YELİZ Küçük bir çocuk gibi yorganın altına saklanmak istedim. Beni tanıyan herkesin hafızasından silinmiş olmasını diledim. Ama bu adam… Bu gözleri yorgun ama umutla bakan adam… O bana “karım” diyor. O bana “küçüğüm” diyor. İçim ürperiyor, beynim hatırlamasa da kalbim titriyor. Su içirmeye çalışırken elleri titremedi. Benim gibi bir enkazı kaldırırken hiç zorlanmadı. Nefret etmeliydim ondan. Herkesten olduğu gibi… Ama onun kokusu, sesindeki ton, kucağında huzur buluşum beni korkutuyor. “Ben seni seviyorum,” demedi… Ama “sen benim küçüğümsün,” dedi. Sahi, ben kimin küçüğüyüm? Neden bu adamın kollarında kendimi güvende hissediyorum? Ablam dediği kadın gözümün içine bakarak çikolata uzattı. Gülümsedi. O gülümsemeyi hatırlamak için kendimi zorladım. Ama zihnimde sadece karanlık, iç içe geç

