Mihra'dan Uyandığımda bacağımda hafif bir sızı vardı, bedenim uyuşuktu. “Ah, kuzum, sonunda açtın gözlerini,” dedi ninem. Kendimi çok yorgun ve halsiz hissediyordum. Bütün kemiklerim ağrıyor sanki. “Poyraz… iyi mi?” Aklım Poyraz’a gitti. En son onu çektim ama kurtuldu mu göremedim. “Merak etme, üçü de iyi. O tanker nasıl devrildi, anlamadık, sürekli dikkat edilir, bakılırdı.” “Sallanıyordu, sonra da devrildi. Çocuklar altında kalacaktı, zor yetiştim.” “Anlattı çocuklar kızım. Şükür, ayağında hafif bir ezilme varmış ama çok üşütmüşsün. Üç gündür ateşini düşürmek için uğraşıyoruz.” Kalkmak istedim, kolum acıdı, serum bağlamışlar. “Dur kızım, doktor çıkartsın şunu, öyle kalk.” Evdeydim, hatta Aybars’ın odasında. İçeriye Emine annem yaşlarında bir kadın girdi. “Uyanmışsın, güzellik.

