ALADAĞLI 2.BÖLÜM

375 Words
Halil, sıkı sıkı sarıldı sevdiği kadına. Belki bir daha böyle huzurlu olamayacaktı onun yanında. “İyi misin?” diyen Delal’e bakıp, “İyiyim güzelim, bir şeyim yok.” dedi ama içinde kıyametler kopuyordu… Gece, sabaha doğru Delal’i getirip evine bıraktı Halil, sonra da döndü konağa. O sabah uyandığında içinde bir sıkıntı vardı Delal’in. Sebebini bilmediği bir huzursuzluk… Kalkıp çayı koydu, kahvaltıyı hazırladı. Her zamanki gibi ilk uyanan abisi Baran olmuştu. Kardeşini suratı asık, avluda otururken gören adam yaklaşıp saçlarına bir öpücük kondurdu. “Hayırdır güzelim, bir sıkıntın mı var?” diyerek… Yüzünde buruk bir tebessümle, “Yok abi, bir sıkıntı yok… Öyle, içim sıkılıyor bugün.” diye cevap verdi. Yapılan kahvaltı sonrası çalan kapıyı açtı Delal. Gelen, en yakın arkadaşı Hatice’ydi. “Hayırdır sabah sabah?” diye soran Delal’e, “Şeyi duydum, seni yalnız bırakmak istemedim.” diye cevap verdi genç kız. “Neyi duydun, de hele?” diye soran Delal’e, ne diyeceğini şaşırdı Hatice. Belli ki haberi yoktu olanlardan… “Söylesene Hatice, ne oldu?” diye tekrar soran Delal, duyduğu şeyle koşarak çıktı avludan. Kimseyi görmüyordu gözü; ne peşinden koşan abisini, ne de “Biliyorsun sandım!” diye ağlayan arkadaşını… Aladağ Konağı’nın önüne geldiğinde durdu Delal. Başını kaldırıp gökyüzüne baktı. Gözlerinden yaşlar tek tek dökülürken, “Allah’ım, ne olur yalan olsun.” diye dua edip çaldı kapıyı. Telaşla çaldığı konak kapısı açıldığında, doğru olmasın diye dua ettiği gerçek tokat gibi çarpmıştı yüzüne. Yeşil gözlerine bakmaya kıyamadığı adam, ihanet etmişti; hem ona hem sevdasına… Karşısında Delal’i görmeyi hiç beklemiyordu Halil. Karşısına geçip gözlerinin içine bakarak, “Neden yaptın bana bunu?” diye soran sevdiğine cevap bile veremeden kalakaldı öylece. “Hele bir sakin ol kızım.” diyen kayınvalidesi Emine Hanım’ı duymamazlıktan gelip, bir adım daha yaklaştı Delal. “Sana diyorum Halil, bunu neden yaptın?” diye bağırdı bu kez, avazı çıktığı kadar. “Güzelim, bir dinlesen…” diyen Halil’den uzaklaşıp, “Neyi dinleyeyim? Bana ihanet ettin mi, etmedin mi?” diye sordu. Bu kez, “Doğru mu duyduklarım? Söylesene, doğru mu?” diyen genç kıza susarak vermişti cevabını Halil… Histerik bir şekilde gülüp, elinin tersiyle sildi gözündeki yaşları Delal. “Madem doğru, o zaman bana da size mutluluklar dilemek düşer Aladağlı.” diyerek çıkardı, takarken “Ölene kadar parmağımda kalacak.” diye söz verdiği yüzüğü.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD