PARS “Leyla ile konuşmadan şuradan şuraya gitmem,” dedi sesini siktiğimin şerefsizi. Leyla bir yandan sahnede mahcup bir şekilde özür diliyordu. Sesindeki korku o kadar barizdi ki, karşımdaki orospu çocuğunu komalık etmek istedim. “O şerefsiz kocanın seni dolandırıp gittiğini öğrendim. Aylardır yokmuş kocan!” Hala bağıra bağıra konuşuyordu. ”Çıkarın şunu,” diyen Oflaz benden önce ulaştı. “Hala ne diye konuşturuyorsunuz?” Korumalar adamı sürüklerken koridorda yetiştim. Puşt hala Leyla diye bağırıyor, “seni bulacağım. Artık elimden kaçamazsın,” diye yeminler ediyordu. “Bırakın şunu!” dedim üzerlerine doğru yürüyerek. “Bana konuş lan! Leyla diye bağırıp durma! İsmini zikrettiğin ağzını sikerim senin!” “Sen kimsin lan! Benim derdim Leyla ile, size ne oluyor?” “Kocasıyım lan! Senin,

