bc

Ağanın Yasak Kuması (+18)

book_age18+
2.8K
FOLLOW
36.5K
READ
dark
heir/heiress
drama
lighthearted
serious
like
intro-logo
Blurb

❗️Dikkat +18 ve Yetişkin İçerik içerir ❗️

Mahir’in parmakları Yasmin’in kadınlığının en derinde hareket etmeye başladı.

"Çok ıslak ve kaygansın," diye homurdandı Mahir

Yasmin, utancından bacaklarını kapatmaya çalıştı, ama Mahir'in diğer eli hemen dizine baskı yaparak onu durdurdu.

"Sakın o bacaklarını kapatayım deme," diye uyardı, sesi boğuk ve tehditkâr.

Yasmin, nefes nefese, gözlerini kocaman açmış, "Tamam," diye kekeledi.

Bu onayla birlikte, Mahir parmaklarını daha da derine, daha kararlı bir şekilde soktu. Yasmin'in beli aniden havaya kalktı, bir yay gibi gerildi.

"Ahh... Mahir!" diye inledi, sesi odanın içinde çınlayan bir çığlığa dönüştü.

Mahir, ona baktı, gözlerinde zafer ve koyu bir iştahla parmaklarının hızını artırarak, "Birazdan seni öyle bir becereceğim ki bir daha yürüyemeyeceksin!”

———————

Mardin’in en güçlü aşireti Mirzehanların başında artık Mahir vardır.

Genç, acımasız ve karizmatik bir ağa…

Onun tek kuralı itaat.

Kalbini hiçbir kadına teslim etmeyecek kadar katı, sözünü yasaya dönüştüren bir adam.

Ama kader, onu İstanbul’un güçlü ailelerinden gelen Yasmin ile karşı karşıya getirir.

Henüz yirmi yaşında, hayalleri elinden alınmış masum bir genç kadın…

Ailesinin kararıyla Mirzehan konağına kuma olarak gönderilir.

Artık o, Mardin’in en korkulan ağasının yasaklı kumasıdır.

Bu birliktelik bir nikâh değil,

güç savaşlarının ilk adımıdır.

Mahir ile Yasmin, birbirlerini ilk gördükleri anda birbirlerine çekilmişlerdi.

Aralarındaki o bakış…

Hem yasaktı, hem tehlikeliydi… ama aynı zamanda ikisini de birbirine doğru çeken güçlü bir yakınlık taşıyordu.

chap-preview
Free preview
Tanıtım
Ben Yasmin Demir. Yirmi yaşındaydım. Hayallerim vardı, geleceğe dair planlarım, özgürlüğümü kazanma isteğim. Ama kader, benim önümde hiç hesap etmediğim bir yol açtı: Kuma olmak. Kendi soyadımı bile taşımaya gücüm yetmezken, birden bire Mardin’in en güçlü aşiretinin kadınlarından biri olacağımı öğrendim. Mirzehan aşireti… Herkesin adını duyduğunda geri adım attığı, en güçlü, en sert, en acımasız aşiret. Ve onların lideri: Mahir Mirzehan. Onu ilk gördüğüm günü unutamıyorum. Simsiyah takım elbisesiyle avlunun taş kapısından içeri yürüdü. Adımlarında öyle bir ağırlık vardı ki, sanki taşlar bile onun önünde boyun eğiyordu. Bakışları… Soğuk, keskin ve hükmedici. Bir an kalbim öyle hızlı çarptı ki, korktuğumu sandım. Ama hayır… Ben asla korkumu belli etmezdim. Çünkü o an hissettiğim şey sadece korku değildi. O bakışların altında ezilmekten çok, yanmak gibiydi. İçimden fısıldadım: “İşte bu adam benim kocam olacak.” Ama sonra içimde bir başka ses bağırdı: “Hayır Yasmin, sen onun için sadece bir kumasın.” Evet… Bu kelime sürekli kulağıma çarpıyordu. Kuma… Kimi zaman hizmetlilerin fısıltılarında, kimi zaman diğer kadınların küçümseyen bakışlarında. “Yasmin Hanım değil, Ağa’nın kuması.” Sanki kimliğim, kişiliğim, bütün benliğim bir kelimeye indirgenmişti. Mahir… Aşiretin yeni ağası. Babası öldükten sonra bütün güç, bütün miras ona kalmıştı. Ve o bu gücü kimseyle paylaşmayan, kimseyi umursamayan bir adamdı. Kendi ailesini bile… Onun için kan bağı ya da evlilik bir anlam taşımıyordu. İlk eşini bile sevmemişti. Onunla zorunluluktan evlenmişti ve ona mutluluk değil, sadece acı bırakmıştı. O kadının gözlerindeki kırgınlık, Mirzehan Konağı’nın duvarlarında hâlâ yankılanıyordu. Şimdi sıra bendeydi. Ben, onun ikinci kadınıydım. Onun için bir yük, bir zorunluluk, bir kaderin oyunu… Mahir bana asla bakmadı. Gözleri önümden geçse bile, bakışlarında bana dair hiçbir şey yoktu. Ne bir sevgi, ne bir merhamet, ne de bir umut… O adam, sanki kalbini yıllar önce toprağa gömmüştü. Ben ise… Kendi yıkımımın ortasında ayakta kalmaya çalışıyordum. Ama zaman… Her şeyi değiştirir. Mardin’in taşları, sabırla her adımı kaydeder. Ve bizim hikâyemiz de o taşlara yazılmaya başladı. Mahir, ne kadar sert ve acımasız olsa da… Bir gün bana baktı. Gerçekten, ilk kez bana baktı. O buzdan gözlerde küçücük de olsa bir kıvılcım gördüm. Ve işte o an, her şeyin başlangıcı oldu. Günler geçti, aylar aktı. Ben onun umursamadığı bir kuma olmaktan çıkıp… Onun kalbine dokunan kadın oldum. Ne kadar dirense de, ne kadar inkâr etse de… Mahir Mirzehan, bana âşık oldu. Ve o aşk, bizim sınırlarımızı aştı. Önce konağa yayıldı, sonra aşirete. Sonra Mardin’in taş sokaklarına, dağlarına, ovalarına. İnsanlar fısıldamaya başladı: “Ağa’nın kalbini buzdan çözen kadın…” “Kuma olarak gelen Yasmin, aşkıyla Mirzehanların tarihini değiştirdi.” Bizim yolumuz kolay olmadı. Her adımda önümüze taşlar bırakıldı. Her nefeste kaderle savaştık. Ve aşkımız, kanla, kederle, direnişle yazıldı. Bizim hikâyemiz ne sadece bir aşk masalıdır, ne de sıradan bir evliliğin öyküsü. Bu hikâye… Acıyla yoğrulmuş, kederle sınanmış, taşlara kazınmış bir destandır.

editor-pick
Dreame-Editor's pick

bc

30 Days to Freedom: Abandoned Luna is Secret Shadow King

read
310.7K
bc

Too Late for Regret

read
289.4K
bc

Just One Kiss, before divorcing me

read
1.7M
bc

Alpha's Regret: the Luna is Secret Heiress!

read
1.2M
bc

The Warrior's Broken Mate

read
138.0K
bc

The Lost Pack

read
402.2K
bc

Revenge, served in a black dress

read
147.9K

Scan code to download app

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook