Akşam yemeği sonrası odasına gittiğinde kendisini fazlasıyla yorgun hissediyordu Fırat. Duş almıştı. Oda servisinden istediği kahvesini içiyor, yanında getirdiği hesap cetvelini inceliyordu. Parmak uçlarıyla gözlerini ovup, kahvesinden bir yudum daha çekti.
Dikkatini dağıtan şey çalan telefonu oldu. Arayan Reyhan Hanım olabilir miydi? Hayır
Arayan kişi Çiçek'ti. İki gündür onunla görüşmemişti. Onu aramaya fırsatı olmamıştı. Aslında aramakta istememişti. İlişkilerini ve birbirlerine uygun olup olmadıklarını ilk kez bu kadar ciddi bir şekilde sorguluyordu. Onunla İstanbul'da geçirdiği bir kaç gün canını sıkan olaylar ve sonrasındaki tartışmalarını düşünmüştü.
Israrla çalan telefonu açtı.
"Fırat."
"Efendim Çiçek." dedi Fırat. Ses tonu ne sıcak ne de soğuktu. Yüzü gibi ifadesizdi.
"Uyand
