Bölüm 7: Kıvılcım ve Fırtına Mehtap'ın ölümünün ardından konağa çöken resmi hüznün perdesi, birkaç gün içinde kalktı. Yerini, Sahra'nı kemiklerine kadar hissettiği gergin, elektrik yüklü bir sessizliğe bıraktı. Devran, karısının yasını tutmak şöyle dursun, daha gölgeli, daha hesapçı bir hâl almıştı. Sahra'ya bakışları, artık sadece mülkiyet ve öfke değil, aynı zamanda keskin bir değerlendirme ve strateji içeriyordu. Mehtap'ın ona bıraktığı emanet, görünmez bir kalkan gibiydi; Devran'ı fiziksel bir zarar vermekten alıkoyan, ama aynı zamanda onun zihninde daha tehlikeli planların filizlenmesine de yol açan bir kalkan. Elif ve Zeynep, Sahra'nın odasında geçirdikleri zamanlarda bir nebze canlanıyordu. Sahra, onlara sadece İstanbul'u, denizi anlatmakla kalmıyor, okuma yazma öğretmeye bile baş

