Dilzar

İftira

Şiyar amcamla istemiyorlardı bedel olmamı

Beni sevdiklerinden değil babamın gerı dönüp ellerinden ağalık gitmesin diye ..

“Kalk git nereye gidiyorsan git “

“Nereye gideceğimi bilmiyorum “dedim sert sert yüzüme baktı gidersen seni öldürecekmiş o kadının oğulları“

“Ben birsey yapmadım ki “dedim çaresizce baktım yüzüne ben çaresiz ve kimsesizdim

Ne ben kendimi koruyabiliyordum nede kimse beni sevip korudu

“Şimdi gitmesen seni bugün Türkiye,ye götürecekler “

Bir hafta demişti dedem ama dün olanlardan sonra işini garantiye almıştı dedem

“Peki ya şerin”

“Dilzar “sert sesi ile

“Gideceksen git gitmeyeceksen kaderine razı ol ve annen ve kardeşlerinin sebebi olan babanın canını kurtar “

Öyle değince gerekirse ölürdüm ölümden korkan kimdi ama ben o adama bedel olmam

Yerimden hızla kalktım benimle alay mı ediyor diye yüzüne baktım sert bakışlarını üzerimde hissedince ne kadar citti olduğunu anladım.

Benim yanıma alacak elbisem bile yoktu annemden kalan kolye ve bir şalı vardı sara hanımdaydı ben söylemeden.

Onları avuçlarıma bıraktı işte şimdi gidebilirdim

Sarılı olan elime aldım yıllardır kokusunu hasret olduğum annemin kokusunu içime çektim..

O günden sonra ilk defa kendimi yanlız hissetmedim kolyesini bonuma taktım şalını da boynuma doladım annem bana sarılmıştı

Sanki evin arka kapısından çıktım hava daha aydınlanmamıştı ..

Yavaş yavaş yürüdüm ben nereye gidecektim ki sara hanımağa bana “malagel .e gitmek yok “dedi ölen anne ve kardeşlerimin üzerine yemin verdirtmişti..

Yaralı elimde ki kağıtta ki yazıya baktım evden çıkmadan suzan teyze elime koymuştu .

Bilmediğim sokaklarda bilmediğim bir adrese doğru giderken kendi halime acıdım ben kimsesizdim koca dünyada hiç kimsem yoktu

Güneş kendini yavaş yavaş gösterirken annemin saçlarına benzeyen saçlarımın arasında yüzüme vuran güneş ışınları çok güzeldi

Annemin saçlarıda bu şekildeydi çok severdim

Sora sora geldigim evin önünde durdum kelpiçli eski yıkık bir evdi ..

Kapıya Vurup açmalarını bekledim yaşlı bir kadın kapıyı açtı ..

Anlamaz bakışlarla bana baktı sonra hemen

Ben kim olduğumu söyledim beni içeri aldı “demek sen jıyan’ın kızısın dedi başımı evet anlamda salladım “bende suzanın teyzenin kız kardeşiyim seni buraya gönderdiğine göre gidecek yerin yok “

Başımı evet anlamında salladım

ellerini benim elime uzattı acıp baktı “ezilmiş kırıkta olabilir sen gelirken kimse. gördümü seni “başımı hayır anlamında salladım

“Eve kimseyi çağıramayız ah kuzum elin morarmaya başlıyor bir hal çaresine bakalım “dedi

Başımı salladım benim ailem bana kötü davranırken bu kadın neden iyilik yapsın bana

Yine de ses etmedim onun eviydi saygısızlık etmezdim ..

Ama ne inancım nede güvenim kalmıştı

Bizim aşiretten çok korktuğu belliydi..

Bize dayatılan bu zorba hayatı yaşamak zorunda kalıyorduk

Kanadı kırılmış gidecek yeri olmayan bir göçebe kuş misali ne yapacağımı bilmiyorum

Sesiz geçen günün ardından akşama doğru

Suzan teyzenin kardeşi Fatma teyze komşusuna gitmişti beni soran eden varmı diye ..

Eve geldiğinde beri sessizdi ..

Sormak istesemde sessiz kaldım akşam yenilen yemekten sonra çay demledim

Morali pek yoktu çay demlersem belki anlatır diye karşısına oturdum.:

Daha fazla dayanamayarak “Fatma teyze birşey mi var “ dedim

Yüzüme hüzünle baktı .:

“Soran aşireti seni her yerde arıyor “

Bu benim bildiğim birşeydi zaten neden bu kadar üzgün olduğunu anlamıyordum acaba kendisi için mi korkuyordu

“Ben çay içmeyeceğim kızım sen iç “değip yatmaya gitti .

Fatma teyze uyumaya gittiği için tek başıma kaldım elimi annemin boynumda ki kolyesine atıp şalını kokladım bunca yıl hala annem gibi kokması çok güzeldi..

Ortalığı toplayıp gece lambasını kıstım yatağa geçip günün yorgunluğu ile gözlerimi kapattım

Uyandığımda Fatma teyze kahvaltıyı hazırlamıştı beni bekliyordu hayatımda ilk defa biri benim için bunu yapmıştı onu bekletmemek adına hemen yatagımı toplayıp elimi yüzümü yıkayıp yanına oturdum

Belliydi dün birşeyler olmuştu

Sessizce yapılan kahvaltı sonrası bulaşıkları yıkamak istesem de elim pek müsade etmedi

Fatma teyze izin vermedi.:

Utanıyordum da bana hizmet ediyormuş gibi geliyordu..

İşleri bitirip eline yaptıgı karışımdan sürdü dünden beri iyi gelmişti “demek ki sade ezilmiş kırık değildir “demişti Fatma teyze elini yıkayıp yanıma oturdu

“kızım soranlar seni ararlar amma bulmak için değil öldürmek için ararlar “deyince çeresizlik ve hüzünle baktım yüzüne “ben birşey etmedim ki”

“Biliyorum kızım senin şahidin önce Allah sonra benim “deyip kafasını salladı

Bende beni öldürecek ne yapmışım ki diye düşündüm sonra babama bedel olmadım diye her halde dedim

Yapacak bir şey olmadığından geçip uzandım oda da Fatma teyze bir haber vardı diye komşuya gitmişti ..

Ben korku ve çaresizlik ne yapacağımı bilmiyordum

Çalan kapı sesi ile korkudan yerimde sıçradım

Yüzümü kapatıp pencerenin kenarından baktım yabancı biriydi.

Israrla çalınca hafif pençeyi aralayıp “Fatma teyze evde değil “dedim kadın ısrarla kim olduğumu sordu bende Fatma teyzenin yiyeni oldıgumu dedim

Çok geçmeden Fatma teyze geldi olanları anlatınca ses etmemişti birşey söylemek istiyor ama çekiniyor gibi bakıyordu yüzüme .

En son dayamadı “kızım ben senin için çok üzülüyorum korkuyorum başına bir hal gelir diye”

Başımı eğdim ses etmedim haklıydı

“Suriye de akrabalarımız var ama orada savaş vardır seni malagel,e götürelim “dedi

Başımı hayır anlamında salladım sebebini sorduğunda sara hanıma ağa ya verdiğim yemini söyledim

Sinirle “seni öldürecekler namusuz diye biri ile kaçmış diye her kese haber salmış sara hanımağa “

Söyledikleri kafamın içinde dönüp durdu

Biliyordum kötü oldugunu ama bu kadar da kötü olabileceği aklıma gelmemişti

Annemin kaderini yaşatıyorlardı bana

İçimin yangını göz yaşları ile sönsün istedim ama ağlamıyordu gözlerim

İçim kor alevler gibi yanıyordu gözlerim yanıyordu ama tek damla yaş akmıyordu

Fatma teyze dolu dolu gözlerle bana baktı

“Anan çok güçlü kadındı sen kime çektin korkak babama mı çektin”deyince sinirle yüzüne baktım ben onun kızı değildim

“O benim babam değil “dedim

“Kalk o zaman gel gidelim kızım her yerde arıyorlar “

Başımı evet anlamında salladım üstüme giydiğim çarşafla dışarı çıktım

Beni kapıda bekleyen kişilere baktım