Gerçek Yüzler

774 Words

Sabah revirin penceresinden dışarı baktığımda hava hâlâ griydi. Ne gündüzdü ne gece. Askerî bölgelerde zaman bile emir alır; ne kadar ilerleyeceğine o karar vermez. Üçüncü haftam dolmak üzereydi. Artık kimse bana “yeni hemşire” demiyordu. Raporlar, nöbet değişimleri, ilaç listeleri; her şey olması gerektiği gibi ilerliyordu. Ama içimdeki sessizlik, dışarıdaki disiplin kadar düzenli değildi. Her sabah aynı saate uyanıyor, aynı sırayla hareket ediyor, aynı ritimle nefes alıyordum. Yine de her şeyin arasında bir yer, hâlâ soğuktu — çocukluğumun boşlukları gibi. O sabah erkenden, Dr. Kemal izinliydi. Revirin sorumluluğu bana kalmıştı. Dosyaları düzenliyordum, yeni gelen tıbbi kayıtları sistemle eşliyordum. Masamın üzerinde gri metal bir kutu vardı; arşivlenmiş vaka dosyaları. Kapağında si

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD