5

1123 Kelimeler
Sabah gözlerimi açtığımda yan tarafımın boş olduğunu fark ettim, yataktan fırlayıp kalktım ve saate baktım. Daha saat 6'ya yeni geliyordu ama Bora yoktu odada. Normalde uykum çok hafiftir, Bora'nın dün gece burada uyuduğunu hiç sanmıyordum. Banyoya girip hızlı bir duş alıp üzerimi değiştirim, odayı toplayıp aşağı indim kahvaltı hazırlıkları için. Bugün elbise giymiştim, Bora'ya deneyeceğim demiştim. Dün aldığım balon kol midi günlük siyah bir elbise gitmiştim. Belimi tam sarıp aşağı doğru bollaşıyordu eteği, bacaklarım birbirine sürttüğü için çok rahatsız olmuştum. "Günaydın Hale abla" dedim mutfakta çalışan ablaya, kızı Derya'ya da aynı şekilde günaydın diyip hazırlıklara yardım ettim. Berfu ve Dicle'de yardım ediyolardı, kahvaltı hazır olduktan 5 dakika sonra Bora Sidar Halil abi ve Berat uykulu gözlerle masaya geldiler. Aralarında en sağlam görüneni Bora'ydı, dün gece ne ara üzerini değiştirdiğini bilmiyordum ama uyanmamam imkansızdı. Bora minicik bir an gözlerime bakıp masadaki yerine oturdu, bende onun solundaki sandalyeye oturmuştum. Bacaklarımı kaşımamak için zor tutuyordum kendimi, elbiselerden nefret ediyordum. "Neredeydiniz oğlum dün gece bir çıktınız daha da gelmediniz geri." dedi Eflal anne. Hepsi o kadar yorgun ve uykusuzdu ki, Sidar abi bana baktı. "Gelin hanım.. şirketi büyük bir zarardan kurtardı dün gece. Şerefsiz ortaklarımız raporda minicik bir oynama yapmış, koskoca Karahan holdingin bulamadığı minicik hatayı küçücük kız buldu valla." şaşkınca Sidar abiye bakıyordum, alt tarafı bir yanlışı düzeltmiştim. Bu kadar abartmasına gerek yoktu bence, bütün ev halkı bana baktı gülümseyerek. "Allah bize gönderdi onu, bizim mucizemiz Mela." dedi Zenan babaanne, utanarak gözlerimi tabağıma diktim. Ben bu kadar iltifata alışık değildim, tamam dedem ve babaannem üzerime titrerdi ama.. ne bileyim işte. "Valla işe alalım bence gelin hanımı, Bora'nın asistanında iş yok malesef." dedi Halil abi çayından bir yudum alırken. Hep birlikte kahvaltımızı ettikten sonra Bora yukarı çıktı uyumak için, bende peşinden gitmiştim. Bu karı koca arasındaki adetleri hiç sevmemiştim, sürekli Bora'nın kuyruğu gibiydim. Odaya girer girmez üzerindeki gömleği çıkarıp kenara fırlattı. "Şey.. ben dün gece duymamışım üzerini değiştirmek için geldiğini. Uykum hafiftir normalde ama..." Bora bana döndü çıplak üstüyle, kafamı refleksle başka yöne çevirdim. "Gelmedim dün gece gittikten sonra, holdingte değiştirdim üzerimi." dedi ve dolabından çıkardığı eşofman altını alıp giymeye başladı. Ben ondan tarafa bakmıyordum hiç. "Halledebildin mi işini?" dedim gözlerimi bilekliğime sabitleyerek. Beni kafasıyla onaylayıp fırlattığı kıyafetleri alıp kirli sepetine attı. Daha sonra yatağa giderek kendi yerine uzandı, üzerine tişört falan giymemişti. Odadan çıkıp aşağı indim, masayı çoktan toplamışlardı. Tam mutfağa gidecekken kapı çaldı, mutfağa gitmekten vazgeçip kapıya yöneldim. Kapıyı açmamla Baran Kozan ve karısı ile karşı karşıya geldim, kaşlarımı çatıp Baran'a baktım. "Ne işin var burada, git hemen!" Baran beni umursamadan içeriye girdi ve bana baktı. "Boşayacaksın o herifi, seni alıp götüreceğim bu konaktan dedenlerin yanına. Dediklerimi yapmazsan her şeyi gider anlatırım dedene, gerekirse kan dökülsün Mela.. Umrumda değil!" ne saçmalıyordu bu herif onu sertçe ittim omuzlarından, bütün konak duyuyordu bizi şuan. "Defol git bu evden, sakın.. sakın bir daha beni tehtit etmeye kalkma Baran." onu tekrar ittirecekken beni çekip sarıldı. Ondan kurtulmaya çalışıyordum ama bırakmıyordu beni, karısı da çekinerek bir bize bir de eski ailesine bakıyordu. "Bırakmayacağım seni.. bu sefer olmaz, kardeşimsin sen benim. Benim yüzümden o cani ile evli kalmana müsaade gösteremem. Benim için kendini tehlikeye atmana izin vermem Mela." onu sertçe ittirdim. "Yıllar önce neredeydi aklın, benim o zindanda her gün ölmemi izledin sen. Sen benim hiçbir şeyimsin.. defol git buradan!" "Baran Kozan!" Bora'nın gür sesi konağın duvarlarında yankılandı. Baran elimden tutup beni kendine çekiştirdi ve belinden çıkardığı silahı Bora'ya doğrulttu. Bora alayla güldü, arkasından Sidar abi, Mirza amca, Halil abi ve Berat indiler. Onlarda silahlarını çıkarıp Baran'a doğrulttular. "Benim karımı benden alıkoymak ha.. bunu sana misliyle ödeteceğim emin ol buna. Karımın elini bırakman için üç saniye veriyorum sana!" dedi sinirle. Baran silahı havaya doğrultup üç el ateş etti ve tekrardan Bora'ya doğrulttu silahı. "Kız kardeşimi senin gibi bir caniye kurban edeceğimi mi sanıyorsun hıyar herif! Yıllar önce Zülal'i öl..." Sidar abinin silahından çıkan mermi Baran'ın omzunu sıyırdı ama hiç bozuntuya vermedi bile. Bora gözlerini benden ayırmıyordu, kan dökülmesine izin vermeyecektim. Baran'ın ölerek kolayca kurtulmasına izin vermeyecektim. Baran'ın Bora'ya doğrulttuğu silahın önüne geçtim. Baran afallayarak nefret dolu bakışlarını Bora'dan çekip korku dolu gözlerle bana baktı. "Çekil önümden Mela!" derin bir nefes almaya çalıştım ama olmuyordu. "Defol git buradan Baran.. ben senin kardeşin falan değilim. Mela Karahan'ım ben, karınıda alıp git buradan." Baran korkuyla silahını indirip bana sarılacakken kendimi çekip yukarı yatak odasına çıktım. Kalbim deli gibi atarken birazdan Bora ile yapacağımız kavganın planını yapıyordum. Nasıl savunacaktım sıyrılacaktım bu durumun içinden? Odanın içinde bir sağa bir sola doğru volta atarken kapı açıldı birden, Bora o kadar öfkeli görünüyordu ki istemsiz bir şekilde bir adım geri attım. Burnundan soluyordu resmen, kapıyı öyle bir çarptı ki konak yıkılacak sandım. Korkuyla yerimden sıçrarken Bora 2 adımda aramızdaki mesafeyi kapatıp kolumdan tuttuğu gibi duvara yasladı beni. "NE HALT ETTİĞİNİ SANIYORSUN SEN!?" öyle bir bağırıyordu ki bütün Mardin hatta çevre iller kulak kesilse gayet net duyardı bizi. Titrek bir şekilde nefes almaya çalıştım. "Başka türlü indirmeyecekti o silahı Bora.. ben..." kolumu öyle bir sıkıyordu ki eminim ki moraracaktı. "SEN KİMSİN BANA DOĞRULTULAN SİLAHIN ÖNÜNE GEÇİYORSUN MELA!?" kaşlarımı çattım, ikide bir ben senin kocanım sen benim karımsın diyen adam şimdi ne oldu da beni hiçe sayıyordu. "Bana sıkmayacağını biliyordum Bora!" ona bağırmıştım.. ciddi ciddi.. ona bağırmıştım. Kolumu bırakıp belindeki silahı çıkardı ve bana doğrulttu. Bu adamın ne derece psikopat birisi olduğunu az çok tahmin etmeliydin Mela, kendin kaşındın. Bir de geçmiş adama bağırıyorsun. "Kiminle konuştuğuna dikkat et küçük hanım, madem bana doğrultulan silahın önüne geçecek kadar aklını peynir ekmekle yedin. Sonucuna da katlanacaksın o halde!" kaşlarımı çattım, öleceğimden falan endişelendiği için bağırmıyordu bana. Gururu kırıldığı için bağırıp çağırıyordu. Bana doğrulttuğu silaha yaklaşıp namluyu kalbime dayadım ve alayla güldüm. Silahın emniyetini de açmıştım. "Karın için endişelendiğinden değil bu sinirin.. ne o gururun mu kırıldı Bora Karahan. Karısının arkasına saklanan adam diye adının çıkmasından mı korkuyorsun? Senin anlamadığın şey şu.. ben o namlunun ucuna senin için geçmedim, Eflal anne için Zenan babaanne için Berfu için kardeşlerin için geçtim. Benim yüzümden kimsenin canı yanmaması için geçtim, çünkü Baran bir tek öyle giderdi bu konaktan." kaşları mümkünmüş gibi daha da çatılıp silahı ateşledi. Gözümü bir an bile kırpmamıştım, doğrular onu daha da öfkelendirmişti ve pencereye doğrulttuğu silahı tamamen boşalttı. Kulağımın içinde silah sesi yankılanırken hiçbir şey duymamaya başladım, çünkü kulağım felaket derecede çınlıyordu. Bora silahını beline koyup bana doğru eğildi. "Bu söylediklerine pişman edeceğim seni.. kiminle konuştuğunu nasıl konuşman gerektiğini öğreteceğim sana." kapı açıldı birden Sidar abi Halil abi Berat ve Eflal anne koşarak girdiler odaya. Bora'nın beni vurduğunu sanmışlardı herhalde, Bora bana son kez bakıp odadan dışarıya çıkıp gitti. Cam öyle bir patlamıştı ki, parçaları sırtıma girmişti. Sidar abi Halil abi ve Berat bana bakıp odadan dışarıya çıktılar. Eflal anne gözü yaşlı bir şekilde yanıma geldi ve sıkıca sarıldı bana. "Ah deli kızım benim." bende ona eşlik ederek ağlamaya başladım hüngür hüngür.
Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE