Sebebi Asaf’ın söyledikleri miydi yoksa onu kendinden geçiren kucaklayışı mıydı bilmiyordu ancak bir saat sonra kendini gerçekten daha iyi hissetmeye başladı. Bir duş alıp saçlarını düzleştirdi, makyaj yapmasa da cildini nemlendirdi ve elbisesini tekrar giyip aynadaki Yade’ye gülümsedi. Bu hâliyle kendini o kadar da kötü hissetmiyordu. Sonuçta elbise ona oluyordu, saçları hâlâ aynıydı ve yüzüğü de parmağında hoş duruyordu. Artık Yavuz’un sözlerini düşünüp kendine eziyet etmeye bir son vermeliydi. Banyodan çıktığında Mahir uyanmış, Asaf ve Safa Aras hazırlanmıştı. Üçüyle birlikte gitme fikri normalde onu gerçekten rahatsız ederdi lakin şimdi yalnız olmadığını bilmek Yade’yi neşelendirmişti. “Vay canına,” diyen Safa Aras’ı, Mahir’in ıslığı takip etti. “Sen hep elbise giysene abla!” “O ka

