. Hayır amacı beni kalpten götürmek ise bunu yakında başarıcaktı.
Birden Ares'in kollarından çekilmem ile dengemi kaybetsemde beni çeken kişiye baktım. Abim çatık kaşları ile Ares'e bakıp zoraki bir şekilde güldü.
'Kardeşimle dans edicemde' dediğimde Ares başını salladı.
'Onun canını acıtarak yapmasaydın keşke' dediğinde şok olmuş bir şekilde ikisine bakıyordum. Allah aşkına bugün Ares'e nolmuştu.
'Canın mı acıdı' abimin sorusu ile ona baktığımda derin bir nefes aldım. Ne cevap vereceğimi bilemediğim için Ares'e döndüm.
'Dans için teşekkür ederim Ares' gülümsediğimde oda gülümsedi. Ve abime başı ile selam verip yerine geçti. Abime baktığımda gülümsedim ve kollarımı omzuna koydum.
'O herifle niye dans ediyorsun anlamadım ki. Hayır gel benim yanıma dans etmek istiyorum de edelim' dediğinde güldüm.
'Aslında başka bir çocuk gelip dans etmek istedi ama Ares engelledi. Çocuğun bakışlarından pezevenk olduğu anlaşılıyormuşta onla dans edemezmişim' dediğimde abim güldü.
'Bak şimdi gözüme girdi bu çocuk' dediğinde bende güldüm. Kıskanç ama mükemmel bir abim var.
Şarkı bittiğinde annemler konuşma için sahneye çıkmıştı. Onlara bakarken gülümsedim. Yanıma gelen Arya ve Nehir'e baktığımda ikisininde yüzünde gülümseme vardı.
'Bizde ilerde böyle mi olucaz' Arya'nın sorduğu soru ile annemlere tekrar baktım. Yaşları ne olursa olsun hala güzelliklerinden bir gram eksilmemişti.
'Sanırım' dediğimde Nehir omzuma vurdu.
'Ne sanırımı kızım. Onları benziycez tabi' dediğinde gülümsedim.
Hayata karşı kendimi hep şanslı hissetmiştim. Beni seven annem ve babam vardı. Bir de mükemmel bir abim. Maddi durumumuz iyiydi. Her istediğini alabilen bir çocuk olarak büyümüştüm. Bunun yanında bir de dostlarım vardı. Küçüklükten belli yanımda olan Efe'm ve Barış'ım. Birinin gamzesinde oynamayı sevdiğim diğerininde saçlarını dağıtmayı sevdiğim iki yakın dostum. Bir de Nehir ve Arya vardı. İlkokulda tanıştığım iki kız. Her zaman yanımda olduklarını düşündüğüm dostlarımdı onlarda. Bu dördü ile her şekilde başımızı belaya soksakta onlar benim en yakınlarımdı. Birde yeni tanıştığım Rüzgar, Deniz, Toprak ve Ares. Kendimi bir anda onların müzik gruplarının içinde bulmuştum. Rüzgar, Deniz ve Toprak'la bir anda sanki yıllardır tanışan arkadaşlar gibiydik. Ares ise onun bende hala nasıl bir yeri vardı çözememiştim. Ama arkadaş olamayacağımız kadar da farklı bir duyguydu.
'Adin bir şarkı söyler misin meleğim?' annemi onaylayıp kafede özel olarak yapılan yere geçtim. Bateri ve gitarlar olduğunu görmemle gülümsedim.
'Aslında buraya yeni başladığım okulda tanıştığım ve müzik gruplarına katıldığım bu muhteşem dörtlüyüde davet etmek istiyorum. İnanın onlara bayılacaksınız' bir alkış tufanı gelirken Rüzgar, Deniz ve Toprak sahneye çıkmışlardı. Gülümseyerek bana bakıyorlardı. Benim gözüm ise tek bir kişiyi aramıştı. Ares.
'Sanırım bir kişi eksiğiz' dediğimde sahneye çıkan Ares bir anda yanıma gelmişti.
'Şimdi tam oldu işte' dediğinde güldüm. Gülümsememle o da gülümserken yanda ki gitarı aldı. Bir tane mikrofon olduğu için yanıma yaklaştı. Fazla yakınlaşmıştık.
Ares'in gitarda oluşturduğu bir kaç notadan sonra Deniz ve Toprak'ta çalmaya başladığında gülümsedim. Demi Lavato' nun Heart Attack şarkısını çalmaya başladıklarında güldüm. Ares şarkıyı söylemeye başladığında ise gözlerimi gözlerinden çekememiştim.
Never put my love out on the line
Never said yes to the right guy
Never had trouble getting what I want
But when it comes to you I'm never good enough
************************
Aşkta asla sınır dışına çıkmadım
Doğru adama asla evet demedim
İstediğimi elde ederken başım derde girmedi
Ama konu sen olunca asla yeterli değilim
************************
When I don't care
I can play him like a Ken doll
Won't wash my hair
Then make him bounce like a basketball
************************
Ne zaman önemsemezsem
Bir Ken bebeği gibi onunla oynuyorum
Saçımı yıkamıyor
Onu basketbol topu gibi zıplatıyorum
************************
But you make me wanna act like a girl
Paint my nails and wear high heels
Yes you make so nervous that I just can't hold your hand
************************
Ama sen benim bir kız gibi davranmamı istiyorsun
Tırnklarımı boyamamı ve yüksek topuklar giymemi
Evet beni sinirlendiren sensin sadece ellerini tutamadığım için
************************
You make me blow
But I cover up, won't let it show
So I'm putting my defenses up
Cause I don't wanna fall in love
If I ever did that, I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
************************
Sen beni parlatıyorsun
Ama ben saklıyorum, sana göstermiyorum
Gardımı alıyorum
Çünkü aşık olmak istemiyorum
Eğer alırsam kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
************************
Never break a sweat for the other guys
When you come around I get paralyzed
And every time I try to be myself
It comes out wrong like a cry for help
************************
Diğer erkekler için asla ter dökmem
Sen etraftayken donup kalıyorum
Ve ne zaman kendim olmayı denesem
Yardım etmek için ağlıyormuşum gibi görünüyor
************************
It's just not fair
Brings more trouble than it all is worth
I gasp for air
It feels so good, but you know it hurts
************************
Bu sadece adil değil
Acı değeceğinden daha fazla
Nefesimi tıkıyor
İyi hissettiriyor ama acıtıyor biliyorsun
************************
But you make me wanna act like a girl
Paint my nails and wear perfume
For you, make so nervous that I just can't hold your hand
************************
Ama sen benim kız gibi davranmamı istiyorsun
Tırnaklarımı boyamamı ve parfüm sürmemi
Senin için, beni sinirli yapan sensin sadece ellerini tutamadığım için
************************
You make me blow
But I cover up, won't let it show
So I'm putting my defenses up
Cause I don't wanna fall in love
If I ever did that, I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
************************
Sen beni parlatıyorsun
Ama ben saklıyorum, sana göstermiyorum
Gardımı alıyorum
Çünkü aşık olmak istemiyorum
Eğer alırsam kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
************************
The feelings got lost in my lungs
They're burning, I'd rather be numb
And there's no one else to blame
So scared I'll take off and run
I'm flying too close to the sun
And I'll burst into flames
************************
Duygular ciğerlerimde kayboldu
Onlar yanıyor, uyuşacağım
Ve suçlayacak biri yok
Korkuyorum koşuya çıkacağım
Güneşe çok yakın uçuyorum
Alevler içinde yanıyorum
************************
You make me blow
But I cover up, won't let it show
So I'm putting my defenses up
Cause I don't wanna fall in love
If I ever did that, I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
I think I'd have a heart attack
************************
Sen beni parlatıyorsun
Ama ben saklıyorum, sana göstermiyorum
Gardımı alıyorum
Çünkü aşık olmak istemiyorum
Eğer alırsam kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Kalp krizi geçireceğimi düşünüyorum
Alkış sesleri ile kendime geldiğimde gözlerimi Ares'in gözlerinden çektim. Alkışlayan insanlara gülümsedikten sonra sahneden indim.
'Allah' ım bu grup ile yakında il iş gezeriz lan' Rüzgar'a gülümsedim.
'Adin bizide sahneye çağırdığın için teşekkür ederiz kanka' Deniz'e gülümsedim.
'Asıl gruba dahil ettiğiniz için ben teşekkür ederim'
'Sesin harika kanka. Kabul etmemek aptallık olurdu' dediğinde gülümsedim ve bakışlarımı kaçırdım. Yanıma gelen Arya ve Nehir bana sarılırken bende onlara sarıldım. Harika dostlarım vardı bee.
Tamıtamına 2550 kelime. Umarım bölümü beğenirsiniz. Çok çok öpüyorum.
- Yazar
