Son Gece

Poyaz Odadaki her şey " Sen hastasın farkında değilsin " der gibi bas bas bağırıyor... Oturduğum koltuğun tam karşısında meşhur çığlık tablosu neden asılı durur ki? Tam 3 dakikadır beni kesiyor... Aslında fena parça değil, 50 küsürlü yaşlarda ama taş! Ah ulan, nereden çıktı bu psikolojik değerlendirme vıttır zıttırırı... Ne kadar isyan etsem de mesleğime devam etmem için bu raporu almam şart. Medusayı yakalamama ramak kalmıştı. Gördüğüm en kurnaz, en zeki hacker, ordunun en gizli sistemlerine girip istediği gibi dolaşıp çıkabilmesi, hava sistemine sızması, mitten evrak çekmesi ve arkasında tek bir iz bırakmaması. Beni hem kendisine ve zekasına hayran bırakmış hem de içimde kimsenin yakalayamadığını avlama arzusu uyandırmıştı. Askerim ben, dağda tepede gezmeye istihbarat toplamaya alışığım ama bu kişi kimse arkasında küçük bir iz bırakmış. Kimsenin fark etmediği, sadece benim görebildiğim. Başarmalıydım, kişisel tahminim için. Hepsinden önemlisi, o p.ç kurusu sisteme sızdığında en yakın dostuma desteğe gidememiş, ağır kayıplar vermiştik. Bunun bir bedeli olmalıydı ve ödetmeye kararlıydım. Tamam Poyraz, kendin olma yeter! Elinde salladığı kalemi açıp " isterseniz artık başlayalım" deyip gözlüğünü düzeltti.. " Bana biraz kendinizden bahseder misiniz?" "Evet sevgili günlük..." Espriden pek anlamıyor sanırsam, çattı kaşları... " güne güneşin doğuşunu selamlayarak başlarım " - Gerçekte yaşanan - " senin ben doğduğun günün sabahını sikeyim, ne var her gün aynı saatte doğacak lan! Bir gün de 5 dakika geç kalsan ölür müsün? " "Sabah yemek yemekten pek hoşlanmam, iyi demlenmiş bir çay ya da dumanı üstünde mis gibi bir kahve ile başlarım güne " - Gerçekte yaşanan - " Kim demledi lan bu çayı, imamın abdest suyu gibi! Ulan bu kahvenin köpüğü nerede ! götünüze mi soktunuz ?... " "Dostlarım ile iletişimim ise çok iyi. Adeta tam bir uyum içinde hareket ederiz. " - Gerçekte yaşanan - " Ulan boş kovan alan o evveliyatını siktiğim hanginiz? Karargaha dönelim o boş kovanları tek tek götüne sokmazsam adam değilim" "Disiplinli, çalışkan, etik değerlere saygılı subaylarız " - Gerçekte yaşanan - " ( nataşa pazarlığı) peki gurup indirimi var mı? hepsi aynı anda olur.. tamam ayrı ayarı efor sarf etmezsin güzelim ya, tek seferde 3 kişi işimiz görürüz biz" Uzun uzun süzdü, bir sürü not aldı yine... Ne yazıyor bu kadar arkadaş, ben bu kadar cümle kurmadım... "Peki ya düşman unsur onlara olan yaklaşımınız? İç tüzüğe ve hukuka uygun mu ?" "Bunu duymamış olayım psikolog hanım. Ben tam bir tüzük adamıyım... " - Gerçekte yaşanan - " Şimdi şunu senin büzüğe sokacağım ( elindeki g3 ün ucunu göstererek teröriste, yanına eğilir) sonra o bize salladığın kornet var ya? ha onu da götüne monte edip patlatacağım!" Al işte yine o bakış, şüpheli gözlerle süzmeye devam ediyor bu kadın beni! Ne var ne yok koy masaya Poyraz! " Bahsi açılmışken bu akşam bir bale gösterisi vardı, biz arkadaşlarla gidiyorduk siz de bize katılmak ister misiniz?" 60 dakika sonra Kapıda bekleyen Demir'i gördüm. Yüzüme umutsuzca bakıp kafasını sallayarak konuştu tipinisevdiğim! " Olsun be kardeşim, üzme kendini. Senin baban da böyleymiş, babam dedi... var sizde bir kırıklık." Elimdeki raporu önüne doğru sallayarak uzattım " Siktir lan! , nasıl aldın lan bunu?" Bak bak lafa bak, oğlum ben bunu alabilmek için belimden gelemi... Ay pardon, elimden geleni yaptım! " Oğlum ben sağlıklıyım, siz taktınız kafaya benim sağlıksız olduğumu. Bak kadın ne diyor , koskoca profesör yalan mı söyleyecek. Sen sağlıklısın Poyraz, çevren kötü diyor" diye söylenerek arabaya bindim. Yavşak ardım sıra geliyordu söve saya. Ulan bir güvenin şu kardeşinize be! " Ulan kim bilir ne yaptın da kandırdın kadını?" Başımı arabanın camından çıkartıp saydırdım bana bir damla dahi güveni olmayan yavşaaaak kardeşime " Ne alakası var lan, kadın bendeki cevheri gördü cevheri" 45 dakika önce Tuttum belinden masanın üstüne oturttum, eteğini sıyırıp çamaşırını çıkartırken ben de benimkini çıkartmaya başladım... Hatun bir saniye durmadı, eli ile kalçamdan bir çekişi var... Boynuma gömdü kafasını... Gözüm masanın üstündeki kocası ile olan fotoğrafa takıldı... "Valla kusura bakma birader, senin hatun cin gibi ne desem ikna olmadı. Seve seve olmadı mecbur.. neyse sen anladın onu! " İçimden kendimce özür dileyerek fotoğrafı ters çevirdim ve çıkarttım aleti... Kadının gözü parladı... " Yalnız oraya çok sağlıklı, çevresi kötü diye not düşmeyi unutmayalım" Elini atıp kalçama kendine bir çekti, ben mi hatunu götürdüm hatun mu beni! Ulan kendimi kullanılmış hissediyorum ama ben, normal mi? ♧♧♧♧ Arabada gelirken sürekli beni süzüyordu puşt... " Ne var lan bok mu var ne bakıp duruyorsun?" Gülmeye başladı " Ulan sen kadınla mı yattın?" Sıçtık, nerden anladı lan bu? kokuyor muyum? oğlum sildim o kadar ıslak mendille! " Hoşt ! kıskanma benim ruh sağlığımı" Hala gülüp kafasını sallayıp duran araba süsü köpek gibi sallamıyor mu başını aşağı yukarı! ayar etti iyice. " lan ne, ne gülüp duruyorsun?" Konuşmadı yavşak, nereden anladı ki bu ? Eve deldiğimizde hala söyleniyordu! 6. kattaki dairesine şutlayıp evime çıktım da biraz olsun beynim sikilmekten kurtuldu. Banyoya gidip kendimi hissettiğim manevi kirden arıtmak isterken aynada fark ettim tipinisevdiğimin yol boyu neden sırıttığını! "Siktir ama lan! Azgın karı!" Boynumu morartmış ! söylene söylene yıkandım. Harbiden kendimi kullanılmış hissediyorum ama ben ya! Duştan çıkıp kendime bir bira açtığımda masanın üstündeki dantelli şık beyaz ve kurdeleli davetyeye takıldı gözüm Kredi kartları, ekstreler, faturalar, dergilerin arasında topluca alınıp masaya atılmış kartların içindeydi ama gördüm işte. Elimdeki buz gibi soğuktan buharlanmış birayı masanın üstüne bırakıp titremesine engel olamadığım ellerime aldım. Tamam, ne olduğunu biliyorsun, sakin ol! beklediğin bir şey zaten. Dua et seni nikah şahidi yapmadılar... ne olmuş yani sır gibi sakladığın büyük aşkın ile seni 4 defa ölümden kurtarmış kardeşim dediğin adam evleniyorsa! Bu gayet normal! sakin ol! Derin derin solu! nefes al, nefes ver Poyraz! Açtım, ismini görür görmez dünyam karardı... sevdiğim kadın, incinir, incitirim diye kendimden bile sakındığım, sakladığım kadının adı en yakın dostum ile yan yana bir düğün davetyesinde 'Beni de mutlu günlerinde aralarında görmekten kıvanç duyacaklarmış! ' Mutlu günlerinde, aralarında görmekten? Sizin ben gününüzü sikeyim o tarihi o saati sikeyim! sizi tanıştırdığım günü, aklımı sikeyim! Evde sinirle dolandım... sakin ol Poyaz, dostun o adam senin! Kız sana bir kere bile farklı gözle bakmadı! Sakin ol oğlum, dostun lan... dostun! Tekrar koltuğa attım kendimi! diktim birayı başıma! Siktir ! bu acıya bira orman yangınını sidik ile söndürmeye çalışmak gibi yersiz, saçma! içimde bir orman yanıyor, biradan ne hayır gelir? Attım kendimi dışarı... Bir tekel bayi bulmalı, en sert içkileri alıp kusana dek içmeli! Demir " Abi ciddi ciddi aldı yani raporu öyle mi?" Kimse inanamıyordu Poyraz'ın sağlam raporu alabilmesine. " Kesin para konuşturmuştur. Adam Karun kadar zengin!" Haksız değildi Tuna, ama bu defa konuşan para olmamıştı " bir şeyin konuştuğu kesin ama sanırım o para değil" Herkesin gözü bana dönmüş ağzımdan çıkacaklara pür dikkat kilitlenmişlerdi " kuşunu konuşturmuş" " Siktir !" Bir ton şaşırma tonlaması ile küfür havada uçuştu! " desenize adam alnının teri ile aldı raporu" diye kahkaha atarken Can Gürsel de katıldı aralarına " Yalnız o terin alnından aktığından şüpheliyim, sanki bana ardından akmış gibi geldi" Evet, neresinden akıttı ise akıttı... babasının ve teşkilatın önüne koyacak raporu aldı mı, aldı velet!