Çoban

813 Words

Baran dar toprak yol boyunca yürürken, dağın eteklerinden gelen ince bir çan sesi dikkatini çekti. Başını kaldırıp baktığında, yamaçta otlayan birkaç keçiyle birlikte duran yaşlı bir çoban gördü. Sırtında yıpranmış bir post, elinde ise uzun bir çoban değneği vardı. Güneşin altın sarısı ışıkları, adamın griye çalan saçlarını daha da belirginleştiriyordu. Baran biraz daha yaklaşınca adam durdu. Hafifçe irkildi ama kaçmadı. Sadece dikkatle baktı, gözleri tetikte ama yorgun bir bilgelik taşıyordu. Baran omzundaki silahı daha rahat bir pozisyona getirip başını hafifçe eğdi. “Kolay gelsin bey amca. Buralarda bir hareketlilik var mı son zamanlarda?” Çoban elindeki değneği yere sapladı. Gözlerini Baran’ın üzerindeki kamuflaja, ardından da silahın kabzasına çevirdi. Kırlaşmış saçlarını kaşıyar

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD