bc

RUH EŞİM

book_age18+
269
TAKİP ET
2.4K
OKU
dark
high-tech world
another world
superpower
like
intro-logo
Tanıtım Yazısı

Ruh eşine inanmayan kızın ruh eşi vampirlerin kralı çıkar ise sizce ne yapa bilir ? Alisa hayati bir karar vermek zorunda kalıcak vereceği karar yaşamını ne kadar etkileye bilir? "tam 500 yıl boyunca seni bekledim ve sen bana geldin bunca yıl beklediğime değdi ruh eşim"

chap-preview
Ücretsiz ön okuma
BAŞLANGIÇ
Keyifli okumalar dilerim herkese 🐰🐣 "ruh eşleri bir birine görünmez zincir bir bağ ile bağlıymış bu bağ kolay kolay kopmazmış bağın kopa bilmesi için ruh eşlerininden birinin ölmesi gerekirmiş" dedi Bir yandan rose dinler iken bir yandan geziye gider iken giye bileceğim elbiseye bakıyordum " acaba benim ruh eşim kim? Keşke bakabilsek böyle şeyler" dediğinde bordo olan dar sıfır kol elbisemi tutup çıkardı. Elbiseyi üstüme tutup roseye döndüm " sence nasıl ben beğendim, hem rahat hem şık altınada siyah çorap giyip ayakkabı olarakda botlarımı giyerim üstümede deri ceketimi" dediğimde rose yatağımdan doğrulup " sen beni dinliyormusun ben ruh eşi diyorum sen elbise diyorsun alisa" dedi. Gardırobuma tekrardan döndüğümde rose" alisa sana diyorum sen hiç merak etmiyormusun ruh eşini " dediğinde botlarımı da çıkarıp rosenin yanına oturdum " inanmıyorum ruh eşine ben kadere inanırım" dediğimde rose sesli bir şekilde soluğunu dışarı verdi " cidden için yaşlanmış senin sen bordo elbiseni giyeceğine babaannemin kıyafetlerimden getireyim de onu giy alisa" dedi Rosenin son dediklerini kulak asmayayıp saate baktım, geziye az kalmıştı bir an önce evden çıkmamız gerekti. Hazırlanmak için ayağa kalktım, bordo elbisemi elime alıp rose "hadi hazırlanalım geç kalıcaz" dedikten sonra banyoya yöneldim. Banyoya girdikten sonra arkamdan kapıyı kapattım ve üstümdekileri çıkardıktan sonra elbisemi elime alıp giydim. Giyindikten sonra odaya geri döndüğümde rose hazırlanmıştı o benim tersime siyah giyinmişti üstünde siyah gömlek ve siyah dar pantolon vardı ayakkabı olarak da siyah topuklu bir bot giymiş, saçları ise sıkı bir at kuyruğu yapmıştı. Makyajımı ve saçımı yapmak için aynanın karşısına geçtiğimde boynumda ki morluğu fark ettim, dün bu morluk yoktu bir yere çarptığımıda hatırlamıyordum. Morluğunun nasıl olduğunu anlayacak vaktim yoktu bir an önce evden çıkmak zorundaydık morluğu kapatmak için kapatıcımı alıp üstüne sürüp yaydığımda hayla kapanmamıştı, tamamen kapatmak için üstüne fondötenimide sürüp yaydığımda birazda olsa kapanmıştı. Rose beni beklemekten sıkılmış olacak ki " hadi süslenmeyi bırak da yoksa otobüsü kaçırıcaz" dedi haklıydı saate baktığımda az kalmıştı elbiseme uygun hızlıca makyajımı yaptıktan sonra çantamı ve ceketimi alıp evden çıktık. Geziye gideceğimiz otobüs okulun bahçesinde hareket edeceği için rose ile okul yoluna koyulduk hem bir yandan yürüyüp hemde rose ile sohbet ediyorduk " kızım düşünsene senin ruh eşin vampir çıkıyormuş benim ise kurt adam ayy ben şok" dedi rose sen ciddi misin bakışı attım. Bu kız çok fazla fantastik kitap okuyordu! Rose bakışımı fark etmiş olacak ki "Bakma öyle olur mu olur ay inşallah benim ki jackp gibi biridir" dediği sıra da bizde okula gelmiştik. Rose okula geldiğimizi fark edince konuyu kapattı. Okuldan içeri girdiğimizde herkes gelmişti hocalar gelmediği için beklemek zorundaydık. Rose ile bir köşeye geçip beklemeye koyulduk. Rose telefonu ile ilgilenir iken ben ise bize doğru gelen cedric odaklandım, cedrid benim roseden sonra en yakın arkadaşımdı ve rose den hoşlanıyordu. Cedric üstüne mavi bir tişört altına ise gri bir kot pantolon ayakkabı olarakda beyaz ayakkabı giymişti saçları ise her zaman ki gibi özenle taramıştı. Cedric yanımıza geldiğinde gülümseyip " günaydın güzeller" dediğinde bende aynı şekilde gülümseyip " günaydın" dedim Cedric ise rose bakıp " günaydın dedim insan bir günaydın der tabi telefon da ki kişi bizden önemli ise bilemem" dediğinde rose kafasını kaldırıp Cedrice baktı " kusura bakma bir şey okuyordum hem ilginç hemde korkunç" dedi Cedric rose gülümseyip " sorun değil de merak ettim şimdi şu ilginç ve korkunç olan şeyi" dediğinde rose telefonu Cedrice çevirdi Cedric telefona bakmak için yaklaştı ve gözlerini kısıp sesli bir şekilde okumaya başladı " kilise 2010 yılında restore edilmiş ama bir süre sonra yıkılmış, kilise yıkıldığı yerden tekrar yapılmaya başladığında restore eden işçiler garip sesler duymuş ve kaçmışlar, üstelik kilisenin perili ve cinli olduğuna dair söyletiler de olduğu bilgisi varmış " dedikten sonra geri çekildi Rose telefonunu kapatıp cebine koyduktan sonra" sence doğrumu dersiniz var mıdır böyle bir şeyler " dedi. Cedric başını iki yana sallayarak " bilmiyorum ama olabilir çünkü dedem bahsetmişti 2011 yılında tekrardan oraya gidildiğinde orda hemen hemen bizim yaşlarda bir çocuk olduğunu hatta çoçuk onları bir kurt saldırısından kurtardığını söyledi" Cedric dedesi inşaat işciliğinden emekli olmuştu. Rose " gideceğimiz yere yakın hocadan gizli kaça bilir isek oraya gide biliriz" dediğinde elimi havaya kaldırıp " olmaz çok tehlikeli hem hoca izin vermez ve hoca tek tek sayar herkesi fark ediliriz" dediğimden rose sesli bir şekilde ofladıktan sonra " tamam sen gelme ben Cedric ile giderim dimi Cedric " dedikten sonra Cedric iki elinide havaya kaldırıp "gelirim gelmesine de eğer gerçek ise ölmek için henüz gencim" dediğinde rose bozulmuştu. Rosenin o haline dayanamayıp sarıldım, rose de bir süre sonra sarılışıma karşılık verdi. Bir süre sarmaş dolaş kaldığımız da hoca " hadi çocuklar otobüs hareket etmek üzere herkes otobüse binsin" dediğinde rose ile ayrıldık ve üçümüzde otobüse doğru hareket ettiğimizde boynumda bir sızı oluştu sızının oluşması ile olduğum yerde durduğumda rose de benimle durdu " bir şey mi oldu alisa" dedi endişeli ses tonu ile. Elimi boynumdan çekip "iyiyim sadece bir an boynum ağrıdı hepsi bu" dediğimde hoca " hadi kızlar beklemeyin orda" dedikten sonra rose ile otobüse bindik. Uzun bir otobüs yolculuğunda sonra geziceğimiz yere geldiğimizde otobüsten indik hoca bir kaç kez ayrılmayın diye tembihlekten sonra gezilmesi gereken yerleri gezmeye başladık. Bir süre sonra tekrar boynumda şiddetli bir sızı hissettiğim de olduğum yere oturdum. Rose ile Cedric ise uzakta eserlere bakıyordu. Gurup tekrar dan hareket etmeye başladığında bende onlara yetişmek için ayağa kalktım ve yürümeye başladığımda ağaçlarının arasında yıkık dökük olmuş bir binayı fark etmem ile olduğum yerde durdum içimden bir ses oraya gitmem gerektiğini söylüyordu. okul gurubun peşinden gitmek yerine yıkılmış binanın olduğu yere yöneldim, binaya yaklaştıkça içimde anlam veremediğim bir duygu oluşmuştu binaya geldiğimde Rosenin bahsettiği kilise olduğunu fark ettim . Kilisenin bir tarafı yıkılmıştı ve her yerine sarmaşıklar kaplamıştı. Cidden korkutucuydu ama bir şey beni içeriye girmem için itiyordu. Merakıma yenik düşüp içeriye girmek için adım attım ne olur ne olmaz diye elime kalın bir sopa alıp kiliseden içeriye girdim. İçerisi dışarıdan da daha korkunçtu her yerde örümcek ağları ve toz kaplıydı. Burda bir insanın yaşaması mümkün değildi hele ki benim yaşımda birinin asla. Uydurma hikayeler işte! Gitmek için arkamı döndüğümde senin ne işin var burada" diyen tok bir erkek sesi duymam ile çığlık atmam bir oldu, hemen burdan kaçmak için kapıya koşmaya başladığımda bir anda karşımda sesin sahibi olduğunu tahmin ettiğim çocuk belirdi sopayı vurmak için kaldırdığımda bir eli ile bileğimi tutup diğer eli ile de sopayı elimden aldı ve diğer eli ile de sopayı kırdı. Bileğimi tutan eli soğuktu teni ise bembeyaz dı acaba üşümüyormu diye düşünmeden edemedim, Tekrardan " senin ne işin var Burda" dediğinde korkak ve çekingin bir şekilde " sadece merak ettim girdim lütfen öldürme beni" dedim bakışları üzerimde gezinmeye başladığında bir anda boynumda ki morluğun olduğu noktaya bakıp şaşkın bir ses tonu ile "sen o sun bu imkansız nasıl olur" dedikten sonra bir adım geri attı. Tekrardan " seni bunca zaman bekledi ve sen ona geldin haber versem iyi olur ama emin olmam gerekiyor" dediğinde bir anda önümde durdu ve çenemi tutup başımı çevirdi. Elleri o kadar soğuktu ki kısık bir şekilde inlemeden edemedim. Bakışlarının kısıp morluğumun olduğu yere baktıktan sonra geri çekildi " gerçekten o sun sen ona geldin" dediğinde kafam karışmıştı korkumu bir kenara atıp "kime geldim ben? kim bekliyor beni" dediğimde güldü ve kısık bir ses ile " ruh eşin sen vampirler kralının ruh eşisin" ❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️ Sizce ruh eşleri diye bir şey var mı? Lütfen vote ve yorum vermeyi unutmayın benim için önemli şimdiden teşekkür ederim 🦄🐇

editor-pick
Dreame-Editörün seçtikleri

bc

Tutku'nun Esiri

read
23.5K
bc

evli kadın evli adama aşık oldu

read
10.2K
bc

Ölüm Yıllıkları

read
1.2K
bc

ALFABETA (+18)

read
29.2K
bc

Kan Kırmızı (Türkçe)

read
4.1K
bc

ÇAPKIN +18 (365 Gün Serisi)

read
24.6K
bc

SENİ HİSSEDİYORUM ( 2 )

read
7.9K

Uygulamayı indirmek için tara

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook