bc

SOĞUK SAVAŞ

book_age18+
820
FOLLOW
19.6K
READ
billionaire
revenge
contract marriage
family
forced
arrogant
heir/heiress
drama
serious
kicking
city
highschool
rebirth/reborn
like
intro-logo
Blurb

"Nerelisin sen?"

Karşımda oturan sert yüzlü, keskin bakışlı adamın ağzından çıkan ilk kelime 'nerelisin' olmuştu.

Sorunun üstümde oluşturduğu şaşkınlıkla gözlerimi bir anlık yüzüne çevirdim.

"Karadeniz." dedim kısık sesle. Gözleri simsiyah, teni hafif esmerdi. Kirli sakallarını süsleyen bıyıkları yüzüne ayrı bir ağırlık katıyordu. İnanmıyorum! Bu adam resmen yürüyen Ağa'ydı!

Cevabımı duyar duymaz kaşları iyice çatıldı.

"Bizim töreye ayak uydurabilecek misin? Yani Doğu bölgesine."

Yutkundum. Benim de en büyük korkum buydu ya zaten. Kulaktan dolma bilgilerle ailenin adının duyulur bir kesimden geldiğini öğrenmiştim.

"Herkese çabuk uyum sağlarım."

"Biz herkes değiliz! Belli başlı kurallarımız var. Mesela öyle kafana her eseni yapamazsın!"

Kesinlikle anlaşmaya gelmemişti. Amacı beni kendinden soğutarak evliliğe 'hayır' dememi sağlamaktı ama demeyecektim. Çünkü bunu Rasim amcaya borçluydum...

Bu hikâye tüm ihanetleri içinde barındıran, herkesin birbir sırtında hançeri olan bir öykü... Gelin, aklımdakilere hep birlikte tanıklık edelim...

chap-preview
Free preview
1. GÖRÜNMEYEN YANIM...
ASİYE'NİN AĞZINDAN... "Rasim amca..." Koştur koştur giriş yapmıştım şirkete. Atanmamın müjdesini bunu hakeden ilk kişiye verecektim. Babamla annemi kaybettikten sonra bana arka çıkmış, okumamda büyük rol oynamıştı Rasim amca. Babam, Rasim amcanın şoförüydü ama çok yakın arkadaşlardı. Ölümünden sonra akrabalarımın dahi yapmadığını yaparak bana destek olmuş, en güzel okullarda okutmuştu. İşte bu yüzdendir ki duymayı ilk o hakediyordu. "Dur kızım! Ne bu telaş? Rasim amcan..." Adamı dinlemeden Rasim amcanın odasına pat diye atladım. "Rasim amca-..." Odanın kalabalık oluşu bedenimi geriye çekerken, "Şey... Çok özür diliyorum." dedim. Ah Asiye! Heyecanının getirdiği yoğun duygu seliyle anlamadan, dinlemeden odaya dalarsan işte böyle olursun! Ayağımı bir adım kapının dışına doğru atmıştım ki "Dur hele!" sesi geldi. Sesin sahibi, Rasim amcanın karşısında oturan yaşlı adamdan geliyordu. Bıyıkları neredeyse ağzına girecek olan yaşlı amcanın dur ihtarıyla arada kaldım. Bedenimin yarısı içeride, yarısı dışarıdaydı. İşaret parmağımı omzuma yakın olduğunu düşündüğüm noktaya koyarak "Bana mı dediniz efendim?" dedim. Ağırlaşmış saçlarını taşıyan başını 'Evet' anlamında sallayınca direk Rasim amcaya baktım. Yumduğu göz kapakları 'Gelebilirsin' demek oluyordu. Usulca içeri girip kapıyı kapattım. "Bu kız kim Rasim?" dedi yaşlı amca. "Arkadaşımın kızından bahsediyordum ya, odur." "Pek güzelmiş. Evli midir?" Ne diyorsun bey amca? Evli derken? Yere eğik olan başımı merakla yukarı kaldırdım. Amca bıyıklarını elleriyle sıvazlayıp bana alıcı gözüyle bakıyordu. Tü sana! Yaşından başından utan! "Ne evliliği Halis? Daha yeni bitirdi okulunu." "Pek güzelmiş ama." Halis... Amcanın adı Halis'miş. Son cümlesini söyleyen Halis bey, Rasim amcaya baktı. Ve şu an yanlış anlamıyorsam gözleriyle anlaşıyorlardı. "Ne dersin, olur mu bizim oğlanla?" O-Oğlan mı? "İzninizle, acil işim vardı benim." Adeta kaçarak çıktım odadan. Kulbunu çektiğim kapı kapandığı an bedenimi yan duvara yasladım ve sıklaşan nefesimi kontrol etmeye çalıştım. Sıcak soluklarım soğuk koridorun ortasında duman bırakıyordu.

editor-pick
Dreame-Editor's pick

bc

(Töre yazgısı serisi +18 ) Kalbinin Esiri

read
28.9K
bc

Şirin Mafya

read
35.1K
bc

Kanlı Duvak

read
59.3K
bc

Sokaklar Çocuk Doğurmaz

read
5.9K
bc

BEN ONU ÇOK SEVDİM

read
3.8K
bc

Günaymadan

read
19.2K
bc

Kaçınılmaz Evlilik

read
6.6K

Scan code to download app

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook