Koca evde hiç boş oda yokmuş gibi gece uyuyakaldığımız koltukta uyuşan ve tutulan boynumla uyandım. Midemdeki ekşi tat ve ağzımdaki kuruluk kötü hissettirirken benden daha vahim halde olan biri vardı ki ben sadece omuzlarım ve boynumla kurtulmuş olsam da o tutulan beliyle de uğraşmak zorunda kalacaktı.
Ezgi yerde boylu boyunca yatıyordu. Parke zeminin rahat olmadığı ortadaydı.
Bir süre omuzlarımı ovarak biraz da olsa iyi olmaya çabaladım. Saçlarım, dün geceden sonra henüz uğraşamadığım için darmadağındı başım bu gerginlikten ağrıyordu. Üstümdeki tulumun artık şık bir tarafı kalmamıştı. Buruş buruştu ve sanırım gece alkolü kaçırdıktan sonra ağzımı bulamadığım için üstüme de dökmüştüm. Kötü kokuyordum.
Koku başımı daha da ağrıtıyordu.
İçerisi havasızdı ve Ezgi horluyordu.
Ayağımı uzayıp
