
Zeynep ve Arda... Gençliklerinin en heyecan verici döneminde, evliliğin kapısını aralayan iki sevgili. Ancak, mutlu sona giden yolda beklenmedik bir dönemeçle karşılaşırlar. Zeynep evliliklerine sadece bir adım kala terkedilir.
Asker olan eski sevgilisi Arda, 1 yıl içinde tanıştıkları ve aşklarının filizlendiği şehri terk eder. Arda, kara kuvvetlerindeki disiplini ve kararlılığıyla tanınan bir askerdir. Her adımında özveri ve nizamla hareket eder. Tayinini alması, onun için bir sürpriz değildir; çünkü o, mesleğinde en iyilerden biridir.
Aynı dönemde, Zeynep'in yüreği, Arda'nın terk edişinin ardından kırık dökük bir haldedir. Ancak, içindeki ateş hala sönmemiştir. Canı yanmış bir şekilde, çocukluk hayalini yaşamak için milli istihbarat teşkilatına başvurur. Eğitimlerini tamamladıktan sonra, vatanına adanmış bir ruhla ilk görevini alır.
Zeynep'in içindeki acılar ve yarım kalmışlıklar, onu hırsla dolu bir şekilde vatanına adanmaya iter. Servisin en parlak çaylaklarından biri olarak tanınır. Eğitimlerini birincilikle tamamlar, başarısızlık kelimesini bile kabul etmez. Önüne çıkan her zorluk, onun için yeni bir fırsat demektir. Zeynep artık Zeynep değildir. Onun adı artık Hançer'dir.
Hançer, yeni göreviyle karşı karşıya geldiğinde, Arda ile çalışacağını öğrenmeden önce, uluslararası bir çetenin izini sürmek için özel bir ekibe seçilir. Her şeyden habersiz bir şekilde, görevine odaklanır ve planlamalara başlar.
Ancak, Zeynep ve Arda'nın yolları tekrar kesişirken, geçmişteki aşklarının gölgesi her adımlarını takip eder. İkisi de vatanları için her şeyi yapmaya hazırdır, ancak eski duygularını gömmeleri gerektiğini bilmek zorundadırlar. Peki, bu zorlu görevde başarılı olabilecekler midir?

