Kelimeler iki dudağımın arasından çıkmıyordu. Lal olmuştu dilim bu cümleler karşısında... Gözlerini gözlerimden çekmeden öylece bakıyordu. Sanki vereceğim cevabı biliyormuş gibi... Ben ona karşı yoğun duygular hissederken o ne hissediyordu. Şu an kucağında oturmuş, tenlerimizin sıcaklığı ile kavrulurken, o nasıl oluyordu da tepkisiz kalabiliyordu? Konuşmadan anlatıyordu hareleri her şeyi. Çöz beni diyordu, ben anlatmayayım sen çöz diyordu... Kalbim ona doğru akarken kendime dur demem gerekiyordu. Korkuyordum! Ona bağlanmaktan, âşık olmaktan korkuyordum. Onu yeni tanımama rağmen bu denli yoğun duygu hissediyorsam, ona alıştıktan sonra halim kim bilir ne olurdu? Usulca kaldırdı beni, gözlerini gözlerimden çekmeden koltuğa oturttu. Üzerime doğru eğilip nasıl çözdüğünü anlamadığım kemeri

