PROLOG +18

597 Words
Ama ben … Ben hayatımın en büyük kabusuna adım atıyordum . Azize Hanım , Zümrüt ’ün odasının kapısına geldi . " Bir şeye ihtiyacın olursa aşağıda Ayşe var . Bundan sonra Serhat senin kocandır . Ona sevgi ve saygıda kusur etmeyesin . Onun karısısın artık . " Zümrüt gözlerini kaldırdı , derin bir nefes aldı ve hıçkırarak sordu : " Sen Serhat ’ın annesi misin ? " Azize Hanım bir an durdu , sonra başını dikleştirerek cevap verdi : " Bundan sonra hem Serhat ’ın hem de senin annenim . " Kapıyı sertçe çarpıp aşağıya indi . Yusuf Ağa ve Serhat bekliyordu . " Oğlum , bizi bahtiyar ettin . Allah seni mahcup etmesin . " dedi Yusuf Ağa , Serhat ’ın omzuna vurarak . Ama Serhat ’ın içinde fırtınalar kopuyordu . Konakta herkes ayrılmıştı . Artık sadece ben ve Serhat kalmıştık . Kapının önünde duruyordu . Odaya girmeye cesaret edemiyordu . Derin bir nefes alıp içeri adım attığında , beni yatağın ucunda otururken buldu . Başımda duvak vardı . Gözleri gölgelerle doluydu . Tam bir şey söyleyecekken elimdeki bıçağı hızla ona doğru savurdum . " Bırak şunu , Zümrüt ! Ne yapıyorsun ? ! Konuşalım ! " diye bağırdı . Bıçağı elimden aldı , bir kenara fırlattı . Gözlerim öfke ve çaresizlikle doluydu . Olanları anlattım . Nasıl zorlandığımı , nasıl satıldığımı … Serhat ’ın yüzü gerildi . Bir anda öfkeyle kapıyı açıp dışarı çıktı . Ayağının altındaki taşlar bile öfkesini hissetmişti . Serhat Konaktan fırladığım gibi babamın yanına gittim . " Babam nerede ? ! " diye bağırdım . " Yukarıda , Ağam . " Hızla babamın yanına gittim . " Baba , bu kız beni istemiyor ! " Yusuf Ağa gözlerini kıstı , sesi keskin bir bıçak gibiydi : " Sus , Serhat ! Birisi duyacak . İstemiyorsa ne olacak ? Siz evlendiniz , artık o senin karın , namusun . Berdel bozulursa neler olacağını biliyorsun . Gerekiyorsa zorla ! Bu gece gerdek olacak ! Aşiret senden bunu bekliyor ! " yumruklarımı sıktım ama hiçbir şey söyleyemedim . Dişlerini gıcırdatarak geri döndüm . Konakta yürürken ayaklarım titriyordu . Kapıyı açtığımda , zümrüt hâlâ ağlıyordu . " Bırak beni ! Ne olur bırak ! " diye yalvardı . Olmaz , Zümrüt . Düzgün dur . " " Ne olur bırak gideyim ! " Sesi soğuktu : " Bu gece o kanlı çarşaf çıkacak bu odadan , Zümrüt . Zorlaştırma işimi . " Bütün vücudum titredi . Ellerimle üzerimdeki bindallıyı sıkı sıkıya tuttum . Ama Serhat , parmaklarıyla onu yavaşça çözmeye başladı . Kelimelerim boğazımda düğümlendi . " Yapma … Ne olur … " Üzerinde bindallıyı yırttığım gibi yatağa yatırıp kendime doğru çektim . pantolonumun kemerini çözdüm. Nolur serhat yapma bu iğrençliği . Artık çok geçti zümrüt . Bacaklarını ayırdığım gibi kollarımın altına altım . Fermuarı açıp baksırımı indirdim . Zümrüt’ün kilodunu erkekliğimin ucu ile kenara kaydırdım bu gerdek olmak zorunda korkma sakin ol . " Yapma diyorum serhat sana yapma ." " Canını yakmak istemiyorum zümrüt . " Yavaşça içine girmeye çalışıyordum Zümrüt'ün buna bile canı açıyordu hepsini alsa içine nolucaktı hali . Sıcacıktı kadınlığı çok zevk veriyordu çırpınışları içine girdikçe çığlıklar atıyordu . " Yeter artık durr !!" " Az kaldı sabret zümrüt . " Git gel yapıyordum , kanlar akıyordu artık karımdı kızlığını almıştım . erkekliğimde kan olmuştu altımızdaki çarşafın kenarını tuttum kendimi ve zümrütüm kadınlığını sildim yana kaydırdığım kilodunu yerine koydum . Zümrüt elleri ile yastığı kavramış ağlıyordu . Ağlama zümrüt artık benimsin . Töre yerine geldi . Kemerimi bağladığım gibi odadan fırladım . Keşke boyle olmasaydı .artık benim sesim çıkmıyordu .
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD