5.Bölüm

1360 Words
Elif duygusal bir karmaşa içinde kaybolmuş hissettiği odanın duvarlarına sırtını yasladı. Cem, Elif'in gözlerinden içsel bir yara açarak, ona hissettirdiği baskıyla ruhunu kemiriyordu. Yüreği, Cem'in vereceği bir cevabı duymak istemiyordu ama hayatının geri kalanını onunla geçirecek olmanın çağrışı, aklında mahveden düşüncelerle dolup taşmasına neden oluyordu. Cem'in sorgulayarak kendine güvenmediği anlar, ruhundaki belirsizliği tazelemekteydi. "Evleneceğimizin haberi ailede büyük bir sevinç yaratıyor, Elif," dedi Cem. Kelimeleri sanki Elif'in kalbini yaralamak için tasarlanmış gibiydi. Cem'in gülüşü ve meydan okuyan bakışları, Elif'in ne kadar derin bir çatışma içinde olduğunu anlamaktan uzaktı. Elif, evlilik fikrinin zorlama ve çaresizlik yansıtan bir engeli aşmak için tepki vermekte zorlandı. Cevap vermek istemiyordu ama sessizlik, içindeki acıyı daha da belirginleştiriyordu. Elif, Cem'in karşısında, duyduğu gerginlik ve içinde büyüyen fırtına ile dolduğunda, kalbindeki sıcak duygular yüzleşmediği bir gerçeklikten kaçmaktan başka bir yere doğru yelken açamıyordu. "Beni nasıl bu kadar hızlı ve kararlı yargılıyor?" diye düşünerek bastırdığı öfkenin gökyüzünde yankılanan sesine direnmeliydi. "Artık karar ver, Elif", Cem gözlerini yakaladığında, ona dalgın bir şekilde bakarken "Seni kaybetmemeye kararlıyım," dedi. Bu seyrek kararlılık, Elif'in içinde beslemediği yönlerindeki etkisini kuvvetlendiriyordu. "Ancak benim için durabilecek bir kapıyı açmaya izin veremem" diye düşündü; dair izli bir boyun yanlısı izlerinden verdiği duygusal; "Ali" unuturdu gidecekti. Yaşadığı aşk kalbinin resmi genel yarık ve sevda dolu sesi olmasına rağmen, Cem'in bütün bu duygu dolu bakışlarına maruz kalmadan çıkıp gelmek için eline fırsatlar sunmanın ötesinde icat bulmayı, bilmediği karmaşık bir korku duygusuyla yaşamak istemediği ve bir gün özgürlük seçiminden oluşmaya başlayan özlemleri düşündü. Elif, bir akşam Ali ile güneşin batışını izlemenin özlemini hissetti. O, farklı bir hayatın temsilcisiydi; aklında sadece gülümsemesi kalana kadar etkisinin ruhunu taşıyan bir aydı. Bir gün öyle, kıvrımlarına kaybetme düşüncesi kaçıyordu. "Ali'ye dönmeliyim," diye düşündü. Gece geldiğinde Elif kendi dünyasına çekildi; düşünceler iyice yok olurken içindeki bu karamsar dönüş ve kayıp bağlantılar arasında çatışmamaya gidecekti. Elif, kalbinin çağrısını dinlemeye, ruhunu korumaya kesinlikle kararlıydı. Ali ile paylaştığı anlar, kendini bulmak için dolu bir deneme yoluydu. --- Elif'un ruhundaki karışıklık çözülmeden, Ali halsiz bir ruh haliyle işe gitti. İş yerinde geçen her dakikanın Elif ile ilgili düşüncelerle dolu olduğunu hissetti. Elif'in gerginliği ve Cem'in ona olan saplantılı takıntısı, Ali'nin taşan öfkesini yarattı. "Elif'e bir şey olursa, bunu kaldıramam," diyordu kendi kendine. Gözleri derin bir boşluk içinde kaybolmuştu. O sırada iş yerinde Zeynep isimli bir kadın Ali'nin dikkatini çekti. Zeynep, hızlı ve etkileyici bir şekilde kararlar alabilen, güçlü bir kişiliğe sahipti. Zeynep, Ali'nin çalıştığı şirkette yeni iş arkadaşlarından biriydi. Göz alıcı güzelliği ve kendine güveniyle hemen göz önüne çıkmış, ekip lideri olarak da atanmıştı. Bir zamanlar, Ali'nin Elif ile olan ilişkisini sıcakkanlı bir dostluk olarak sıcak bir alana sokmuş bir kadındı. Bu durum, Ali'nin Elif'e olan sevgisini sorgulamasına neden oluyordu. Zeynep'in güçlü kişiliği, Ali'nin sabrını zorladı. "Zeynep'in benzeri gibi bir kişiliği görmek kalbini acıtırsa da, Elif'i korumak için her şeyi göze almalıyım," diye düşündü. Zeynep'in dikkatini çekmektense, Elif'i korumak konusunda elinden geleni yapma kararı aldı. Aklındaki belirsizliklerin arasında Zeynep'in etkileyici planlarının boyutuyla ilgili mücadele vermek zorunda kaldı. Zeynep, Cem ve Elif'in nişan merasiminde yer alacağını öğrendiğinde, Ali'nin yüreği yerinden fırlayacak gibi hissetti. Zeynep'in, Cem'in nişan hazırlıklarıyla ilgili heyecanla detayları paylaşması, Ali'nin aklında yeni ve büyük bir kaygıya yol açmıştı. Şirkette çalışmaya geçmesiyle bir tehlike mevcut olmuştu; Zeynep'in kıskançlık ve tutku duygularını kendisine Elif'i tamamen tehlikeye atmayı hedeflemişti. Planlar birdenbire hızla gelişirken, Elif de kendi dünyasında Zeynep'i bir tehlike olarak görmeye, hissetmeye başlamıştı. Cem'in hazırladıklarıyla ilgili Elif, o gece Zeynep'in Cem'i nasıl aynı zamanda desteklediğini öğrenince kaygı dolu bir varlığın ardına şöyle derin bir düşünüş akıyordu. Hazırlıklar hızla devam ederken, zaman akarak, Zeynep Elif'i görmeye karar verdi. "Artık bu işte beni yalnız bırakmalısın," diyordu. Zeynep'in samimiyetsiz görünüşü Elif'in gözünde giderek büyüyen bir tehdidin tohumlarını atıyordu. Ali, bir noktada hem Zeynep'i olsun, hem Cem'in Elif üzerindeki baskısını dengelemek için yanında olmayı düşünmek istiyordu ama Zeynep'in etkileyici kendisi onu sürekli rahatsız ediyor Bu sırada Ali, Zeynep'in tehditten duyduğu bu saldırgan tavrın Elif'te yarattığı korku ve tedirginliği gördü. "Elif, bu işten uzak durmalıyız," derken sesindeki kararlılık Ali'nin içindeki ateşi daha da alevliyordu. "Sadece senin güvenliğini sağlamak istiyorum," diye ekledi, gözleri Elif'in gözlerine temellendiğinde Elif'nin anlam taşıdığı bir koruma haline dönebildi. Ali, Elif'i korumakta kararlıydı; bunun farkında olarak, gözlerini Zeynep'e döndürdü ve "Beni bırakma, Elif," dedi. "Her şeyin en iyisini yapacağım, birlikte üstesinden geleceğiz!" diye devam etti. Aksiyon dolu bir kararlılık içinde duruşunu sağlamlaştırmayı sağlamak zorunda olduğunu biliyordu. --- Nişan hazırlıkları tüm hızıyla sürerken, Elif içindeki çatlakları daha da derinleştirerek Cem ile evlenmenin getirdiği güne doğru adım atıyordu. Nişan günü geldiğinde her şey mükemmel görünüyordu ama Elif'in kalbindeki huzursuzluk un ufak olmuştu. Ali her an yanında olmaya çalışıyor, onun güvenliğini sağlamak için mücadele ediyordu, ama bu gün Cem'in kararlılığı karşısında Elif sadece durumunu daha bir çözümsüzlüğe sürüklüyordu. Cem, Elif'i bir kalabalık içinde küçük bir alana çekti ve "Bütün kalbimle seni istiyorum," diyerek onu nikah masasına doğru yönlendirirken, zihinlerde dalgalanan rahatlık, Elif'in içindeki kaygıyı artırıyordu. Ali izlemekten başka çaresi kalmadığını hissetti. O an düşüncelerini birleştirmeye çalıştı; Elif için son bir hamle yapmanın zamanının geldiğine karar verdi. "Artık bu durum karşısında sessiz kalamam," dedi kendi kendine. Sıcak yaz akşamında, karmaşanın içinde Ali Elif'i kaçırmayı planladı. Tüm cesaretini topladı ve kalabalık içinde Elif'in yanına yaklaştı. "Elif, deliler gibi seni özlüyorum. Bu evliliği durdurmalıyız, bizim için gerçekten uygun olanı bulmalıyız!" dedi heyecanla. Cem, Ali'nin Elif'in yanına yaklaşmasını görünce sinirlenmesine neden oldu. "Ali, sen hala burada ne yapıyorsun? Elif beni seçti, bu apayrı bir durum. Zamanı çok iyi gösterirken, oradan uzak durun!" O anda Ali'nin attığı hamleyle Elif'i kolundan tutarak oradan kaçmaya başladı. "Ali, nereye gidiyoruz?" diye sordu Elif, önce ne olduğunu anlamadı ama içindeki bir güven duygusu ağır basıyordu. "Hiç sorma, sadece bana güven!" dedi Ali, umutsuzca Elif'i çekerek kalabalık ve gürültü arasında yön aldı. Ancak her şey planladıkları gibi gitmedi; Cem'in öfkesi, intikam arzusuyla daha da büyümüştü. Bir anda Cem oraya yetişti ve Ali'nin önünü kesti. "Bunu yapmana izin vermeyeceğim!" diye haykırdı. Cem, Ali'nin omzuna güçlü bir darbe indirerek onu yere serdi. "Elif'i asla almayacaksın!" dedi öfkeyle. Elif, bu anı şok içinde izlerken bacakları titredi; Hayal edemediği o korkunç durum çoğalırken Cem'in sert bakışlarını üzerlerinde hissetti. Ali, düştüğü yere karşın kalkmaya çalıştığında Cem onu daha da sert bir dönerken iterek Elif'i ne kadar yakın halinde tutmaya devam etti. "Ali! Hayır, durma!" diye bağırmak istedi, ama Cem aniden Elif'i tutarak zorla arka tarafındaki yönü doğrultmaya başladı. Elif, Cem'in soğuk ve kararlı bakışları arasında kaybolup gitti. "Beni bırak! Cem, lütfen!" diye çırpındı ama Cem, buna kulak asmadan Elif'i mahzene doğru sürüklemeye başladı. Ali, durumunu atlatmaya çalışarak onlara yetişmek için tüm gücünü topladı, ama Cem'in sertliği altında daha fazla dayanamayacağını bilerek duraklamak zorunda kaldı. Kalp atışları hızlanırken gözlerinden akan yaşları sildi. Cem, Elif'i mahzene götürürken, "Ali asla seni korumayacak! gülümseyerek ve Elif'i daha karanlığa sokarken gözlerinde kararlılık vardı. "Bu evlilik senin için en uygunu; bu yüzden bana itaat etmelisin." Elif, Cem'e direnmeye çalışırken içinden bir şey koparılıyormuş gibiydi. Zihninde içsel sesler yankılanıyordu. "Bana böyle davranmamalısın! Senin yüzünden hiçbir yere gidemiyorum!" diye fısıldadı ama Cem ona geri dönüş imkanı tanımayarak kapıyı kapattı. Mahzende, Elif karanlığın içinde yalnız kaldı; Cem'in duygusal saplantısı onu sıkıca yakalıyordu. İçine düşen korku ve kaygıyla boş bir belirti gibiydi. Sadece sıcak bir özlem ve arkadaşlık hissini düşünerek gözlerini kapadı. "Neden hayatı böyle yaşamak zorundayım? Ali'yi mutlaka kurtarmalıyım..." düşünceler bir hayal gibi süzülürken, bir umut ışığı ortaya çıkmaya çalıştı. Mahzenin karanlığında Elif, Cem'in gücünü elinde tuttuğunu biliyordu. Özgürlük hissinin kaybolduğu yerde, içindeki korkular bir tür soğuk tuzdan oluşmuş gibiydi. Elif, "Cem, lütfen! Beni serbest bırak!" diye yalvardı, sesi yankıyla duvarda kaybolarak geri döndü. Cem, Elif'in gözlerindeki çaresizliği biraz da alaycı bir yüz ifadesiyle izleyerek, "Serbest bırakmak mı? Hayır, Elif. Bu saatten sonra bunun olacağını sanmıyorum," dedi. "Sende bir şeyler hissetmediğini düşünmüyorum; senin özlemin içinde kaybolmuş duygular da karışmış gördüm." Cem, Elif'in karşısına dikilerek üstten bir soğuk gülümseme ile ekledi. "Artık benim sözlerime ve niyetime kesin bir teslimiyet içinde olmalısın. Ali o kadar aciz bir şekilde kurban, Elif. Onu nasıl kurtarabileceğin hakkında bir çelişki bile bulamayabilirdin." "Sen, çok yanlış yapıyorsun," dedi belirgin bir kararlılıkla. "Gelecek için asla iyi bir seçim yapamayacaksın." Cem'in gözleri, Elif'in cesaret dolu sözlerindeki tutkuların tam merkeze doğru gitme hırsla parlıyordu. "Benim için önemli olan senin kendine ait düşüncelerin değil," dedi. "Bunu başarma şansın kalmadı! Eğer beni terk edersen, her şeyin sonunun geleceğini unutma." diye yanıtladı.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD