Asil Denizhan O an içindeyken her şey durmuştu. Sıcak, dar ve ıslak… Bedenim titrerken yıllardır kilitli tuttuğum her şey birden açığa çıkmıştı. Bir santim daha ileri gidersem, geri dönüşü olmayacağını biliyordum. Dişlerim öyle sıkılıydı ki çenem zonkluyordu. “Hay sikeyim lan böyle işi,” diye mırıldandım kendi kendime, sesim kısık ve öfkeliydi. Yağmur’un sarhoş ama hâlâ ateş gibi yanan gözleri bana kilitlenmişti. O bakışta yalvarış vardı, meydan okuma vardı, saf arzu vardı. Dudakları aralandığında nefesi yüzüme çarpıyordu. İçimdeki fırtına bir an durdu. Başımı kaldırıp gözlerinin içine baktım. Ayıkken böyle bakmasını istiyordum. O berrak, korkak ama inatçı bakışlarını… Acısını, zevkini, her şeyini bilinçli olarak hissetmesini istiyordum. Elimi kalçasına gömdüm, sertçe sıktım ve yava

